Katiller firari, adalet 10 yıldır yok

Sevda Çelik Özbingöl
- Suruç’ta 33 düş yolcusunun katledilmesi üzerinden 10 yıl geçti. Gerçek failler yargılanmadığı gibi DAİŞ’li saldırganlar İlhami Balı ve Deniz Büyükçelebi ise hâlâ firari.
- Avukat Sevda Çelik Özbingöl, “Suriye’de Türkiye’nin hakimiyet sahası içerisinde bulunmalarına, Kırmızı Bülten ile aranıyor olmalarına da rağmen hâlâ tutuklanmadılar” dedi.
Suruç Katliamı üzerinden 10 yıl geçti. Katliamla ilgili yıllarca sürüncemede bırakılan dava, 22 Ekim 2021'de görülen son duruşmada gerçek failler bulunmadan, Ankara Gar Katliamı’ndan tutuklu tek sanık Yakup Şahin’e 34 kez ağırlaştırılmış hapis cezası verilerek kapatıldı. Firari sanıklar İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi hakkındaki davanın 9. duruşması ise 27 Kasım’da Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Suruç Katliamı dosyasının avukatı Sevda Çelik Özbingöl Jinnews’ten Derya Ren’e konuştu.
İki firari Suriye’de
Katliam dosyasının 10 yıldır devam ettiğini belirten Özbingöl, “Katliamı gerçekleştirenlerin kamu destekleri olduğu ve bu destekten aldıkları güç ile saldırıyı gerçekleştirdikleri acı bir gerçektir. 10 yıllık bir zaman geçti ve tipik cezasızlık yargılamaları örneğiyle, tek bir sanıkla ve duruşmaya dahi getirilmeden süreç devam etti. İki firari sanık, Suriye’de Türkiye’nin hakimiyet sahası içerisinde bulunmalarına rağmen, Kırmızı Bülten ile aranıyor olmalarına da rağmen hâlâ tutuklanmadılar” dedi.
Adalet beklentisi karşılanmalı
Katiller yerine yakınlarını kaybedenlerin cezalandırıldığına işaret eden Özbingöl, “Yakınlarını kaybeden aileler ve avukatlar, katliamın hesabının sorulmasını istedikleri için yargılanıyorlar. Şu an ülkede var olan barış iklimiyle birlikte, faillerin yargılanması ve adalet beklentisinin karşılanması gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Barış ve Demokratik Toplum’un adaletin tesisi ile olabileceğine inanıyoruz” diyen Özbingöl şöyle konuştu: “Dönemin başbakanı ve siyasetçilerinin basına yansıyan söylemleri olmuştu. Katliamda parmağı olanları ‘bir grup öfkeli genç’ olarak tanımladılar. Daha sonra siyasi süreç değiştikten sonra ‘Biz konuşursak yer yerinden oynar’ söylemi, dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’na aittir. Ahmet Davutoğlu’nun dosyada tanık olarak dinlenmesini talep etmemize rağmen mahkemeler tarafından kabul edilmedi. Bu katliamları, dönemin siyasi iklimi ve tutumundan bağımsız değerlendirmek mümkün değil.”
Adalet mücadelesi sürecek
Dosyanın siyasi çıkarlar temelinde sürdürülmeye çalışıldığını belirten Sevda Çelik Özbingöl, “Katliam faillerinden birinin Türkiye’de resmi kanallarla sağlık hizmeti aldığı, dosyaya eklendi. Dosyanın siyasi sorumluluğu önemli bir yerde duruyor. Çünkü toplumsal barış, siyasi çıkarlara heba edilecek bir yerde değil. İnsanlığa karşı bir suç olarak kabul edilmesi çok önemli bir yerde duruyor. ‘Pirsûs için adalet, herkes için adalet’ şiarıyla mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” diye ekledi.
* * *
KCK: Başarının mimarlarıdır
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı yazılı bir açıklamayla Suruç şehitlerini andı. Açıklamada, “Halkların birliğini, dayanışmasını ve birlikte yaşama iradesini hedef alan bu alçakça saldırıyı, bir kez daha bütün öfkemizle kınıyoruz. Halklarımızın ortak yaşam tutumu ve mücadelesi kazanacak, bu temelde katliamların tarihsel hesabı sorulacaktır” denildi. Rojava Devrimi’nin savunulmasında halkların dayanışması ve mücadelesinin önemli bir yere sahip olduğu kaydedilen açıklamada, “DAİŞ'in Kobanê'de yenilgiye uğratılmasıyla sadece Kobanê değil, Ortadoğu halklarının tarihsel özgürlük özlemi olan Rojava Devrimi de kurtarılmıştır. Bu tarihsel sonuç, halkların dayanışmasının gücünü ve niteliğini ortaya koymuştur. Suruç'ta şehit düşen yoldaşlar, bu tarihsel gelişmenin ve başarının mimarları ve sembolüdürler” ifadelerine yer verildi.
Sosyalist güçler öncülük etmeli
“Barış ve Demokratik Toplum süreciyle yeni bir aşamaya geçen mücadelemiz; halkların bir arada, özgür ve eşit yaşamaya olan inancımızı daha da güçlendirmiş ve bizleri uğruna şehitler verdiğimiz bu idealleri gerçekleştirmeye daha fazla yakınlaştırmıştır” denilen açıklamada şu çağrıda bulunuldu: “Bu amaca ulaşmak, şehitlere ve halklarımıza en büyük armağanımız ve katliamlara vereceğimiz en doğru cevap olacaktır. Bu inanç ve düşünceyle halklarımızı demokratik ittifaklarını ve mücadelelerini daha da büyütmeye; devrimci, demokratik, sosyalist güçleri buna öncülük etmeye çağırıyoruz.”
* * *
Gerçek suçlular yargılanmalı
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Merkezi, Suruç katliamının 10. yıldönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı."Türkiye ve Kürdistan'ın birleşik devrimi için mücadele eden, Kobanê'yi yeniden inşa kampanyasını örgütleyen sosyalist gençliği hedef alan, AKP-IŞİD ortaklığında gerçekleşen Suruç katliamının üzerinden 10 yıl geçti” diyen ESP birkaç kamu görevlisi dışında katliamın sorumlularının yargı önüne çıkarılmadığına işaret etti. ESP, “Barışın yolu nasıl eşitlik ve adaletten geçiyorsa, Suruç katliamı ve devlet eliyle gerçekleşen tüm katliamlarda hakikat ve adaletin yolu katliam gerçekleriyle yüzleşmekten ve faillerin yargılanmasından geçiyor. Suruç katliamının 10. yılında; hakikatle yüzleşme için, adalet için, eşitlik, özgürlük ve barış için katliam faillerinden hesap sormaya devam edeceğiz” mesajı verdi.











