Oğluna verdiği sözü tuttu

Sılamet Mat

Sılamet Mat

Herekol Dağı’nda SİHA saldırısıyla şehit düşen HPG gerillası Mazlum Mat’ın (Kendal Azad Botan) annesi Sılamet Mat, oğluna söz verdiği gibi ardından ağlamadığını, zılgıtlarla uğurladığını söyledi.

 

AGİT ERKENDİ/DARMSTADT

Herekol Dağı’nda SİHA saldırısıyla şehit düşen HPG gerillası Mazlum Mat’ın (Kendal Azad Botan) annesi Sılamet Mat, oğluna söz verdiği gibi ardından ağlamadığını, onu zılgıtlarla uğurladığını söyledi. ”Oğlumun mücadelesini devraldım, ömrümün sonuna kadar da sürdüreceğim” diyor.

HPG gerillası Mazlum Mat (Kendal Azad Botan) 19 Eylül’de Siirt’in Xisxêra (Pervari) ilçesinin Herekol Dağı bölgesindeki SİHA’lı saldırıda şehit düştü. Siirt Cumhuriyet Savcılığı’na başvuran Mat Ailesi, cenazesini teşhis etse de alamadı. Aileye DNA testi zorunluluğu getirildi. Test sonuçları ise 24 gün sonra çıktı. Mat Ailesi cenazesini ancak 13 Ekim’de Cizre Asri Mezarlığı’nda polis ablukası altında toprağa verebildi.

Mazlum’un annesi Sılamet Mat ise tüm bunlar yaşanırken Almanya’daydı. Yaklaşık üç yıldır Almanya’da ilticacı olan Sılamet Ana ile Darmstadt DKTM’de oğlu için verilen taziyede bir araya geldik. Üzgün ama vakur duran anne, oğlunu anlattı. Anlattığı, sadece Mazlum’un değil, Türk devletinin baskı ve saldırılarına karşı direnen yurtsever tüm ailelerin de hikayesiydi.

İlk şehit 1987’de   

Mat Ailesi’nin Kürdistan Özgürlük Mücadelesiyle tanışıklığı eski. Mat’ın amcası Cemal Mat (Yasin) 1984’te PKK’ye katılmış ve 1987’de Mardin’in Qoser (Kızıltepe) ilçesinde bir çatışmada şehit düşmüş. Bu tarihten itibaren Türk devletinin baskı ve saldırılarına maruz kaldıklarını anlatan Sılamet Ana, Mazlum’un da bundan nasibini aldığını söylüyor:

Mazlum Mat

Kürt renklerinden kravat

”Mazlum Cizre’de yatılı lise okurken, politik olduğu için öğretmenleriyle sorun yaşıyordu. Mazlum’un halası Almanya’dan ona sarı, kırmızı ve yeşil bir kravat göndermişti. Mazlum onu takıp liseye gittiğinde öğretmeniyle tartışıyor. Bir kitap üzerine de tartıştıklarında 5 arkadaşı ile birlikte okulu terk etmişti. Mazlum bu olaydan sonra ‘Ben ya avukat olup Başkan Apo’yu savunacağım ya da doktor olup gerillaya gidip orada arkadaşları tedavi edeceğim’ diyordu.”

İkinci kez dağlara doğru

Oğlunun 2007’de üniversite eğitimi için Balıkesir’e gittiğini belirten Sılamet Ana, Mazlum’un o dönem gerillaya gitme kararı aldığını aktarıyor. Mazlum ilk girişiminde 5 kişilik bir grupla Habur Sınır Kapısı’ndan geçmek isterken yakalanıyor. Polis, gerillaya gitme girişimini ıspatlayamayınca Mazlum’u serbest bırakıyor. Bursa’ya dönen Mazlum, çok kısa bir süre sonra tekrar yönünü dağlara çeviriyor.

5 yıl haber alamadı

”Mazlum 2009’da Balıkesir Üniversitesi’nde okurken PKK’ye katıldı” diyen Sılamet Ana, 5 yıl boyunca oğlundan hiçbir haber alamamış. ”Oğlum ile ancak 2014’te Gabar Dağı’nda görüşebildim” diyen Sılamet Ana, ”Gördüğüm için çok mutlu ve duyguluydum” diyerek şunları paylaşıyor: ”Oğlum ‘anne ben yapamıyorum artık, döneceğim’ dedi. Çok şaşırdım, böyle bir şey yaparsa onu asla affetmeyeceğimi söyledim. Meğer bana şaka yapmış arkadaşlarıyla birlikte.

Sılamet Mat

Oğluma verdiğim sözü tuttum

O gün oğluma ‘Olur da bir gün şehit düşersen sana söz, arkandan ağlamayacağım, ardından zılgıt çekeceğim’ dedim. Ben oğluma verdiğim sözümü yerine getirdim, tek damla gözyaşı dökmedim. Oğlumun mücadelesini devraldım. Ömrümün sonuna kadar da bunu sürdüreceğim.”

 

Üç yıldır sürgünde

Sılamet Mat, Türk devletinin baskıları ve hakkında verilen hapis cezası nedeniyle yurt dışına çıkmak zorunda kalmış. Almanya’daki oğlunun yanına 2018’de bir aylığına geldiğini, döndüğünde gözaltına alındığını belirten Sılamet Ana, "Cizre’de polisler beni gözaltına aldılar. Bana ‘Kandile gitmişsin’ dediler. Onlara Almanya’ya çocuklarımın yanına gittiğimi söyledim ama buna rağmen beni tutukladılar, 7 ay Şırnak Cezaevi’nde kaldım. Adli kontrol şartıyla serbest bırakıldım. Sürekli karakola giderek imza atmak zorundaydım. Cezam Yargıtay’da onanınca  bir yolunu bulup Almanya gelip iltica ettim" diyor.

 

Cenazeye işkence ettiler

Oğlunun cenazesini teşhis etmelerine rağmen yaklaşık bir ay sonra kendilerine teslim edildiğini belirten Sılamet Mat, oğlunun cenazesine işkence yapıldığını ifade ediyor: ”Kardeşi Mazlum’un cenazesini Siirt Adli Tıp Kurumu’nda görmüş. Vücudunun ön tarafında herhangi bir kurşun veya bir iz yokmuş. Sadece arka tarafında şarapnel parçaları varmış. Türk devleti oğlumu ölü olarak ele geçirmesine rağmen işkence yapmış, ayaklarını kırmışlar. Boynunda bir sürü yara izi varmış.”

”Devlet ölümüzden de korkuyor” diyen Sılamet Ana son dönemlerde artan kimyasal saldırılara karşı da anneleri göreve çağırıyor: ”Türk devleti her gün bizlerin çocuklarını katlediyor. Onların direnişi karşısında yenilgiye uğruyor. Türk devletinin bu kirli politikasını teşhir etmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.