Suç üstü yakalandılar

Abdurrahman Karabulut

Abdurrahman Karabulut

  •  Polis ve Dedeoğulları ailesinin katili arasındaki 45 dakikalık telefon görüşmesi 15 ay sonra dava dosyasına girdi. Polis, katliamı itiraf eden Mehmet Altun’a övgü dolu sözler dizerek “Abicim” yiğidim” diye hitap ediyor. Dava avukatı Abdurrahman Karabulut, “Bu mızrak artık çuvala sığmaz hale geldi, yetkililer suç üstü yakalanmıştır” dedi. 

 

MASİS HESKİF/KONYA 

Konya’da Dedeoğulları ailesinden yedi kişiyi katleden Mehmet Altun’un emniyet ile yaptığı telefon görüşmesi 15 ay sonra dosyaya girdi. Polisin, “O teröristleri vuran kişi benim” itirafında bulunan katile övgü dolu sözler dizerek “Allah’tan tedbirli gittin” demesi ve “Abicim, yiğidim” diye hitap etmesi dikkat çekti. 

Konya’nın Meram İlçesi’nde 30 Temmuz 2021’de aynı aileden Yaşar Dedeoğulları (65), Sibel Dedeoğulları (30), Serap Dedeoğulları (36), Serpil Dedeoğulları (32), İpek Dedeoğulları (57), Barış Dedeoğulları’nı (35) ve Metin Dedeoğulları (45) 7 kişi katledildi. Katliamı ırkçı saiklerle gerçekleştirilen Mehmet Altun 6 gün sonra yakalandı. Katil Altun tutuklu yargılanırken, katliamı azmettiren Çalık ve Keleş ailelerinden 9 kişi ise tutuksuz yargılanıyor. 

Katliam davasının duruşması dün Konya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Bugün ise Dedeoğulları ailesinin katliamının önünü açan 12 Mayıs 2021'de gerçekleştirilen ilk saldırının davası görülecek. 

45 dakikanın 30’u yok

Dünkü duruşma öncesinde “davanın ırkçı saiklerle gerçekleştiği ve katilin polis tarafından korunduğunun” da açıkça ortaya çıktığı yeni bir ses kaydı ortaya çıktı. Altun’un katliam sonrası 112 Acil Çağrı Merkezi ve ardından yönlendirildiği Cinayet Büro polisleriyle konuşmalarının bir kısmı mahkeme dosyasına girdi. Emniyet ile Altun arasında geçen 45 dakikalık ses kaydının sadece 12 sayfası dosyaya konulurken, 30 dakikalık kısmının ise ‘anlaşılmadığı’ belirtilerek, çözümlenemediği iddia edildi. 

Polis tetikçiye ‘yiğidim’ diyor!

Polisle olan konuşmasında cinayetleri kendisinin işlediğini söyleyen Altun, “Bunların akrabası 4-5 kişiyi daha vurup teslim olacağım. Arkamda bela bırakmak istemiyorum. Aileme zarar gelmesini istemiyorum” diyor. Yayımlanan kayıtlarda polisler, Dedeoğulları ailesinden “terörist” diye bahseden Altun’a hak veriyor, onu anladıklarını söylüyor. Polislerden biri "Senin düştüğün durum benim çok kanıma dokunuyor. Elimden gelen yardımı yapacağım diyorum sana" diyor. Altun ise polislere “kaç kişiyi vurdum, hepsi öldü mü” gibi sorular soruyor. Polis tetikçiye ‘yiğidim’, “abicim’ diyor.”

15 ay sonra dosyada

Dava avukatlarından Abdurrahman Karabulut ile Dedeoğulları’na dönük ırkçı katliam ve ortaya çıkan yeni ses kaydını sorduk. Katliamdan hemen sonra tetikçi Mehmet Altun’un 112 (Emniyet) ile yaptığı görüşme kayıtlarının ancak 15 ay sonra yeni geldiğini söyleyen Karabulut, “15 aydır gelmeyen 112 ses kayıtları geldi, ancak çok tahrifat olduğunu görüyoruz. 45 dakikalık ses kaydının çözümü 12 sayfadan ibaret ve çoğu yerlerinde ‘anlaşılmıyor’ diye ibare geçilmiş” dedi. 

Kayıtları bilirkişi incelesin

“Ses kayıtlarının çözümünü yapan da emniyetin kendisi, herhangi bir bilirkişi değil” ifadelerini kullanan Karabulut, “Bu haliyle bile çözümde çok ciddi facia diyebileceğimiz, polisin tetikçiyi koruduğuna dair beyanlar var” dedi. HTS kayıtlarının bilirkişiye gönderilmesini daha önceki duruşmada da istediklerini hatırlatan Karabulut, dünkü duruşmada da kayıtların ham halini istediklerini ve bilirkişiye gönderilmesini talep ettiklerini kaydetti. 

Polis katili koruyor

Ses kaydının katilin polis tarafından korunduğunun açık ifadesi olduğunu kaydeden Avukat Karabulut şöyle konuştu: “Ses kayıtlarının büyük bir kısmı yok olmasına rağmen, olan kısımlarda polis tetikçiye ‘yiğidim’ diyor. O sadece bir ifadesi. İçerikte daha çok şey var. Zaten tetikçinin cezaevinde ailesiyle yaptığı görüşmede de polisin ifadesine yardımcı olduğuna dair diyalog var. Bu netlik 112 kaydında da çok net anlaşılıyor. Orada da polis tetikçiye ifade öncesi nasıl ve ne şekilde yardımcı olduğu çok açık ve net anlaşılıyor.”

Delil karartılıyor, saik gizleniyor

Ses kayıtlarının büyük kısmının olmaması ve emniyetin tetikçiye dönük sözlerine de değinen Karabulut, katliamı tamamen örtbas etmeye dönük bir amaç olduğunu belirtti. Karabulut, “Gerçek sebebinin saikliği ve suça iştirak edenlerin, yardım edenlerin ortaya çıkmasını engellemeye yönelik delil karartma faaliyetleri yürütülüyor. Biz delil karartmalara rağmen bu işin peşini bırakmayacağız” dedi. 

“Devlet yetkililerinden katliamdan önce aileyi koruma taleplerimizi istememize rağmen müvekkilleri korumadılar” ifadelerini kullanan Av. Karabulut son olarak şunları belirtti: “Yargılama, soruşturma ve kovuşturma aşamasında da halen tetikçiyi ve ailesini koruma yönündeki tavırlarının takipçisi olacağız. Bunları zaten delillerle, ses kayıtlarıyla ispatladık. Bu mızrak artık çuvala sığmaz hale geldi, yetkililer suç üstü yakalanmıştır. Bunlarla ilgili hesap sormaya devam edeceğiz” dedi.    

Katil kampa alındı

Davanın avukatlarından Atilla Kart ise katilin kampa alındığını belirterek,, davanın soykırım davası olarak kayıtlara geçmesini talep etti. Katilin kullanılmaya ve yönlendirilmeye yatkın birisi olduğunu vurgulayan Kart, "Biri tetikçiyi kampa almış. Profesyonel bir kurgu ortaya koymuş, yeterli teknik bilgiye sahip olmayan kişinin yapacağı iş ve işlemler yaptırılmış. Burada kamu gücünün istismarı, birtakım kişilerin olaya müdahale ettiğine dair bulgular söz konusu" dedi.

 

Katil ile polis ne konuştu?

Katil Mehmet Altun’un, 112 Acil Merkezi ile yaptığı görüşmede dikkat çeken bazı kısımlar şöyle:

Altun: O teröristleri vuran kişi benim

Polis: Evet abiciğim

Polis: Tamam kardeşim başına bir sıkıntı geldi geçmiş olsun öncelikle

Altun: Bunlar normal bir insan değillerdi tam bir teröristlerdi

Polis: Biliyoruz biz biliyoruz biliyoruz

Polis: Biliyoruz, düştüğün durum kanıma dokunuyor

Altun: Saldırdılar, öldüreceklerdi beni, Allahtan tedbirli gittim.

Polis: …(uğultu) Allahtan tedbirli gittin.. (dışarıdan anlaşılmayan sesler) tamam tamam bizim arkadaşımız da geliyor. abicim seni Cinayet Büro Amirimizle görüştüreceğim Komserimize verecem.

 

12 Mayıs sebep, 30 Temmuz sonuçtur

Karabulut, Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ise bugün aileye dönük 12 Mayıs’ta gerçekleşen ilk saldırının duruşması olacağını hatırlattı. “Bu duruşma büyük ihtimalle karar duruşması olacak” diyen  Karabulut şöyle devam etti: “12 Mayıs ve 30 Temmuz saldırı davalarını birleştirme talebimiz en başından beri var ama talebimiz reddedildi. Her iki olay arasında hukuki ve fiili irtibatın olduğu çok net olmasına rağmen talep reddedildi. 12 Mayıs saldırısı sebep, 30 Temmuz katliamı sonuçtur. Bunu tetikçinin kendisi de ifade ediyor. Buna rağmen birleştirme taleplerimiz reddediliyor. Birleştirme mutlak surette olması gerekir. Bunun için mücadele edeceğiz. Birleştirme taleplerimizin reddedilmesindeki amaç; tablonun bir bütün olarak görünmesi engellemektir. Bu katliamın gerçek sebebinin, suça iştirak edenlerinin, irtibatı olanların görülmesini engellemeye yöneliktir. Bu red kararları hukuka aykırıdır. Biz bu yönde mücadelemizi devam edeceğiz.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.