Tenimdeki yara izinden yeniden çiçekleneceğim

• Afgan kadınlar: ”Tenimdeki yara izinden yeniden çiçekleneceğim. Çünkü ben varım ben kadınım. Ne taşlanmak ne ağaçlara asılmak ne gözyaşı ne utanç bizi yıldıracak. Daha iyi ve farklı bir dünya kuracağız.”

 

ABD öncülüğündeki emperyalist devletlerin kurduğu, sonra yıkmaya çalıştığı ve sonra yeniden Afganistan sahnesine çıkardığı Taliban rejimi ülkeyi ele geçirdi. Afganistan’a ‘özgürlük’ getirmeyi vaadedenler, Afgan halkını Taliban vahşeti ile karşı karşıya bırakıp ülkeyi terk ettiler.

Selefist Taliban güçlerinin Afganistan’daki hedefi ise kadınlar. Şeriat kurallarını işleten Taliban, kadınları eve kapatmayı, yaşamın her alanından izole etmeyi ve köleleştirmeyi amaçlıyor. Büyük mücadeleler sonucu elde edilen kadın kazanımları şimdi Taliban tehdidi ile karşı karşıya.

Geçtiğimiz günlerde ülkenin Kandahar kentini ele geçiren Taliban, bir bankada çalışan kadınları tehdit ederek evlerine gönderdi. The Sun haber sitesinde yer alan bir habere göre Taliban, 15 yaş üzeri genç kadınların ve 45 yaş altı ‘dul’ kadınların listesini yapıyor. Haberde Taliban’a ait bir bildiriye yer verildi: “Ele geçirilen bölgelerdeki tüm imamlar ve mollalar, Taliban savaşçılarıyla evlenebilecek 15 yaş üstü kızların ve 45 yaş altı dul kadınların bir listesini Taliban'a vermelidir.”

 Ghafari: Beni öldürecekler

Emperyalist devletlerin savaş sahasına dönüştürdüğü ve çıkarları yön değiştirince Afgan halkını Taliban karanlığına teslim ettiği bu günlerde en büyük endişeyi kadınlar yaşıyor.

Afganistan'ın ilk kadın belediye başkanı Zarifa Ghafari, Taliban'ın son olarak Kabil'i de kontrol altına almasıyla beraber yaşadıklarını “Oturdum ve gelmelerini bekliyorum" diyen Zarifa, "Ben ve ailem için yardım edecek kimse yok. Benim gibi insanların peşine düşecek ve beni öldürecekler. Ailemi bırakamam. Zaten nereye giderim ki?" sözleriyle paylaştı.

 Mahbouba: Hepinizden iğreniyoruz

Afgan Kadın Hakları lideri Seraj Mahbouba katıldığı bir TV programında, “Tüm dünya liderlerine ve tüm dünyaya 20 yıldır Afganistan’a yaptıklarınız için utanın diyorum. Bize niye bunu yapıyorsunuz, bizi kullanıyor musunuz, biz sizin piyonunuz muyuz? Tek bildiğim sizden hiçbir umudumuz yok. Hatta sizinle konuşmak bile istemiyorum. Bu ülkeyi 200 yıl geriye götürdünüz. Bütün bunları yeniden yeniden düzeltmeye gençler dahil kaç kuşağın ömrü yetecek? Hepinizden iğreniyoruz” diyerek başta ABD olmak üzere bütün batılı devletlere tepki gösterdi.

 Kadınlar susturalamayacak

BBC radyosuna Kabil'den bağlanan milletvekili Farzana Kochai, Taliban'ın kontrol altına aldığı vilayetlerden konuşup bilgi aldığı kadınların artık işe ya da okula gitmediklerini aktardı. Kochai, "Kadınlar için durum tahmin edildiği kadar kötü. Kadınlar evlerine mi hapsedilecek? Evet, şimdilik durum bu” dedi.

Öğretmen ve insan hakları aktivisti Pashtana Durrani ise "Ben bugün burada savaşmak zorundayım ki bir sonraki kuşak tüm bu çatışmayı yaşamak zorunda kalmasın. Kadınlar, Taliban tarafından susturulamayacak” ifadelerini kullandı.

 Bizi öldürmeye geliyorlar

Afganistan'da yaşayan kadın sinemacılar ve sanatçılar da sanal medya üzerinden seslerini duyurdu. Yönetmen Sahra Karimi, Kabil'in Taliban’ın eline geçmesi sonrası canlı olarak yayınladığı videoda "Kaçıyoruz" diyerek sokakta koştuğu görüldü. Karimi, daha sonra yaptığı bir video paylaşımda "Bizi öldürmeye geliyorlar" sözleriyle yaşadığı korkuyu anlattı.  

Karimi’nin 11 kişiyle beraber Afganistan’dan çıkarıldığı belirtildi.

 Çünkü ben varım, ben kadınım

Bir grup Afgan kadın da sanal medya üzerinden seslerini şu sözlerle duyurarak kadın mücadelesine vurgu yaptı: "Tenimdeki yara izinden yeniden çiçekleneceğim. Çünkü ben varım ben kadınım. Ne taşlanmak ne ağaçlara asılmak ne gözyaşı ne utanç bizi yıldıracak. Daha iyi ve farklı bir dünya kuracağız.”

MA/İSTANBUL