Tek başına 2 bin imza topladı

• PKK’nin AB ‘terör örgütleri listesi’nden çıkarılması için imza toplayanlardan birisi de Hacer Kaymak. Zürih’te tek başına 2 bin imza toplayan Kaymak, “İş yerimden başlayarak, trende, parkta, yolda, aklınıza gelen her yerde imza topluyorum” diyor. 

ERDOĞAN ZAMUR / ZÜRİH

PKK’nin AB ‘terör örgütleri listesi’nden çıkarılması için devam eden kampanyada Kadın Meclisleri de aktif olarak yer alıyor. Avrupa’da birçok kentte açılan standlarda, düzenlenlenen eylemlerde kadınların kampanya için imza topladığına şahitlik etmek mümkün. Bu çalışmada aktif olarak yer alan kadınlardan birisi de Hacer Kaymak. 
İsviçre’nin Zürih kantonunda yaşayan Hacer, Ankara Kürtlerinden. Bütün okul yaşamı İsviçre’de geçmiş. Erken yaşta evlendirilen, zor bir evlilik geçiren Hacer, kansere karşı mücadeleyi yenmiş bir kadın. Tezgahtar olarak çalışan Hacer, Zürih Beritan Kadın Meclisi’nde yer alıyor. 

‘Amcan dağa gitti’
İsviçre’de büyüyen, çocukken ‘Kürt olduğunu kimseye söyleme’ telkinleriyle büyütülen Hacer’in yaşamını bir fotoğraf değiştirmiş. Bir gün eline bebekliğine dair bir fotoğraf geçtiğini anlatan Hacer, “O fotoğraf bütün hayatımı etkiledi. O fotoğrafta bir kadın, genç bir adam ve bir çocuk vardı. ‘Bunlar kim’ diye sorduğumda birinin babaannem, birinin amcam Roj Heval (Sercan) ve bebeğin de kendim olduğunu öğrendim. Amcamın nerede olduğunu sorduğumda ise ‘dağa gitti’ dediler. 

‘Benim amcam Süpermen’
Amcamı hep korkarak anlatıyorlardı. O zamanlar İsviçre'de okula gidiyordum. Ben okul arkadaşlarıma amcamın bir Süpermen olduğunu anlatıyordum. Onlarda ‘amcan uçabiliyor mu?’ diye soruyorlardı. Ben de ‘galiba uçabiliyor’ diyordum. Amcama dair anlatılanlar beni hep bir arayışa itti ve bu sayede Kürt kimliğimin bilincine vardım.”

‘PKK’yle kendimi tanıdım’ 
O dönemler derneğe gitmek istediğini ancak babası tarafından engellendiğini ve 15 yaşındayken fikri dahi sorulmadan amcasının oğlu ile evlendirildiğini söyleyen Hacer, “İki yıl Türkiye’de yaşadım sonra buraya geri geldim” diyor. 
Evliliği boyunca baskı gördüğünü, 43 yaşında olduğunu ve gerçek anlamda son 3 yılda kendini tanımaya başladığını söyleyen Hacer, “Kürt kimliğimi, kadın kimliğimi, PKK’nin ideolojisinde buldum. Kendimi kadın olarak yeniden keşfetmeyi, cins bilincini, cins sevgisini partiyle öğrendim” diye belirtiyor. 

‘Bu huzur hiçbir yerde yok’
“Avrupalı gibi de yaşadım ama olmadı. Bu huzuru hiçbir yerde bulamadım. İstediğini yapma, istediğin yere gitmek özgürlük değildir” diyen Hacer şöyle devam ediyor: “PKK ideoloji şu anda bütün dünyada tanınan ve benimsenen bir ideoloji. Özellikle Kürt kadınlarının Rojava ve Şengal’de DAİŞ’e karşı mücadelesi ve kazanılan savaş çok önemli bir etki yarattı. Birçok yabancı Kürtlerin mücadelesine sempatiyle bakıyor.”

Atmakla yetinmeyin imza toplayın
“Ben haftanın beş günü geç saatlere kadar çalışıyorum ama eve gelince gençleri, zindanlardaki yoldaşları düşünüyorum. Hala gençlerimiz şehit düşüyor” diyen Hacer, herkesin daha fazla mücadele etrafında kenetlenmesinin önemine vurgu yapıyor. 
PKK’nin sadece Kürtlerin değil, tüm insanlığın partisi olduğunun Rojava ve Şengal’de bir kez daha ortaya çıktığını vurgulayan Hacer, “PKK’yi bu listeden çıkarmak için imza atmak yetmez, herkes kendi çevresinden imza toplamalıdır” diyor.

İş yeri, tren, park her yerde topluyor
İçerisinde yer aldığı Zürih Beritan Kadın Meclisi şimdiye kadar PKK’nin listeden çıkarılması için 4 bin imza toplamış. Hacer’in de toplanan bu imzalarda büyük emeği var. İmzaların yarısını Hacer toplamış. “İş yerimden başlayarak, trende, parkta, yolda kısacası aklınıza gelen her yerde imza topluyorum. Bazen bir imza almak için 20 dakika biri ile konuşmak zorunda kalıyorum. Ancak konuştuğum bütün insanlarda imza alıyorum” diyen Hacer ekliyor: “Elbette bu çalışma kollektif bir çalışma ve her kadının emeği büyük.”

Diktatöre karşı da imza topladı
Daha önce de Tayyip Erdoğan’ın yargılanması talebiyle yürütülen “Diktatörün Yargılanması için 100 bin imza” kampanyasından aktif olarak yer alan Hacer, topladığı imzalar nedeniyle ödüle de layık görülmüş. Bu kampanyanın daha zor olduğunu ifade eden Hacer, “Erdoğan kampanyasına herkes daha rahat imza atıyordu. Ama PKK’nin listeden çıkarılması kampanyası daha zor. Özellikle Türkler, imza atmaktan çekiniyorlar” diyor. 

PKK halkın ta kendisidir
“PKK ideolojisi, mücadelesiyle ‘terör’ yaftasını kırmış, özgürlük hareketi olduğunu ispatlamıştır, imza atmaktan çekinmeyin” diye sesleyen Hacer son olarak şunları söylüyor: “Ben bir kadın olarak kimliğimi PKK ile buldum. Devletlerin asıl korkuları, Önderliğin, insanlığı kendi özü ile buluşturmasıdır. Bugün, PKK'nin bu listede olması bana göre hiçbir anlam ifade etmiyor. Bizler bu çalışmayı yürütürken aslında PKK'nin halkın kendisi olduğunu da göstermek istiyoruz. Herkes bu imza kampanyasına aktif olarak katılmalıdır.”