KDP’nin cezaevinde açlık grevi

•  MİT Federe Kürdistan Sorumlusu Osman Köse’yi öldürdükleri iddiasıyla idam cezası verilen Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er, tüm yasal ve insani haklarından mahrum bırakıldıkları için açlık grevine başladı. 

Güney Kürdistan’da tutuklu bulunan Kuzey Kürdistanlı Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er, Cumartesi gününden beri süresiz açlık grevinde. 

Hewlêr’deki Huqqabaz isimli restoranda, Türkiye’nin Hewlêr Başkonsolosluğu’nda görevli olduğu ileri sürülen ama MİT’in Federe Kürdistan şefi olduğu ortaya çıkan Osman Köse ve iki kişinin 17 Temmuz 2019’da öldürülmesinin failleri oldukları iddiasıyla gözaltına alınıp tutuklanan Kuzey Kürdistanlı Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er’e daha önceden hazırlanmış bir ifadeyi imzalatmak için işkence yapıldı. KDP Asayişi, MİT sorumlusuna eylemin ardından Hewlêr-Kerkük, Hewlêr- Süleymaniye ve Hewlêr -Mexmûr yollarını trafiğe kapattı. Tüm yollar bir süre sonra açıldı, ancak Mexmûr yolu açılmadı. Hewlêr’de 18 Temmuz 2019’da gece saat 01.30-02.00 arasında yapılan baskınlarda 16 genç kadın gözaltına alındı. Türk devletine yaranma çabasını iyice abartan KDP, Mazlum Dağ’ın fotoğraflarını da Kürdistan Güvenlik Ajansı aracılığıyla yayınladı. Hewlêr’e yığılarak mahalle, sokak aralarında bile kimlik kontrolü arama yapmaya başlayan Türk devleti, Mexmûr Mülteci Kampı’nı bombaladı. KDP de Mexmûr Kampı’nı ablukaya alıp ambargo uygulamaya başladı. Hewler’de hastane veya farklı kurumlarda çalışan çoğu kişi işten çıkarıldı. Hewlêr’e geçişlere izin verilmedi. Ambargo halen devam ediyor. Ambargo ve abluka yüzünden Hewlêr’deki hastanelere dahi gidilemiyor. Hewlêr 2. Ceza Mahkemesi’nde savunmaları bile alınmadan apar topar idam cezası verilen Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er, aileleriyle yaptıkları telefon görüşmesinde, maruz kaldıkları hak ihlalleri ve kendilerine yönelik tehditleri anlattı. Ayrı ayrı tek kişilik hücrelere konulduğu bilgisini veren aileler, çocuklarının işkence uygulamalarına maruz kaldıklarını ve darp edildiklerini aktardı. Aileler, Emniyet yetkililerinin çocuklarına “PKK bizim düşmanımızdır, siz de bizim esirimizsiniz. Sizi burada öldürürüz, kimsenin haberi olmaz” tehditlerinde bulunduğunu ifade etti.

ANF’ye dün konuşan Abdurrahman Er’in amcası Necmettin Er ile kuzeni Yılmaz Polat, ağır hak ihlallerinin bir an önce sonlandırılmasını istedi.

Temel hakları gasp ediliyor

Necmettin Er, “Hewlêr yönetimi tarafından bulundukları cezaevinde aile bireyleriyle görüşlerinin engellenmesi, mektup almaları ve göndermelerinin yasaklanması ve yine gönderilen para yardımı ve giysi yardımlarının engellenmesi gibi pek çok temel ihtiyaçtan mahrum bırakılıyorlar” dedi.  Necmettin Er, insanlık dışı uygulamalara karşı Er ve Dağ’ın Cumartesi gününden bu yana süresiz açlık grevine başladığını söyledi. Amca Necmettin Er, başta Hewlêr yönetimi olmak üzere gerekli kurumlara seslenerek, “Kürt halkının çocuklarına zulmetten vazgeçin” dedi.

Türk devletinin kararıdır

Yılmaz Polat ise Dağ ve Er için alınan idam kararının doğru bir karar olmadığını söyleyerek, şunları ifade etti: “Alınan bu karar bizzat Hewlêr yönetiminin kararı değildir, esasında Türk devletinin çıkarlarına uygun bir şekilde alınan bir karardır. Hewlêr yönetimi gerek DAİŞ tutukluları, gerek adli tutuklular, gerekse Kürt halkının canına kast eden tutuklulara reva görmediği uygulamaları Er ve Dağ’a reva görmektedir. Aile olarak bir Kürt bölgesinde Kürt gençlerinin düşman hukukuna tabi tutularak esir muamelesi görmesi bizim açımızdan kabul edilemez. Başta Kürt olarak ve insan olarak Kürt bölgesinde halkı için mücadele eden bu insanlara yapılan insanlık dışı uygulamalardan Hewlêr yönetimi bir an önce vazgeçmelidir. Kürt gençleri Kürtlerin eliyle öldürülmemeli ve zarar görmemelidir. Yine başta insan hakları örgütleri olmak üzere uluslararası kamuoyunu bu yaşanan ihlaller karşısında duyarlı olmaya çağırıyoruz.”  HEWLÊR