Yerli, milli düşkün!

Bağcılar Gürsel Erol Cemevi açılışı

Bağcılar Gürsel Erol Cemevi açılışı

  • AKP iktidarı ve devletin tüm katmanları ile derin ilişkilere sahip olan CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’un Hacıbektaş’ta restore ettirdiği cemevine adını vermesi tepkilere neden oldu. Demokratik Alevi Dernekleri, “Kutsal mekanlarımız şahsi reklamların ve ikbal devşirme heveslerinin panosu haline getirilemez” dedi.

Demokratik Alevi Dernekleri Genel Merkezi, CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’un Dersim, Elazığ ve Hacıbektaş’ta cemevi, kutsal mekan ve ziyarete ismini yazdırarak edep-erkân ilkesini çiğnediğini belirtti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in katılımıyla önceki gün Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde ‘Bağcılar Gürsel Erol Cemevi’ açıldı. AKP iktidarıyla yakın ilişkileri CHP’li Gürsel Erol’un Elazığ ve Dersim’in birçok köyünde inanç mekanlarının mutfak, oturma alanı, kurban kesme yeri, çardağa ismini yazdırmıştı.

Gürsel Erol, Dersim Belediyesi’ne 2017 yılında kayyum olarak atanan Vali Tuncay Sonel ile ilişkileri dikkat çekmişti. Sonel ile ortak etkinlikler, projeler, park açılışları, sözde ‘teröre lanet yürüyüşleri’ni örgütleyen Erol’a partisi CHP’li vekiller bile tepki göstermişti.

Alevi kamuoyu CHP’li Gürsel Erol’u cemevine ismini vermesini “düşkün” diyerek eleştirdi.

“Kutsal mekanlarımız şahsi reklamların ve ikbal devşirme heveslerinin panosu haline getirilemez. Bu girişimlerin inancımıza karşı büyük bir saygısızlık olduğu bilinmelidir” diyen Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Genel Merkezi, Alevi toplumunu kutsal mekanları seyir haline getiren iktidarcı anlayışlara karşı durmaya çağırdı.

“Nefsine yol verme, benlik satar”

DAD Genel Merkezi, Gürsel Erol’u “Nefsine yol verme, benlik satar” sözleriyle eleştirdi. DAD şu açıklamayı yaptı:

“Gürsel Erol, 2021 yılında Raa/Rêya Heq Alevi süreğinde önemli bir yeri olan doğal Ana Fatma Ziyaretine “peyzaj çalışması” adı altında yaptığı müdahalelerle gündeme gelmiş ve itirazlarımız, tepkimiz ve eleştirilerimizi Dersim halkıyla birlikte dile getirmiştik. Dersim halkının rızalık vermemesine rağmen Gürsel Erol tarafından yürürlüğe konulan müdahaleler ziyaretimizin doğal ahengini bozmuştur. Gelen eleştiriler sonucunda ismini yazdırdığı tabelayı kaldırmış fakat diğer faaliyetlere devam etmiştir.

Dersim’de birçok ziyaret ve kutsal mekanda aynı gerçekle karşılaşmak mümkün. Her yere resmini asmak ve her mekana ismini yazdırmak nefsani bir tutumdur. Yolumuz bizlere “ölmeden ölmek” felsefesiyle “kendini bil!” uyarısı yapar. En yüksek mertebenin ise hırstan, benlikten, iktidardan, rekabetten ve maddiyattan azade olan “hiçlik makamı” olduğunu öğütler.

Kutsal mekan ile ilişkilenme aynı zamanda Yol’a ikrarın ölçüsüdür. Alevi inancında mekan basit bir yerleşke değildir. Kutsal mekanlarımız Hakk’ın ve talip topluluğu olan halkın mekanlarıdır. Bu mekanlarda Hakk için hizmet yürütülür, seyir için değil. Hacı Bektaşi Veli’nin mekanında seyir için hizmet olmaz, Pir’imizin felsefesi de bu anlayışı mahkum eder.

Kutsal mekanlarımız şahsi reklamların ve ikbal devşirme heveslerinin panosu haline getirilemez. Bu girişimlerin inancımıza karşı büyük bir saygısızlık olduğu bilinmelidir.

Gürsel Erol tüm kutsal mekanlarımızdan ismini kaldırmalı ve inşaat sektöründeki mesleki faaliyetlerini inancımızdan uzak tutmalıdır diyoruz. Kutsallarımızdan elinizi çekin!

Tüm Alevi kurumlarına ve Alevi talip topluluğuna sesleniyoruz; kutsal mekanlarımızı seyir haline getiren iktidarcı anlayışlara karşı hep birlikte dur diyelim.. Zaman Sahipsiz, Mekan Rızasız, Mazlum Çaresiz Değildir.”

Kimlik ve inanç bunalımı

Kureyşan Ocağı Pirlerinden Kadir Bulut ise bir siyasetçinin isminin cemevine verilmeyeceğini belirterek tepkisini şöyle ifade etti: “Bir siyasetçinin ismi cemevine verilmez. Hele de kendi yaptırdığı cemevine yine kendi ismini vermesi inanç açısından doğru değildir. Bu bir ilk ve bu ilk yanlıştan dönülmelidir. Bizim tarihe iz bırakmış toplumun gönüllerinde yer edinmiş pirlerimiz, evliyalarımız, ocaklarımız, ziyaretlerimiz var. Bunların ismi veya inançsal bir terimin kullanılması daha doğrudur. Bir yandan cemevleri siyasetten uzak olması gerektiğini söyleyip bir yandan siyasi figürlerin isminin verilmesi içine düştüğümüz kimlik ve inanç bunalımını bir daha bizlere göstermektedir.”

Erkana, edebe, yola uymuyor

Yazar ve CAN TV programcısı Ergin Doğru: “Zatı muhterem Gürsel Erol parasının ve devletin gücüyle cemevine ismini vermiş. Erkana, edebe ve yola uymayan bu davranışa Alevi örgütleri neden ses çıkarmaz söz kurmaz anlamak mümkün değil. Yarın bilumum arsız, hırsız, faşist, düşkün parasını veriyorum ismimi verin derse ne olacak. Alevi örgütleri kutsalımıza dönük bu saldırıyı kabul etmemelidir. Gürsel Erol samimiyse, derdi yola hizmetse cemevinin adını Seyit Rıza ya da yol büyüklerimizin ismini koysun görelim ne kadar Dersimli olduğunu bizde destekleyelim.”

Yola’a ihanettir

Munzur Koruma Kurulu Sözcüsü Hasan Şen: “Yol, kişilerin değil hakikatin yoludur. Cemevleri, siyaset üstü inancın ve ortak vicdanın mekânıdır. Bir siyasetçinin ismini cemevine vermek, ne kadar iyi niyetle yapılırsa yapılsın, Yol’un özüne gölge düşürür. Bizim tarihimizde adını gönüllere kazımış pirlerimiz, evliyalarımız, ocaklarımız ve ziyaretlerimiz vardır. (…) Hizmet yol içinse görünmez olmalı, kişisel övgüye dönüşmemelidir. Yolun edebi bunu gerektirir. Gürsel Erol yanlıştan dönmelidir.”

Tarihçi Yazar Erdal Yıldırım: “Bağcılar Gürsel Erol Cemevi. Bir siyasi tüccarın cemevine kendi adını vermesi rezilce, göz yumanlar için utanç, YOL’a ihanettir!” HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.