İspanya’da sosyalist Sanchez zamanı

Dünya Haberleri —

Pedro Sanchez

Pedro Sanchez

  • İspanya Parlamentosu’nda yapılan güven oylamasında Katalan, Bask, Galiçyalı ve Kanarya Koalisyonunun desteğini alan Sosyalist Parti lideri Pedro Sanchez, oyların çoğunu alarak başbakan oldu. Sanchez, İspanya'nın dört dilinde teşekkür etti.

23 Temmuz'da düzenlenen genel seçimlerde hiç bir partinin tek başına iktidar olmaya yetecek oyu alamadı. Türkiye’nin aksine sağa yaklaşmaktansa tarihi ittifakı olan halklar ile anlaşmayı seçen İspanya’nın Sosyalist Partisi hükümet kurma hakkını kazandı. Katalan, Bask, Galiçya ile Kanarya Adalarından seçilmişlerin evet dediği ittifak sol Summer ittifakı ile hükümet kurma şansını yakaladı. İkinci defa hükümet kuracak olan Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) lideri Başbakan Pedro Sanchez’in güven oyu almasında  Katalan partisi Junts'un yanı sıra eski ETA'nın siyasi kanadıyla bağlantılı Bildu'nun da oyları belirleyici oldu.
Sosyalist lidere 179 'evet', 171 'hayır' oyu çıktı. Azınlık hükümetinde PSOE'nin yanına yer alacak olan sol Sumar ittifakı, hükümeti dışarıdan destekleyecek olan Katalan bağımsızlığı yanlısı Junts ve ERC, Bask partileri PNV ve EH Bildu, Galiçya'dan BNG ve Kanarya Koalisyonu vekillerinin tamamı 'evet' oyu verdi. Kökleri Franco diktatörlüğüne dayanan milliyetçi-muhafazakar Halk Partisi, aşırı sağcı Vox ve tek vekili bulunan Navarre'den ise 'hayır' oyu geldi.
Güvenoylaması öncesindeki oturuma ise milliyetçilerin itirazları ve protestoları damga vurdu. Muhafazakâr Halk Partisi ile aşırı sağcı Vox yasaya şiddetle karşı çıkarken, parlamentonun dışında da aşırı milliyetçilerin eylemleri vardı.

İspanya’nın tüm dillerinden teşekkür
Sanchez, güvenoyu almasının ardından sosyal medyadan yaptığı açıklamada, İspanyolca'nın yanı sıra Katalanca, Baskça ve Galiçyaca teşekkür ederek 12.6 milyondan fazla seçmeni temsilen kendisine destek veren 199 vekile "Geriye gitmek yerine ileriye doğru gidin" mesajı verdi. Sosyalist İşçi Partisi'nin (PSOE) resmi X hesabından yapılan açıklamada da, "Demokrasi her zaman gürültü ve karanlığa üstün gelecektir, ve bugün bu, yeniden gösterildi" denildi. Parti, "Yeni bir ilerici hükümet ile eşitlik ve toplumsal adalete dayalı, daha iyi bir ülkeyi inşa etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Sanchez: Af tam şeffaflıkla onaylanacak
Sanchez, oturumun ilk gününde (dün) 1 saat 45 dakikalık bir konuşma yaparak yeni hükümetin programını anlattı. Partisinin ayrılıkçı Katalanlar için sunduğu af tasarısının "İspanya adına, İspanya'nın çıkarına ve İspanyollar arasındaki uzlaşıyı savunmak adına önemli olduğunu" vurgulayan Sanchez, "Af yasası, ışık ve stenograflar altında, tam bir şeffaflıkla onaylanacak. Bu, 1978 Anayasası'na bir saldırı değil. Tam tersine, onun gücünün ve geçerliliğinin bir başka örneği olacak" diye konuştu.

Frankocuların itirazı sonuçsuz
Af yasasına şiddetle karşı çıkan muhafazakâr ve milliyetçi Halk Partisi'nin lideri Alberto Núñez Feijóo ise ayrılıkçı Katalanların 2017'deki bağımsızlık referandumu girişimi sonrasında yurtdışına kaçmak zorunda bırakılan Junts lideri Carles Puigdemont'a atıfla, "Bu güven oylaması bugün yapılmıyor, İspanya'nın dışında, Waterloo'da çoktan yapılmış bir anlaşma bu" dedi. Partinin Genel Sekreteri Cuca Gamarra da Sanchez'i, af yasasına geçmişte karşı çıkıp bugün iktidarda kalmak için kabul etmekle suçladı.

Bask, diktatörü hatırlattı
Güven oylaması oturumunda söz alan Bask milliyetçisi Bildu'nun vekillerinden Mertxe Aizpurua ise ayrılıkçı Halk Partisi'ni Franco'cu kökleri ile vurdu. Franco sonrası İspanya'nın diktatörlük döneminin suçlarını geride bırakan 1977 tarihli af yasası ile doğduğunu söyleyen Aizpurua, "Siz, hiçbir suç işlemeyen insanlara affa karşı çıkıyorsunuz ama Francoizm'in suçlarına ve bunları işleyenlere topyekûn dokunulmazlık getiren 1977 affını kutsuyorsunuz" dedi.

Irkçılar salonu terk etti
Bildu sözcüsünün konuşması sırasında, aşırı sağcı Vox'un 33 milletvekili salonun dışına çıktı. Vox'un lideri Santiago Abascal, dün de parti vekillerinin dışarıdaki protestolara katılmak üzere salonu terk etmesi öncesinde Sánchez'i, 'Roma'yı yakan Neron'a benzetti. Abascal, ayrılıkçı Katalanların 2017'deki bağımsızlık referandumu girişimi sonrasında kaçmak zorunda bırakılan liderleri dahil yaklaşık 1400 kişiyi kapsayacak affın "anayasaya aykırı olduğunu" savunarak, kurulacak hükümeti "yasadışı" diye niteledi. MADRİD

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.