• İHD Eşbaşkanı Eren Keskin, devletin adım atması gerektiğini, atılması gereken adımların da açık olduğunu söyledi.

Kürt Özgürlük Hareketi'nin yürütülen Barış ve Demokratik Toplum Süreci kapsamında, güçlerini Türkiye'den Medya Savunma Alanları'na çekme kararını MA'ya değerlendiren İnsan Hakları Derneği (İHD) Eşbaşkanı Eren Keskin, "Bu çok açık bir barış iradesinin dışavurumudur, çok önemlidir" dedi. Şimdiye kadar adımların tek taraflı olduğunu, barış süreçlerinin tek taraflı adımlarla yürüyemeyeceğini belirten Keskin, "Sorunun temelinin devletin devam ettirdiği yok sayıcı, güvenlikçi politikalar olduğunu bilmekteyiz. O nedenle burada asıl olarak adım atması gereken devletin kendisidir" diye konuştu. 

Eren Keskin, bundan sonra yapılması gerekenlere işaret etti:

* Öncelikle cezaevlerinde sadece düşünceleri nedeniyle zulüm içerisinde yaşayan tüm siyasi mahpusların, milletvekillerinin, yazarların, aydınların, Gezi mahpusların serbest bırakılması gerekir.

* Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) kaldırılması gerekir. Çünkü bu yasa fazlalık oluşturan bir yasadır.

* Zaten Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) örgüt suçlarını düzenleyen maddeler vardır. Bu nedenle TCK toplumu korkutarak iktidarını yürütmeye çalışan bir iktidarın yasasıdır.

* Bunun dışında öncelikli olarak hasta mahpusların tahliye edilmesi gerekir. Bunun için bir yasaya gerek yok. Hasta mahpusların hastalıklarının tespiti için Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) yanında hastanelerin de raporlarının delil olarak kabul edilmesi gerekli.

* İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmeli.

* Altına imza atılan uluslararası sözleşmelerine bütünüyle uygulanması, 'umut hakkı' düzenlemesinin yapılması da bu talepler arasındadır.

* Savaşa katılmış bireylerin gerçekten yeniden savaşsız bir sürece barış sürecine geri dönmeleri, toplumda yer almalarını sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor.

Sendikalara büyük iş

Sadece Kürt Hareketi'n attığı adımlar ya da devletten beklenen adımlar değil, sivil toplum örgütlerine, kadın örgütlerine, hukuk örgütlerine ve özellikle sendikalara büyük iş düştüğünü kaydeden Keskin, "Hiç unutmamak gerekiyor ki bir barış sürecinin başlaması, çatışma sürecinin sona ermesi savaş ayrılan paranın bütçeye dönmesi demek eğer bu doğru değerlendirilirse emekçinin kazanması demektir. Bu nedenle bu sürece en çok sendikaların sahip çıkması gerektiğini düşünmekteyim" şeklinde konuştu.

 

* * *

Kurtulmuş: Yeni bir döneme gireceğiz

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, artık silahın tamamen geride bırakılmasıyla birlikte sadece demokrasinin, fikirlerin konuşulduğu yeni bir döneme girileceğini söyledi.

Kurtulmuş, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Şehit Fethi Sekin Konferans Salonu'nda düzenlenen Balıkesir Üniversitesi 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, "Bugün geldiğimiz noktada çok şükür artık Türkiye bu yeni dönemin şartlarına uygun yeni bir karar vermiş, terör örgütünün kendisini feshetmesini ilan etmesiyle birlikte terörü tamamen Türkiye'nin gündeminden çıkaracak yeni bir döneme girmiştir" dedi. Yalnızca bir senede örgütün kendisini feshettiğini ve silahlarını bırakacağı sürece gelindiğini ifade ederek, önceki gün itibarıyla da tarihi bir eşiğin geride bırakıldığını söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Örgüt tamamen Türkiye'nin sınırlarından çekileceğini ve bir daha Türkiye'de terör eylemi olmayacağını ilan etmiştir. Ümit ve temenni ediyoruz, buradan çekilen örgütün ayrıca sınırlarımız ötesinde de varlığını en kısa süre içerisinde tasfiye etmesi ve artık sadece Türkiye'de değil, Suriye'de, Irak'ta, İran'da, başka bölgelerde de bir daha terörden bahsedilmediği bir döneme girmeyi temenni ediyoruz. Bunun için gayretle çalışıyoruz."

Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun Perşembe günü 16. kez toplanacağını hatırlatan Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Bugün geldiğimiz nokta birçok ülke bakımından uzun yıllar sürecek çalışmanın sonucu. Artık silahın tamamen geride bırakılmasıyla birlikte sadece demokrasinin, fikirlerin konuşulduğu yeni bir döneme gireceğiz. Dünyanın hiçbir yerinde bir eli silahta, bir eli sandıkta olmaz. Eli sandıkta olanların bir daha elinin silahta olmamasını diliyoruz ve bunun için her türlü çabayı ortaya koyuyoruz."