Seçmeni seçeneksiz bırakmayacağız

  • HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, olası bir seçimde kendilerine yönelik gelişecek engellere karşı hazırlıklı olduklarını belirterek, “Kendimize bir yol açtık ve kimseyi alternatifsiz bırakmayacağız. Seçmeni seçeneksiz bırakmayacağız” dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te basın mensuplarıyla bir araya geldi. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Oluç, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Oluç, 7 Haziran’da partilerine yönelik açılan kapatma davasının 7 Eylül’de yapılacak savunma için Anayasa Mahkemesi’nden (AYM) ek süre talep ettiklerini hatırlattı. Hukuki verilerle suçlamaları çürüteceklerini vurgulayan Oluç, AYM’den henüz cevap alamadıklarını ifade etti. 

Oluç, kapatma davasının hukuki sürecini takip etmek için açtıkları hukuk bürosunun özel olarak çalışmalar yürüttüğünü belirterek, siyasi alanı boş bırakmayacaklarını vurguladı. Oluç, “Biz kendimizi en kötü senaryoya göre hazırladık ve neler yapacağımıza dair yolumuzu çizdik. Bu konudaki tutumumuz çok net. Seçime gidiliyor, bizim seçime girmemizi engelleyecek en kötü ihtimali harekete geçirebilirler, kapatma davasını öne sürebilirler. Bunun farkındayız. Bunları aşacak bütün formülleri hazırda tutuyoruz. Demokratik siyaset alanını terk etmeyeceğiz. Seçmeni seçeneksiz bırakmayacağız” diye konuştu.

Müthiş bir sahiplenme var

Temmuz’dan beri eşbaşkanlar öncülüğünde “HDP’liyiz her yerdeyiz” kampanyası kapsamında farklı illerde halkla bir araya geldiklerini hatırlatan Oluç, şöyle devam etti: “Mahallelere, köylere gittik, esnaf ziyaretleri düzenledik. Yaygın çalışmalar oldu. İnsanların kafasında kapatma davasıyla ilgili çok soru olduğunun farkındaydık ve biz kamuoyuna bu durumu anlattık. Hem kapatma ve önümüzdeki dönemle ilgili neler olabilir onları konuştuk hem de onların önerilerini aldık. Bizi çok sevindiren bir tablo ortaya çıktı. Gittiğimiz her yerde müthiş bir sahiplenme olduğunu gördük. Bunu abartarak söylemiyorum, hem batı da hem de Kürt coğrafyasında müthiş bir sahiplenme vardı bize karşı. Gittiğimiz her yerde herkes ‘parti ne derse onu yapacağız’ diyorlar. Bu konuda da herkesin kafası net. Biz onlara en kötü ihtimalle partinin kapatılacağını ve yaklaşık 500’e yakın kişiye siyaset yasağı getirileceğini söyledik. Demokratik siyasette kararlı olduğumuzu bu yolda devam edeceğimizi, kendimize bir yol açacağımızı ve kimseyi alternatifsiz bırakmayacağımızı belirttik. Herkes çok kararlı bir şekilde bizi bu konuda da destekledi.” 

HDP yüzde 13’ün üzerinde

Yaptıkları kamuoyu araştırmaları hakkında da bilgi paylaşan Oluç, şunları dile getirdi: “Bizim yaptırdığımız bazı kamuoyu araştırmalarında, seçimlere yönelik anket sonuçları da gayet iyi. İktidara yakın olan araştırma şirketleri manipülatif sonuçlar çıkartıyor. Ama onlarda bile kararsız oylar dağıtıldığında barajın üstüne çıkıyoruz. Bizim yaptırdığımız araştırmalarda da yüzde 13’lerin üzerinde görülen var. Özellikle Kürt coğrafyasında ve gençler arasında çok ciddi bir destek var. Bunların hepsi önemli şeyler. HDP diğer partilerden farklı olarak daha kalıcı ve sağlam bağlara sahip oldu, yüksek bir aidiyet duygusu geliştirdi. Bu nedenle kapatmaya dönük sonuçlar, kapatma davası açan zihniyet açısından daha ağır olacak.” 

Deklarasyon hazırlığı

Saha çalışmalarını büyük ölçüde tamamladıklarını; bu hafta il eşbaşkanları, arkasından PM, sonra ise milletvekili grubunu toplayacaklarını kaydeden Oluç, şunları ekledi: ”Eylül’ün ikinci yarısından sonra deklarasyon yayınlayacağız. Deklarasyonun temel anlayışı şu olacak: ‘Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacak kişilerden beklentiler nedir? Yerel demokrasi için parlamenter seçimlerde hangi konularda hangi adımlar atılması gerekir?’ Bütün bunları anlatan herkese açık bir deklarasyon hazırlayacağız. Herkes bizim bu konuya nasıl baktığımızı bilmeli. Yargı alanında neler yapılmalı? Yerel yönetim alanlarında neler yapılmalı? İdari sistemde neler yapılmalı?  Bu bütün Türkiye için tartışılır. Bunun içinde bizim kendi sorunlarımıza dair konular da var. Yani yargı alanını tartışırken konuşulacak şeyler bizi de kapsayacak. Bizim ‘siyasi rehine’ diye tarif ettiklerimizin yaşadığı sorun Türkiye’de yaşanan hukuksuzlukla ilgili. Dolayısıyla bu hukuksuzluğu ortadan kaldıran adımlar atılırsa geçiş sürecinde bunun doğrudan doğruya bize de faydası olur.” 

 MA/ANKARA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.