Utanmazlıkta sınır yok
3 Mart 2021 Çarşamba - 18:44
- Türkiye, 10 Aralık 1999’dan beri AB adayı, 2005’ten itibaren katılım müzakereleri yürütüyor; AKP de 2002’den bugüne kesintisiz hükümet, 22 yıldır Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirmedi ama AKP’li CumhurbaÅŸkanı, önceki gün utanmadan ‘İnsan Hakları Eylem Planı’ diye 80 yıllık evrensel haklardan dem vurdu.
- AKP’nin 20 yıldır iktidar olmasına karşın sanki iktidara gelmiÅŸ yeni bir parti gibi sorunları sıralamasını ”inanılmaz” diye yorumlayan İHD İstanbul Åžube EÅŸbaÅŸkanı Gülseren Yoleri, ”Bir iktidar bunları söylerken utanmalı. Bu belge, demokrasinin, insan haklarının, insan onurunun hiçe sayıldığına dair bir itirafnamedir” dedi.
Cezaevlerinde 4. ayında süren açlık grevi ve tecridin kaldırılması konusundaki talebe yanıt vermeyen, askeri ve siyasi soykırım operasyonları eÅŸliÄŸinde Meclis’in 3’üncü partisi HDP’yi tasfiyeye çalışan Türk hükümeti, diÄŸer yandan da ‘İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıklayabiliyor. AKP’li CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan, önceki gün planı açıkladı. 28 sayfadan oluÅŸan 9 amaç ve 11 ilke olarak duyurulan eylem planda, “ifade özgürlüÄŸü”, “yargı”, “cezaevleri”, “üst arama” baÅŸlıklarının da yer aldığı çok sayıda vaat yer aldı. Planın açıklandığı gün Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı AKP ve MHP’nin söylemleri üzerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) hakkında inceleme baÅŸlatırken, Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) Kadıköy’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne iliÅŸkin yapacağı açıklama yasaklandı. Yine aynı gün Mezopotamya Ajansı’nın sitesi 28. kez eriÅŸime engellenirken, HDP’li Karaçoban İlçe Belediyesi’ne baskın düzenleyen polisler Belediye EÅŸbaÅŸkanı Halit UÄŸun’u gözaltına aldı.
İktidar bunlara uzak
İnsan Hakları DerneÄŸi (İHD) İstanbul Åžube BaÅŸkanı Gülseren Yoleri, eylem planının Türkiye’de demokrasinin, insan haklarının ve insan onurunun hiçe sayıldığının itiraf belgesi olduÄŸunu kaydetti. Hükümetin sıkıştıkça sürekli eylem planları açıkladığını ifade eden Yoleri, genellikle de açıklanan plan ya da paketlerde “insan hakları, demokrasi, katılım, özgürlük” gibi kavramlara sıkça vurgu yapılmasına tepki gösterdi. Eylem planında uluslararası sözleÅŸmelerde tarif edildiÄŸi haliyle insan hakları tarifleri yapıldığını ifade eden İHD Åžube BaÅŸkanı Yoleri, ÅŸunları söyledi: “Eylem planını okuduÄŸumda iktidarın insan haklarından, demokrasiden ne kadar uzak olduÄŸunu bir kez daha hissettim. Sanki o insan hakları tanımını ilk defa kendisi yapıyormuÅŸ gibi, sanki demokrasinin ya da insan haklarının gerekliliÄŸine ilk defa kendisi iÅŸaret ediyormuÅŸ gibi tanımlamalar yapılmış. İşte ‘insan hakları doÄŸuÅŸtan gelen saygı duyulması gereken haklardır’. ‘Devletin insan onuruna yaraşır gibi davranması gerekir’ gibi ifadeler kullanılmış. Bunlar 1948’de ilk İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde ve hatta çok öncesine dayanır. İnsan hakları belgeleri ta 1200’lü yıllara kadar geri gider. Åžimdi bunca yıl önce tarif edilmiÅŸ ÅŸeyleri sanki yeni keÅŸfediliyormuÅŸ gibi tarif etmek, aslında bu iktidarın insan haklarına, demokrasiye, özgürlüklere ne kadar uzak olduÄŸunu gösteriyor.” dedi.
Plan deÄŸil itirafname
AKP’nin 20 yıldır iktidar olmasına karşın sanki iktidara gelmiÅŸ yeni bir parti gibi sorunları sıralamasını ”inanılmaz” diye yorumlayan Gülseren Yoleri, ÅŸöyle devam etti: “‘İnsanın devredilmez haklarını koruyacağız’, ‘İnsan onuruna yaraşır koÅŸulları saÄŸlayacağız’ gibi söylemleri okuyunca çok ÅŸaşırdım. Bir iktidar bunları söylerken utanmalı. Bunları söylemek ÅŸu anlama geliyor; bende bunlar yok. Ben insan onuruna saygı göstermiyorum. Ben insan haklarına saygı göstermiyorum. Bunu itiraf ediyor. Bu bir itirafname aynı zamanda. Bu belgenin en önemli özelliÄŸi bence bir itirafname olması. Bu ülkede demokrasinin, insan haklarının, insan onurunun hiçe sayıldığına dair bir itirafname. ”
Kaygı verici
Planda insan onuruna yaraşır davranmak, insanın doÄŸuÅŸtan var olan haklarına saygı göstermek gibi çok temel noktalara iÅŸaret edilmesinin kendisini çok kaygılandırdığını ifade eden Yoleri, “Bu iktidarın insan haklarına saygı göstermediÄŸini, demokrasiye aykırı davrandığını biliyoruz ama bir insan hakları eylem planı yaparken normalde var olan sorunlara nasıl çözüm üretebileceÄŸini görmek istiyoruz. Zaten bu sorunları biliyoruz. Yani adalete eriÅŸim olmadığını biliyoruz, eÅŸitlik ve özgürlüÄŸün olmadığını biliyoruz, demokrasinin olmadığını biliyoruz. Zaten onlar da bütün bunları eylem planında gereklilik olarak ifade ettiklerine göre onlar da bunları olmadığını biliyor. Åžimdi esas olarak bütün bu eksikliklerini duyduÄŸumuz noktalarda bu eksiklik nasıl giderilebilir, hak ve özgürlüklerimize nasıl eriÅŸebiliriz, nasıl demokrasi ve barış içerisinde bir yaÅŸam sürdürebiliriz, esas olarak hükümetten duymak istediÄŸimiz bunlar” diye konuÅŸtu.
Laf kalabalığı
İHD İstanbul Åžube BaÅŸkanı Gülseren Yoleri, eylem planında kulaÄŸa hoÅŸ gelen söylemlerin hayata geçirilmesi için iÅŸlevsel mekanizmalardan söz edilmediÄŸine dikkat çekerek, ÅŸöyle devam etti: “Kırılgan gruplar olarak tarif ettikleri kadın ve çocukların sosyal yardımlara eriÅŸimleri kolaylaÅŸtırılacak deniyor ama nasıl olacağı belirtilmiyor. Yani iÅŸleyen bir mekanizma önerilmemiÅŸ. Ayrımcılığı önleyici tedbirler alınacağı ifade ediliyor ama nasıl yapılacağı belli deÄŸil. Adalete eriÅŸim ve insanların adli mekanizmalara eriÅŸimlerinin hızlandırılmasından söz ediyor ama belli deÄŸil. Medeni kanunda deÄŸiÅŸiklikler yapılacağı söyleniyor ama nasıl olacağı belli deÄŸil. Ben ÅŸöyle düÅŸünüyorum. Bu eylem planında 7145 sayılı yasa kaldırılacak, KHK’lerle OHAL döneminde getirilen kalıcı düzenlemeler geri çekilecek ya da MİT yasasında deÄŸiÅŸiklikler yapılacak, yetkileri daraltılacak, yargı denetimine açılacak denilseydi ve bunlara iliÅŸkin maddeler deÄŸiÅŸtirilseydi inandırıcı olurdu. Çocukları ve kadınları korumaktan bahsediyor ama ÅŸimdiye kadar uygulanmayan İstanbul SözleÅŸmesi nasıl uygulanacağı izah edilseydi inandırıcı olurdu. Yani çözüm için önerilen herhangi bir ÅŸey yok.”
İktidarın sıkıştıkça insan hakları, demokrasi ve barış dediÄŸini ancak bugüne kadar hep tersini yaÅŸadıklarını dile getiren Yoleri, ”Bu eylem planı da bundan önceki pek çok benzeri çalışma gibi uygulamada bize olumlu bir dönüÅŸü olmayacak. Dolayısıyla bunu iyi bir belge olarak deÄŸerlendiremiyoruz” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Yine tekrar ediyor
Plan metnini inceleyen İnsan Hakları DerneÄŸi’ne (İHD) baÄŸlı İnsan Hakları Akademisi BaÅŸkanı Hüsnü Öndül de amaç ve ilkelerin 2005’ten bu yana Avrupa BirliÄŸi (AB) ile müzakere aÅŸamasında olan Türkiye tarafından yerine getirileceÄŸi belirtilen vaatleri içerdiÄŸini söyledi. AB ile müzakere aÅŸamasında olan Türkiye’nin 35 fasılı yerine getirmesi gerektiÄŸini hatırlatan Öndül, “Bu 35 fasıl içerisinde ‘adalet’, ‘yargı bağımsızlığı’, ‘temel haklar’ yer alıyor. AKP döneminde hem 2009 hem de 2014 tarihlerinde AB’ye üyelik için gereken fasılların yerine getirilmesi için yargı reform strateji belgeleri açıklandı. Åžimdi İnsan Hakları Eylem Planı ile bunlar tekrarlanıyor” dedi.
Somut adım atmıyor
Açıklanan reformların tamamında kelimelerin, cümlelerin ve isimlerin deÄŸiÅŸmediÄŸine deÄŸinen Öndül, ÅŸöyle devam etti: “Vaatler, strateji belgesi, eylem planı haline geliyor, tekrarlanıyor ama somut adımlar atılmıyor. Bağımsız ve tarafsız yargı kurumsallaÅŸtırılamıyor, iÅŸletilemiyor. İfade özgürlüÄŸü, toplanma özgürlüÄŸü tanınmıyor. Yerine getirilmiyor. İnsanlar düÅŸünceleri nedeniyle hapsedilmeye devam ediyor. Güven ve inandırıcılık sorunu var.”
22 yıldır kriterlerden uzak
Türkiye’nin 10 Aralık 1999’da AB adayı, 2005’ten beri de katılım müzakereleri yürüten bir devlet; AKP’nin de 2002’den itibaren hükümet olduÄŸunu hatırlatan Öndül, Kopenhag Siyasi Kriterleri olarak bilinen “hukukun üstünlüÄŸü ve demokrasi, azınlık haklarının korunması ve insan haklarının korunması” baÅŸlıkları altındaki kriterlerin, aradan 22 yıl geçmiÅŸ olmasına raÄŸmen yerine getirilmediÄŸinin altını çizdi.
Öndül, temel insan haklarının korunması ve demokrasinin kalıcı hale gelmesi için yapılması gerekenlerin yeniden keÅŸfedilmesine gerek olmadığını ifade etti.
Bu iktidardan beklenemez
HDP Milletvekili ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Gülistan Kılıç KoçyiÄŸit ise ‘İnsan Hakları Eylem Planı’ndan bir ÅŸey beklenemeyeceÄŸini belirterek, mevcut anayasayı bile uygulamayan bir iktidardan, demokratik yasa ya da düzenlemeler beklenmesinin hayal olacağını vurguladı. KoçyiÄŸiyit, iktidarın karakterine dikkat çekti. Tamamen faydacı olan AKP’nin, çok hızlı ittifak deÄŸiÅŸtirme, dün söylediÄŸini bugün inkar etme gibi tutarsız, iÅŸine geldiÄŸi gibi davranan yapısını hatırlattı. “AKP-MHP-Ergenekon iktidarının insan hakları, demokrasi, eÅŸitlik, hukuk adına adım atacağına inanmıyorum” diyen KoçyiÄŸit, ÅŸöyle konuÅŸtu: “Åžu anda hem içeride hem dışarıda ciddi bir sıkışmışlık var. Ekonomi baÅŸ aÅŸağı gidiyor, toplumsal muhalefetin kabarışı var. Suriye’de, DoÄŸu Akdeniz’de, Kafkaslarda istediklerini alamadılar. Avrupa BirliÄŸi ve ABD ile iliÅŸkilerin gittikçe gerildiÄŸi bir Türkiye gerçeÄŸi var. Bu çıkmazdan kurtulmak için kendince bazı manipülatif adımlar atmaya çalışıyor. Sanki yüzünü demokrasiye, insan haklarına dönecekmiÅŸ gibi bir algı yaratıyor. Mevcut anayasayı yok sayan, yasaları dahi uygulamayan bir hükümet var. Böyle bir iktidardan daha özgürlükçü, demokratik bir anayasa yapmasını beklememiz hayal olur.” ANKARA