HTŞ: Doğruyu yansıtmıyor
Dünya Haberleri —

Ebu Kasra
- Suriye Basın Müşavirliği, Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra’nın ‘QSD’ye karşı güç kullanırız’ sözünü düzeltti. "Bakan Ebu Kasra, doğrudan güç kullanılmasından bahsetmedi” dedi.
Suriye Geçici Hükümeti, Savunma Bakanı Ebu Kasra'nın "SDG'ye karşı güç kullanabiliriz" demediğini açıkladı. Şam'da konuya ilişkin açıklama yapan Basın Müşavirliği, Ebu Kasra'nın QSD ile süren müzakereleri anlatırken "diğer tüm seçeneklere hazırlıklı olunmasından" bahsettiğini belirtti. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetimi, Suriye Demokratik Güçleri'ne (QSD) karşı güç kullanacaklarını duyurdukları yönündeki haberlerin doğruyu yansıtmadığını açıkladı.
Ebu Kasra’nın Çarşamba günü basın mensuplarına yaptığı ve AFP’den duyurulan açıklamaların bazı yayın organlarında, ‘QSD’ye güç kullanırız/kullanabiliriz’ başlığıyla verilmesi rahatsızlık yarattı. Basın Müşavirliği, Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra’nın yaptığı açıklamanın yarattığı gerilim için, “Bakan Ebu Kasra, doğrudan güç kullanılmasından bahsetmedi. SDG ile görüşmelerin sürdüğüne ve diğer tüm seçeneklere hazırlıklı olunduğuna işaret etti” ifadelerini kullandı.
Silahlı güçlerin birleştirilmesi
Suriye’de HTŞ’nin atadığı geçiş dönemi hükümetinin öncelikli hedefleri arasında “tüm silahlı gruplar”ın dağıtılması ve Savunma Bakanlığı çatısı altında resmi bir güç oluşturulması var. HTŞ, kendi bileşenlerinin yanı sıra Türk devletinin desteklediği çete yapılanmaları ile de bu konuda uzlaşmaya vardığını duyurmuştu. Ancak anlaşmaya, Kürtlerin omurgasını oluşturduğu QSD ile Dürzi bölgelerindeki direniş güçleri ve 2011’de devrimin başladığı yerdeki silahlı güçler halen dahil olmadı. Ebu Kasra, yaptığı açıklamalarda, “QSD’nin Savunma Bakanlığı'na bir blok olarak dahil olamayacağını, çünkü bunun kamu yararına hizmet etmediğini” söylemişti. “Heyet Tahrir el-Şam” da dahil olmak üzere “tüm grupların kurumsal statüye geçmesinin” gerekliliğini dile getirmişti.
Petersen: Çatışma kimsenin yararına değil
Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Kürtlerin öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri (QSD) ile Şam'daki yeni hükümet arasında devam eden müzakerelere bir şans verilmesi ve tam kapsamlı bir çatışmadan kaçınılması gerektiğini söyledi.
Pedersen: “Tam ölçekli bir askeri çatışma Suriye üzerinde çok olumsuz bir etki yaratacaktır ve bundan kaçınılmalıdır. Çünkü sanırım hepimiz kuzeydoğuyu da kapsayacak şekilde diplomatik bir süreçle yeni bir Suriye'nin başlangıcını arıyoruz.”
Pedersen, geçici hükümet yetkilileri ile QSD arasındaki görüşme trafiğinin zaman alacağını belirtti. Çatışmaların kimsenin yararına olmadığına dikkat çekerek, “Çünkü bu durum Suriye halkının çıkarlarına hizmet etmez” dedi. Pedersen, QSD ile Şam arasındaki müzakerelerin desteklenmesinde Türkiye ve ABD'nin “kilit bir rol” oynayabileceğini ifade etti.
Kürtler, Dürziler ve Deraa direnişçileri
Suriye’de yeni yönetimin ülkenin tüm sosyal yapısını kapsamasını isteyen birçok devlet, QSD ile HTŞ yönetimi arasında bir anlaşma sağlanması için çaba gösteriyor. BM’nin yanı sıra Fransa ve Almanya'nın dışişleri bakanları da Şam ziyaretlerinde, Kürtlerin siyasi sürece dahil edilmesini ve QSD’nin de Suriye ordusuna entegre edilmesini istediklerini açıklamıştı. HABER MERKEZİ