Salgını değil, algıyı yönetiyor

  • Türk hükümeti, Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da yayılan ve artık hastanelerin yetersiz kaldığı salgınla mücadele sorumluluğunu halka yüklüyor. Sağlık çalışanları, ”Hükümet salgınla mücadeleyi değil, algıyı yönetmek istiyor” diyor.

 

Türk Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, salgınla ilgili devletin paylaşmayı uygun gördüğü kadarki verileri açıklarken virüsün gücünü kaybetmediğini, ölüm ve ağır vaka sayısının arttığını söyledi. Buna rağmen gerçek rakamları açıklamayan bakanlığı, yerelden gelen bilgiler yalanlıyor.

Bakan Koca’nın açıklamasına göre; son 24 saatte (önceki akşam itibarıyla) yeni hasta sayısı bin 596. Hayatını kaybeden sayısı 45. Toplam ağır hasta sayısı bin 17. Böylece hayatını kaybedenlerin sayısı 6 bin 462’ye, toplam hasta sayısı 273 bin 301’e çıktı.

Türk İçişleri Bakanlığı da önceki akşam 81 il valiliğine ”Covid-19 Tedbirleri” konulu ek genelge gönderdi. Genelge kapsamında; sokak/köy düğünü, sünnet düğünü, kına gecesi, nişan gibi etkinlikler 4 Eylül’den itibaren yasaklandı. Düğünler nikah merasimi şeklinde yapılabilecek ve en fazla 1 saatte tamamlanacak. Nikahlarda oyun oynanması ve dans edilmesine, toplu yemek dahil olmak üzere her türlü yiyecek-içecek servisi/ikramı yapılmasına izin verilmeyecek

Mersin’de 300’ü aşıyor

Devletin resmi açıklamalarına karşın sahadaki durum oldukça farklı. Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, salgına karşı iktidarın aldığı önlemlerin yetersiz olduğunu kayderek “Toplumsal önlemleri ekonomiye ve turizme kurban ederek, toplumsal hareketliliğin kısıtlanmasına dair hiçbir önlem almayan, kalabalık alanları kapatma konusunda hiçbir karar almayan, Ayasofya’da 350 bin kişilik gösteri yapan, toplu taşıma araçlarındaki önlemleri gevşeten iktidarın ve Sağlık Bakanı’nın her gün televizyona çıkıp; maske, mesafe ve hijyen açıklamaları yapmasının çok yetersiz olduğunu düşünüyoruz” dedi. Sahadan aldıkları bilgilerin iç açıcı olmadığını dile getiren Antmen, şunları paylaştı. “Günlük 300’den fazla yeni vakanın görüldüğü, aktif hasta sayısının bin 200’den fazla olduğu ve hastalığı kapmış 200’den fazla sağlık çalışanının olduğu bir şehir oldu Mersin.”

Ankara, Wuhan oldu

Sağlık emekçileri ve meslek odaları bir süredir Ankara’ya ilişkin de uyarılarda bulunuyordu. Önemli bir uyarı da Hacettepe Üniversitesi’nden iç hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Mustafa Cankurtaran’dan geldi. Twitter’da Ankara’daki duruma ilişkin paylaşım yapan Prof. Dr. Cankurtaran, şunları yazdı: “Ankara Wuhan oldu. 10-14 gün sokağa çıkma yasağı gelmeli. Ankara sağlık kapasitesi aşabilir. Artık hasta yatıracak yoğun bakım zorlaşıyor. Kapalı her hastane açılmalı. Özel yoğun bakımlar pandemi için açılmalı. Halkın inisiyatifine bırakmak yanlış.”

Sansürlenen veri

Bu arada Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan’ın entübe hasta sayısına ilişkin paylaştığı oran, günlük koronavirüsü tablosunda paylaşılmasından vazgeçilen veriyi ortaya çıkardı. İlhan’ın açıklamasından elde edilen sonuca göre entübe hasta sayısı şu anda bin 300’ün üzerinde. Bu, salgının başından beri gerçekleşen en yüksek sayı.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Türkiye’deki salgının son durumuna ilişkin açıklamalar yaptı. Aktif vaka sayısında 30 Temmuz ile 1 Eylül arasında yüzde 100’e yakın artış olduğunu söyleyen İlhan, vaka sayısının günlük 2 binleri zorlayabileceğini belirtti. İlhan, Sağlık Bakanlığı’nın 29 Temmuz’da günlük koronavirüs tablosundan çıkardığı entübe hasta sayısına dair de dikkat çeken bir bilgi verdi. “Şu an tüm koronavirüsü hastalarından 20’de 1’i entübe” diyen İlhan, “Bu ne demek? Diyelim ki bin 500 kişi tanı alıyorsa bunların içinden 75-80 kişi makineye bağlı hale gelecek anlamına geliyor. Makineye bağlı kişiler arasında vefat ihtimali çok daha fazla” ifadelerini kullandı. Şu anda aktif koronavirüsü vaka sayısı 26 bin 425. İlhan’ın açıklamasındaki orana göre bu vakaların bin 321’i entübe durumda. Sağlık Bakanlığı’nın 28 Temmuz’da son kez paylaştığı entübe hasta sayısı ise 403’tü. Aktif vaka sayısının 16 bin 421 olduğu 28 Temmuz’da entübe hastaların tüm hastalar içindeki oranı yüzde 2,4’tü. İlhan’ın açıklamasına göre ise oran bugün yüzde 5’e çıkmış durumda. Ayrıca İlhan’ın açıklamasıyla ortaya çıkan entübe hasta sayısı, salgının başından beri gerçekleşen en yüksek değeri oluşturdu. Daha önce en yüksek entübe hasta sayısı bin 87 kişiyle 14 Nisan’da kaydedilmişti. Bu tarihteki entübe hasta sayısının toplam hasta sayısına oranı ise yüzde 1,8’di.

Türk Tabipleri Birliği Başkanı Sinan Adıyaman, o günlerde yaptığı açıklamalarda salgının seyrinin kötüye gittiğini belirterek, Sağlık Bakanlığı’nın durumu saklama ihtiyacı duyduğunu belirtmişti. Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Ateş Kara da bu verilerin paylaşılmasının neden durdurulduğunu bilmediğini açıklamıştı.

Alkışlı protesto

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi, Hacettepe Üniversitesi Hastanesi önünde salgın döneminde yaşamını yitiren sağlık emekçileri ve yaşam hakları için alkışlı protesto eylemi gerçekleştirdi. 

Antalya’da da SES üyeleri, salgın nedeniyle yaşamını yitiren meslektaşlarını Atatürk Devlet Hastanesi önünde yapılan açıklamayla andı. Çok sayıda sağlık emekçisinin katıldığı eylemde konuşan SES Şube Eşbaşkanı Dr. Kaan Taşer, hükümetin salgının başından itibaren ne sağlık ve sosyal hizmet emekçileri ne de halkın korunması için gerekenleri yaptığını söyledi. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin yaşam hakkına sahip çıkılması, çalışma koşullarının düzeltilmesi, risk grubundaki sağlık emekçilerinin izinli sayılması, yeterli ve nitelikli koruyucu donanım sağlanması, rutin test yapılması, sağlık ve sosyal hizmet emekçisi sayısının yeterli düzeyde artırılması, pozitif, şüpheli temaslı sağlık emekçilerinin hiçbir koşulda çalıştırılmaması yönünde talepleri olduğunu dile getiren Taşer, ancak bunlar karşılık bulmadığı için maalesef hemen her gün birden fazla sağlık emekçisi arkadaşlarının hayatını kaybettiği söyledi. Yönetenlerin virüsle mücadeleyi tamamen halkın inisiyatifine bırakmış olmasından ötürü halka seslenen Taşer, “Lütfen kendimizi ve çevremizdekileri korumak için maskemizi takalım, sosyal mesafemizi koruyalım, hijyen kurallarına uyalım, çalışmak zorunda değilsek mümkün olduğu kadar dışarıya çıkmayalım. Çünkü yönetenler salgınla gerekli mücadeleyi vermiyor. Onlar salgınla mücadeleyi değil, algıyı yönetmek istiyor” dedi.  HABER MERKEZİ

 

Mamoste Hesen koronaya yenildi

Van’da ”Mamoste Hesen” olarak bilinen Hasan Güven, koronavirüsü salgınından kaynaklı dün sabah saatlerinde yaşamını yitirdi. Bir dönem Eğitim Sen Van Şube Temsilciliği yapan Güven, ilk Kürtçe okullar arasında yer alan Van Kürt Dili Öğretim Merkezi’nin kurucu üyeleri ve müdürlüğünü de üstlendi. Güven, ayrıca Kürt siyasal partilerinin neredeyse tümünde yöneticilik yaptı. 

 

Nefes almakta zorlanıyorum

Kayseri Bünyan 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki ağır hasta tutsak Mehmet Yamaç, kardeşi Kemal Yamaç ile yaptığı telefon görüşmesinde, aynı koğuşta tutulduğu arkadaşlarının sık sık öksürdüğünü ve zatürre teşhisi konulduğunu belirtti. Bu durumun kendisine de bulaştığını ve nefes almakta zorlandığını ifade eden Yamaç, revire kaldırıldığını, ancak hastaneye kaldırılma talebine cevap verilmediğini aktardı.  

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.