Koronaya karşı savunmasız

.

.

Amed Tabip Odası Başkanı Elif Turan, kentteki kamu hastanelerinde yer kalmadığını ve önümüzdeki günlerde vaka sayısının daha da artacağını söyledi.

 

Amed’de testi pozitif çıkan birçok hasta tedavi için evlerine yönlendiriliyor. Bazı hastalara ilaç tedavisi bile uygulanmıyor. 

Türk Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da son 24 saatte (önceki akşam itibarıyla) bin 172 kişiye koronavirüsü (Kovid-19) tanısı konulduğunu ve 16 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Böylece resmi verilere göre, toplam hasta sayısı 239 bin 622, can kaybı 5 bin 829’a çıktı.

Hastanelerde yer kalmadı

 Amed Tabip Odası Başkanı Dr. Elif Turan, kentte kamu hastanelerinde yer kalmadığını bir kez daha yeniledi. Özellikle Kurban Bayramı’nda yaşanan toplumsal hareketliliğin önümüzdeki günlerde etkisini göstereceğine dikkat çeken Dr. Turan, virüsün kuluçka süresi göz önünde bulundurulduğunda 20 gün içinde vaka sayısında artış yaşanacağını ifade etti. Dr. Turan, 600’ün üzerinde tedavi gören hastanın, bunların 100’e yakınının yoğun bakımda olduğunu paylaştı. 

Hastalar evlerine gönderiliyor

 Son süreçte Kovid-19 testi pozitif çıkan hastaların evlerine gönderildiğini söyleyen Dr. Turan, “Bazı hastalar eve gönderilerek, ilaç tedavisi yapılıyor. Daha sonra hastalık ciddi bir boyuta geliyorsa hastaneye kaldırılmak zorunda kalıyor. Hastanede yer olmadığı için yatar tedavi olması gereken hastalara ilaç verilip eve gönderiliyor. Hastanın evde olması virüsün yayılma riskini artırıyor. Bölgenin kalabalık aile yapılarını düşününce durum daha ürkütücü oluyor” diye konuştu.

Hasta sayısı artabilir

 Toplumsal hareketliliğin, Kurban Bayramı’nda daha fazla yaşandığını anımsatan Dr. Turan, “Korona sahile indi’ deniliyordu. Bu bayram evlerine dönenler oldu, yine batıya yolculuk edenler oldu. 20 gün sonra o kuluçka süresi bitince vakaların artabileceğini öngörüyoruz” dedi. Koruyucu sağlık önlemlerinin ücretsiz dağıtılması gerektiğini kaydeden Dr. Turan, şunları ekledi: “Yaygın test mutlaka yapılmalı. Yaygın test yapıldığında, hiçbir belirti göstermeden, virüs bulaşıp hastalığı geçiren insanlar oluyor. Bunları ancak yapılan testlerle tespit edebiliriz. Böylelikle virüs bulaşan kişi kendini çok rahat izole edebilir. Hastalığın yayılmasını önlemiş olacağız.” 

Durum hiç iç acıcı değil

ANF’ye konuşan TTB’den Dr. Halis Yerlikaya da durumun hiç iç açıcı olmadığını belirterek, şunları söyledi: "Diyarbakır’da hasta sayısı çok fazla, yoğun bakımlarda yer yok. Diyarbakır’da günlük 300 civarında hastamız oluyor. Bu hastaların bir kısmı acil servise geliyor ve de ilaç verilip gönderiliyor, sonrasında durumları ağırlaşınca tekrar hastaneye getiriliyorlar. Evde karantinada birçok hasta bulunduğu gibi Diyarbakır hastanelerinde 600 civarında kişi yatıyor.”

Hükümetin sürü bağışıklığı modelini benimsediğini vurgulayan Yerlikaya, bölge için bu politikanın daha belirgin olduğunu altını çizdi. Dr. Yerlikaya, “Buradaki insanlar adeta kendi kaderine terk edilmiş gibi bir süreç yönetiliyor. Epidemiyolojik ve bilimsel verilere göre değil, ekonomik kaygılara göre hareket ediliyor. Ekonomik kaygılar ön planda olduğu için 1 Haziran’dan sonra alınan hızlı normalleşme adımları ile vaka sayıları daha da arttı” dedi.

Her şey yetersiz

Önlemlerin yetersiz olduğunu dile getiren Yerlikaya, şöyle devam etti: "Temaslılar dahil herkese test yapılmalı. Şu anda aynı evin içinde aile üyelerinden biri pozitifse diğerlerine test yapılmıyor, böyle bir sıkıntı var. Filyasyon çalışmaları yeterli düzeyde yapılmıyor. İktidarın bilimsel verilerle kendi sorumluluklarını yerine getirmesi lazım.”

346 sağlık çalışanı enfekte oldu

Diyarbakır Sağlık Platformu ise kentte Kovid-19 tanısı konan sağlık çalışanlarına ilişkin bilgileri paylaştı. Buna göre, 6 Ağustos itibarıyla kentte 346 sağlık çalışanına Kovid-19 tanısı konulurken, en fazla tanı konan sağlık çalışanları, 128 kişiyle hemşire ve ebeler oldu. Enfekte olan sağlık çalışanlarının alanlarına ilişkin ise şu bilgiler paylaşıldı: “77 Hekim, 12 Diş Hekimi, 1 Diş Hekimi Klinik Yardımcısı, 128 Hemşire/Ebe, 3 Paramedik, 8 Acil Tıp Teknisyeni, 48 Personel, 1 Çevre Sağlığı Teknisyeni, 11 Otomasyon Görevlisi, 5 Güvenlik Görevlisi, 4 Psikolog, 1 Şoför, 1 Aşçı, 10 Sekreter, 10 Anestezi Teknikeri, 5 Radyoloji Teknikeri, 7 Laboratuvar Teknikeri, 1 Ameliyat Teknikeri, 1 Gıda Teknikeri, 1 Elektrik Teknikeri, 2 Sosyal Hizmet Uzmanı, 3 Memur, 3 Sağlık Memuru, 1 Sağlık Bakım Hizmetleri Memuru, 1 Raportör ve 1 Portör enfekte oldu.”  AMED

 

Konya’da yer yok

Konya’da koronavirüs vakaları alarm veriyor. Sağlık çalışanları hiçbir hastanede yer kalmadığını söylerken, şehre giriş çıkışlar kısıtlandı.

Son günlerde vaka artışıyla gündeme gelen şehrin merkezinde üç tıp fakültesi, iki devlet hastanesi, bir eğitim araştırma ve 10’dan fazla özel hastane var. Hiçbirinde yer olmadığı bildiriliyor. DW Türkçe’ye konuşan Nurcan Hemşire, "Başka hasta kabul edilmiyor zaten. Ameliyatlar iptal edildi. Acil vakalar dışında vaka almıyoruz. Sezaryenler bile kovidli. Düşünün artık" dedi.

Hekim ve hemşireler, hastanelerin tamamen dolu olduğu konusunda ısrar ederek şunları söylüyor: "Sağlık Bakanı şehir hastanesini de katarak doluluk oranını yüzde 76 diye hesaplıyor. Oysa oraya kovid dışındaki hastalar alınacak. En azından şimdilik böyle duyuruldu."

Serviste ölmeye başladılar

Bir üniversite hastanesinde çalışan Semra Hemşire, "Hastalar serviste ölmeye başladı. Oksijen seviyesi düşen hastayı yoğun bakımda yer olmadığı için gönderemiyoruz, kaybediyoruz" diyor. Kentteki durumu "pandeminin başlarındaki İtalya" diye tarif eden Semra Hemşire, bütün meslektaşlarının kaygılı olduğunu söylüyor.

Eğitim Araştırma Hastanesi’nde görev yapan bir yoğun bakım doktoru ise 800 yataklı bir binanın boşaltılarak buradaki hastaların şehir hastanesine taşınmaya başlandığını belirterek, bu sayede kovidliler için yeni yataklar açıldığı bilgisini veriyor.

Konya İl Hıfzıssıhha Müdürlüğü 5 Ağustos’ta aldığı kararla kente giriş çıkışların kısıtlandığını bildirdi. 15 Ağustos’ta açılması beklenen okulların da 31 Ağustos’ta tekrar değerlendirilmek üzere ertelendiği bildirildi.

"Vaka sayımız ve vefat sayımız arttı" diyen Konya Tabip Odası Başkanı Dr. Eyüp Çetin, henüz bayramın etkisinin görülmediğini belirterek, "Sonuçlarını 10-15 beş gün sonra hep birlikte göreceğiz. Hastanelerimizin personel, ekipman ve yatak olarak bir kapasitesi ve sınırı var. Bu sınırları aşan başvurular, sistemde mecburen bir tıkanmaya yol açıyor" diye konuştu.

DW Türkçe’nin görüştüğü sağlık çalışanları, şehirdeki vaka artışlarının resmi verilere yansımadığında hemfikir. Sistemde hiçbir hastaya Kovid-19 tanısı konmadığı, "zatürre" ve "üst solunum yolu enfeksiyonu" olarak kayıtlara geçtiği bildiriliyor. Şehirde uzun süredir test kiti bulunmadığı da verilen bilgiler arasında. Konya’daki durumun nasıl olup da basına geç yansıdığı sorusuna Nurcan Hemşire’nin verdiği yanıt, durumu özetler nitelikte: "Başka illerden de benzer bilgiler geliyor. Türkiye’de herkes çok korkuyor ama Konya daha da muhafazakar. Tam bir kapalı kutu."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.