Hey sen, hala kana doymadın mı?

• Bir zamanlar Hitler’i, Saddam’ı uyaran dünyalılar, dün ayrı ayrı seslerle sana, “katil, sen de dur“ diyorlardı. Anlamadın mı, seslenme tını ve nüansını? Ve hala, Kürt kanına doymadın mı?

Hey, ilk sabıka kaydını arazi mafyasından alan sen, ırkçı histeriyle cinayet işlemeden, yol kesme, hırsızlık, yalan ve talandan gelen sizler, başardınız. Irkçı vahşileşme ile insan evladının utancı oldunuz.

Yüz yıldır Kürtleri kırıyor, malları, zenginliklerini çalıyor, götüremediklerinizi yakıp yıkıyorsunuz.  Onlar, birer insan. Konuşan, gören, duyan birer insan. Gülen, hüzünlenip üzülen, seven, sevilen...

Ayıp değil mi yaptıklarınız demeyeceğim. Çünkü, ayıp nedir bilmiyorsunuz. Bu yüz yıllık kırım boyunca, sinema tipolojisi olacak bir tane “kişi” bile çıkmadı aranızdan.

Mesela Kuzey Amerika yerlilerinin (Kızılderili) katili General Custer, kanlı elinin hak ettiği değerle geçti, Amerikan tarihine. Orada sinemanın “iyi oğlanı” niteliğinde tipler de çıktı. Amerikan iç savaşı “iyi oğlanlar” galerisidir.

Ama siz Dersim katilinin adını caddelere verdiniz. Zilan katilini genelkurmay başkanı yaptınız. 1990’ların en vahşi generallerini en tepeye çıkardınız. Amed zindanında esirlerine fare, pislik yediren yaratığı (General Kemal Yamak) Cumhurbaşkanlığı (Özal dönemi) Genel Sekreteri katına yükselttiniz.

Aranızdan hiç insan çıkmadı yani. Cehalet ve yabaniliğin dipe çöktüğü bu dönemde Kürt kanına susamışlık öne çıktı. Irkçılık genel histeriye gönüştü.

Oysa önceki gün, Çin’den Amerika’ya, Fransa‘dan Almanya, Mısır, Afrika kıtasına kadar dünya medyası, devlet sözcülerinin “Kürtleri öldürmeyin” avazıyla doluydu.

Övünebilirsiniz. Cumhurbaşkanınız olan kişi, hani “öldürdük“ diyor ve  ardından “köklerini kazıyana kadar devam“ diye ekliyor ya dünyalılar da, “sen de dur katil” ihtarında.

İnsan olanlar için ne büyük bir utanç. Aynı utanç, bir zamanlar Hitler sonra da Saddam’ın başından aşağıya dökülmüştü.
Künyenize yazılan bu tesbit sebepsiz yani boşuna değil. Bunların tarihi, soykırım, gasp ve talanla başladı. Sonra, İkinci Dünya Savaşı galiplerinden yardım almak için “insanileşme” diye Türk ırkçılığını çukura gömdüler. Yeni dalga vahşilerce çürüdüğü yerden çıkarıldı. Kutsanıp ihya edildi.

Irkçılığı sembolize eden “Kızıl Elma”, “Ergenekon” kavramları, Rusya cephesiyle Birinci Dünya Savaşı’nı başlatan İttihatçılar tarafından yollar boyunca dağa, taşa yazılmıştı.

Yüz yılı geçkin zaman sonra ilk defa bu ayak takımı iktidarı, Kürtlerle topyekun savaş nedeniyle hortlatıldı. Rojava’yı işgale giden askerler, “yolumuz Kızıl Elma yoludur” demeye başladılar. Bir  Pontuslu olan damat da, bu narayı göklerde dolaştırdı.

Topyekun ırkçılaşma sürecinde, Kürtlerin köklerin kökünü kazımak için, dünyanın dört bir yanından, Çin’den, Pakistan, Afganistan, Özbekistan’dan, kafa kesen dinci terörist getirdiler.

Onları Bolu ve Sarıkamış’taki askeri kamplarda eğittiler. Türk kimliği verdiler. Kimilerine ticari mağazalar açtılar. İş verdiler. IŞİD’i devreden çıkarıp yerine geçtiler. Asker seçtikleri IŞİD‘çilerden, Özgür Suriye Ordusu ve Suriye Milli Ordusu adında kiralık orduları kurdular. Bunları, mayın eşeği olarak öne sürüp Kürtlere savaş açtılar. 

“Cihatçı John” gibi kafa kesen katilleri, tecavüzcüleri tatil alanlarında ağırladılar. Hapishaneden çıkardıkları Sinagog katliamcılarını da cepheye sürdüler. Kimilerini içeride Kürtleri terörize etmek üzere canlı bomba olarak patlattılar. Paris’te katliamcı oldular.

Hey hırsızlık, dolandırıcılık, gaspçılık, kısacası kendi çapında mafyacılıktan gelenler, etrafınıza bakın. İnsan olun ve bakın. Dünyanın kendi soyuna da tüküren devşirmelerden, Türklerden ibaret olmadığını göreceksiniz. Yer yüzü insanları çeşitli kavimlerden oluyor. Ten renkleri farklıdır. Her halk kendi dilini konuşuyor.

Sen de öğren, insan olan insanlar yan yana ya da bir arada yaşıyor. Senin Kürt kanında yıkandığın gibi, ötekini boğazlamak, soy kurutmak, kök kazımak için işgale çıkmıyor.

Öğren: Kürtler, ayrı, kendine has bir insan ırkı, öz yaşama biçimini yaratan bir insan soyu. Bunu bil. Öldürmekle bitiremezsin, onları. “Bitirdim“ diye sevindiğin an, bir bakarsın İsrail’de yaşayan Musevi Kürtler karşına çıkıvermişler. Hey anladın mı, yabani?

Hey, sana bir şey daha söyleyeyim: Kürtler terörist değildir. Soykırımla hayata başlamış, yasak ve inkarla yoluna devam etmiş, etrafındaki komşuları tehdit ederek gele gelmişlerdir, terörist olanlar. Kürtler, bu teröristlere karşı varlıklarını koruyup kurtulma savaşı veriyorlar.

Hey hırsız anladın mı?

“Kürtlere sözüm yok, PKK’ye karşıyım“ yalanını ata ata cinayetler işliyorsun. Yalan çünkü, 1920’ler, 1930’lar, imha provalarını yaptığın 1960’lar, 70’lerde PKK yoktu. Ama senin terörün yüz yıldır, hiç eksik kalmadı.

Ayrıca, öfkeyle değil sükunet ve suhuletle söyleyeyim sana: Vahşi öfke eninde, sonunda yenilmeye mahkumdur. Baksana, Iraklı Saddam darağacında noktaladı hayatını. Alman Hitlerin mezarı da yok. Ama, onların kurbanları yaşıyor.

Bir zamanlar Hitler’i, Saddam’ı uyaran dünyalılar, dün ayrı ayrı seslerle sana, “katil, sen de dur“ diyorlardı.Anlamadın  mı, seslenme tını ve nüansını?

Ve hala, Kürt kanına doymadın mı?