Yetişseydi çoçuklarım yaşardı

Abuzer Durmaz

Abuzer Durmaz

  • "Devlet ilk gün yetişseydi, benim çocuklarım belki sağ kurtulurdu."
  • "Devlet yardıma gelmedi. İlk üç gün devlet yoktu. Halen yüzlerce enkaz duruyor."

YILMAZ KAYA / ADIYAMAN

Adıyaman'ın Kahta girişindeki Atatürk Bulvarı üzerinde sağlı sollu yüzlerce bina yıkılmış. Depremin üzerinden üç haftayı aşkın bir zaman geçmesine rağmen halk kaldırılmayan enkazlar başında bekleyişini sürdürüyor. Yıkılan binlerce binadan biri de beş katlı Küçükel Apartmanı. 7 kişinin yaşamını yitirdiği, 15 kişinin de yaralı kurtarıldığı binadan sağ olarak kurtulan yurttaşlar kendi imkanları ile kepçe ve kamyon kiralayarak enkazı kaldırmaya çalışıyor. Kepçe enkaz kaldırma çalışmasına kısa bir ara verince, yurttaşlar enkaz başına gelip kurtarabilecekleri sağlam eşyalarına bakıyor.

Enkaz başına gelenlerden Zeliha Durmaz, üç gün sonra enkazdan sağ olarak kurtarıldığını, Aziz ve Asaf adlı iki oğlunun ise 6. günün sonunda cansız bedenlerine ulaşıldığını söyledi. Zeliha Durmaz, üç gün sonunda gelen AFAD ekibinin yeterli ekipmanı olmadığını vurguladı. Hem canlarından hem de mallarından olduğunu belirten Durmaz, "Şimdi onlarca kişi enkaz başına gelmiş. Belki altta kalan değerli eşyalarına sağlam kavuşabilirler diye bekliyorlar. Devlet ilk gün yetişseydi, benim çocuklarım belki sağ kurtulurdu" şeklinde konuştu. 

Zeliha Durmaz

 

Üç gün devlet yoktu

Enkaz başına gelenlerden Remzi Aydın, yan binada oturduğunu ve depremden kendi imkanlarıyla sağ olarak kurtulduklarını anlatarak, "Kim, 'Devlet ilk anda müdahale etti, yardıma koştu' diyorsa yalan atıyor. Depremde enkaz başına geldiğimizde insanların sesi duyuluyordu ama çaresizce kurtarma ekibinin gelmesini bekledik günlerce" dedi. 

Daha acımıza ağlayamadık!

Depremin hemen ardından yardım için Valiliği, Belediyeyi, Emniyeti, AFAD'ı saatlerce aradıklarını ve hiçbir yetkiliye ulaşamadıklarını kaydeden Aydın, "Kimse yardımımıza koşmadı. Sadece burada değil, tüm mahallelerde öyle. Benim amca, dayı ve teyze çocuklarından 16 kişi yaşamını yitirdi. İlk gün kurtarma başlasaydı belki bu kadar insan ölmezdi. Devlet yardıma gelmedi. İlk üç gün devlet yoktu. Halen kaldırılmamış yüzlerce enkaz var. Daha acımıza ağlayamadık" şeklinde konuştu.   

Her şeyimiz enkaz altında

Eşi, kızı ve torunu ile enkaz altındaki boşluklar sayesinde yaşama tutunduklarını ve üç gün sonra kurtarıldıklarını belirten Abuzer Durmaz da enkaz başına gelen yurttaşlardan. Tüm varlıklarının enkaz altında kaldığını ifade eden Durmaz, şunları. söyledi: "Hiçbir şeyimiz kalmadı. Hepsi enkazın altında kaldı. Ailece çadırda kalıyoruz. Üç haftayı geçti. Bina enkazını kaldıran yok. Biz kendi aramızda para toplayıp kepçe kiraladık. Enkazda çıkabilecek sağlam eşyalarımızı alabilmek için buradayız. Belki bir kilim, belki bir halı, belki bir tencere kurtarabiliriz diye bekliyoruz." 

Kurtarma sırasında yangın çıktı

Yıkılan Küçükel Apartmanı’nda ağabeyi Adnan'ı kaybeden Vedat Öztekin, ağabeyinin iki gün boyunca enkaz altından sesinin geldiğini ama beton bloklar olduğu için kendi imkanlarıyla enkazı kaldıramadıklarını söyledi. Yengesi ve iki yeğeninin sağ olarak kurtarıldığını belirten Öztekin, şöyle konuştu: "Kurtarma ekipleri gelmediği için biz enkazın başına gelip sağ olanları kurtarmak istedik. Hiçbir ses yoktu. Kazma ve kürekle üstten bir tünel açtık. Altta iki kişi vardı. O sıra nasıl oldu bilmiyorum enkazda yangın çıktı. 

AFAD ancak cenazelere yetişti

Geri çekildik mecburen. Yağmur yağdığı için yangın kısa sürede söndü. Altta sağ olanlardan umudumuzu kestik. Sonraki gün enkazdan seslerin geldiğini duyduk. Yine kendi imkanlarımızla elimizdeki aletlerle enkazı kaldırmaya çalıştık. Kurtulanlar oldu. AFAD ekipleri 3. günün sonunda gelince enkazdan kalan cenazeler çıkarıldı. Bizim aile olarak şu anda 12 taziyemiz var. Şimdi belki kalan birkaç parça sağlam ev eşyasını buluruz diye bekliyoruz.” 

Sahipsiz kaldık hepimiz

Aynı binada eşini kaybeden Leyla Öztekin de kurtarma çalışmalarının günler sonra başlatılmasına tepki gösterdi. Deprem anında eşi ve iki çocuğu ile evlerinde olduğunu belirten Öztekin, şunları söyledi: "Ben ve iki çocuğum kendimizi dışarı atabildik. Eşim merdiven boşluğunda kalmıştı. Hava aydınlanınca kurtarma ekiplerinin geleceğini düşündük ama kimse gelmedi. Eşimin sesi duyuluyordu enkaz altında. Bir kepçe olsa üzerlerine yıkılan beton blokları kaldırabilirlerdi. Eşim 2. gün de sağdı. Daha sonra sesi kesildi. Haber alamadık. AFAD ekibi üç gün sonra geldi. O zaman diğer cesetlerle birlikte çıkardılar. Sahipsiz kaldık hepimiz."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.