Umut İlkesi: Her kadın özgürleşmeli!

Elif KAYA yazdı —

  • Yaşamın sürmesini, güzel ve çekici olmasını sağlayan şey umuttur. Umutsuz bir yaşam neşesini yitirmiş, prangalara vurulmuş bir yaşamdır.
  • Umut, özgür yaşamı geliştirmede motive eden güçtür, özgürlüğü hayal edebilmeyi, geleceği tasarlamayı ve ona ulaşmayı hedefleyen yaşam enerjisidir.
  • Kadınlar için “umut ilkesi” özgürlüğü düşünebilme ve mücadelesini geliştirme imkanına kavuşmadır. Bunu sağlamak aynı zamanda kadınlara verilebilecek en güzel armağandır.

Umut, geleceği şekillendirme arzusudur. Düşünebilme, hayal edebilme gücünün ifadesidir. Bunun yanı sıra insanın amaç ve hedeflerine ulaşmasını engelleyen şeylere isyan etmesini sağlar. Bu nedenle ‘umutsuzluk’ tanrılar tarafından insanlara verilen en büyük cezadır. İnsanlara boyun eğmemeyi, isyan etmemeyi salık verir. Bir anlamda iktidarın gücü karşısında nesneleşmeyi salık verir. Tanrılar tarafından insanların umutsuzluğa mahkum edildiğini anlatan pek çok söylence var. Ataerkil zihniyet ile kurgulanan bu mitolojilerde umutsuzluğun sorumlusu kadın olarak anlatılır. Üstelik umutsuzluğa en fazla mahkum edilenin kadın olduğu gerçeği büyük bir ustalıkla göz ardı edilerek...

Yunan söylencesinde tanrı Zeus, insanların tanrılara isyanı etmesini cezalandırmak için Pandora adında bir kadın yarattır. Tanrıçanın yaratma özelliğini elinden alan Zeus, erkeğin aklı, beğeni ve istemleri doğrultusunda bir kadın yarattır. Bu kadının eliyle erkeği cezalandırıp, tüm dünyaya kötülük yayar. Pandora’yı erkeğin aklını başından alacak kadar güzel ama tüm dünyaya bilmeden kötülük saçacak kadar da akılsız yarattır.  Kadın burada isyan eden, tanrısal güce boyun eğmeyen erkeği cezalandırmanın basit bir aracına dönüştürülür. Kadının bir kutsallığı ve gelecek hayali yoktur. Ve ‘sonradan gören’ anlamına gelen Epimetheus’a hediye olarak gönderilir. Eline çeyiz sandığı niyetine tutuşturulan kutunun içinde tüm dünyaya yayılacak kötülükler yerleştirilir. Kendisine kutuyu açmaması gerektiği söylense de Pandora merakına yenilip, kutuyu açtığında içindeki tüm kötülükler dışarı fırlar. Korkuya kapılan Pandora kutunun kapağını aceleyle kapattığında ise kutunun dibinde sadece umut kalır.

Söylencede dile gelen "umut" kadınlar açısından binlerce yıldır hala o kutunun dibinde. O kilitli kutuyu açmak, umudun dışarı çıkmasını sağlamak büyük bir düşünce ve eylem gerektirdi. Bu anlamda hala kadınlar umudu açığa çıkarmak için büyük bir mücadele içindedirler. Çünkü yaşamın sürmesini, güzel ve çekici olmasını sağlayan şey umuttur. Umutsuz bir yaşam neşesini yitirmiş, prangalara vurulmuş bir yaşamdır. Kadınlar binlerce yıl ataerkil sistem tarafından umutsuzluğa mahkum edilerek yaşamak zorunda bırakıldı. Çünkü insan umutsuz olduğunda nesneleşip, değersizleşir, özgürlük hayalini yitirir. Bu nedenle olsa gerek egemenler öncellikle kadınlardan- halklardan umudu çalıp, onları umutsuz bırakmayı hedefleyerek sömürü sistemini geliştirmeye çalışmışlardır. Çünkü umut, özgür yaşamı geliştirmede motive eden güçtür, özgürlüğü hayal edebilmeyi, geleceği tasarlamayı ve ona ulaşmayı hedefleyen yaşam enerjisidir. Umut, insana direnç verir, kendine güvenmeyi ve mücadele etmeyi teşvik eder. Eksikliği depresyona, tükenmişlik sendromuna, nihilizme yol açarken, varlığı özgür-mutlu bir yaşama yönlendirir. Umutsuz bir yaşam ruhunu yitiren bir beden gibidir.

30 Mayıs’ta Rêber Apo’nun Jineolojî Akademisi’ne gönderdiği mesajda kadınlara kaybettirilen umudu yeniden kadınlara kazandırmak istediğini ifade etmiş. Mesajında tanrıçanın bir oğlu olarak kadınlara layık olmak ve kadınların mahkum edildiği yazgından kurtulmasını sağlamak amacıyla “kadınlar için “umut ilkesini” geliştirdim” diyor. Köleliğin tanrı kelamı kılındığı yerde “her kadın özgürleşmeli dedim” diyor.  

Peki, nedir “umut ilkesi”? Her kadının umut hakkına sahip olmasıdır. Bir anlamda kadınların özgür yaşamı hayal edebilme ve buna ulaşma arzusunu sosyalist yaşamın temel bir ilkesi olarak geliştirmesidir. Elbette Rêber Apo, bunu sadece teorik bir tespit olarak belirtmekle sınırlı kalmıyor. Rêber Apo, yıllardır kadınların özgürlüğüne ulaşması için kavramsal- kuramsal düzeyde pek çok çalışma yaparak, umut ilkesinin yaşam bulacağı bir zemin yarattı. Kadınların özgürleşmesi kadar erkeklerin de değişip, dönüşmesi için çok ciddi bir mücadele verdi. Erkekliği aşmayı devrimci mücadelenin merkezine koyarak “ben kendimde erkekliği öldürdüm” dedi. Buradan yola çıkıp, sosyalizmin temel ilkesi kadınla doğru temelde yoldaşlık yapabilmektir, dedi.

Kadınlar için “umut ilkesi” özgürlüğü düşünebilme ve mücadelesini geliştirme imkanına kavuşmadır. Umut ilkesinin gelişmesini sağlamak aynı zamanda kadınlara verilebilecek en güzel armağandır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.