Tutsaklara ajanlık ziyareti

• Diyarbakır Kadın Cezaevi'ne ‘avukat’ adı altında giden Türk istihbaratçılar, tutsaklara itirafçı olmalarını dayatıyor. Tutsaklar, görüşmek istemeyenlerin koğuşlarına kadar da gidildiğini kaydetti. 

 

Son süreçte artan baskılarla daha fazla gündemde olan cezaevlerinde tutuklulara tecrit içerisinde tecrit yaşatılıyor. Çıplak arama, koğuş içi kamera, sosyal aktivitelerin kısıtlanması ve hasta tutsakların tedaviye ulaşamaması gibi birçok sorunun yaşandığı Amed'deki Kadın Kapalı Cezaevi'ndeki tutsakların da hakları gasp ediliyor. İç postanın da ücretli hale getirileceği öğrenildi.

JINHA'dan Medine Mamedoğlu'nun haberine göre; tutsaklar aileleri aracılığı ile gönderdikleri mesajda yaşanan hak ihlallerini anlattı. Çıplak arama ve çift kelepçe uygulamalarının devam ettiği cezaevinde koğuş içlerinde bulunan kameralar da yapılan itirazlara rağmen kaldırılmadı. Hasta tutsakların zor koşullar altında yaşamını idame ettirdiği cezaevinde yetersiz ve içinde tırnak, böcek çıkan yemekler veriliyor. Ailelerine sosyal aktivitelerinin de kısıtlandığı bilgisini veren tutsakların, kendi aralarında cezaevinde yaptığı iç postanın da ücretli olacağı öğrenildi.

‘Avukat’ adı altında

Tutsak yakınları, yaşanan hak ihlallerinin yanı sıra tutsakların cezaevine gelen ve kendini ‘avukat’ olarak tanıtan kişiler tarafından itirafçı olmaya zorlandığını söyledi. Tutsak yakınları şunları paylaştı: “Son birkaç haftadır cezaevine savcılığın ve cezaevi idaresinin izniyle girip tutuklularla görüşmek isteyen çok sayıda kişi olmuş. Birkaç tutukluyu ‘görüşünüz var’ diyerek çağırıp, onlara ‘bize bir şey anlatmak ister misin?’ ya da ‘Senle bir anlaşma yapalım’ gibi şeyler söylemişler. Birkaç benzer örnekten sonra görüşmeyi dayattıkları tutuklular avukatlarsa isimlerini vermelerini isteyince ‘İsmimi vermek istemiyorum, özel bir şey konuşacağım’ yanıtını vermişler. Tutuklular ondan sonra isim vermeyen avukatların görüşmesine çıkmamış. Görüşmek istemeyen bazı tutukluların koğuşlarına kadar girmişler.”

Tutsak yakınları hak ihlalleri ve yanı sıra uygulanan bu politikanın kabul edilebilir olmadığına dikkat çekti. Adli koğuşlarda haftalık telefon görüşmesinin 50 dakika, siyasi koğuşlarda ise 10 dakika olduğunu hatırlatan tutsak yakınları, yaşanan ihlallerin bir an önce son bulması çağrısında bulunarak, insan hakları savunucuları ve avukatlara tutuklulara destek çağrısında bulundu.  AMED