YİBO: Beyaz soykırım
Kadın Haberleri —

Özgür Ünal
- Özgür Ünal ve Şükran Demir, "Şiddet ve Asimilasyon Aracı Olarak YİBO" adlı çalışmayla özellikle kız çocuklarını hedef haline getiren YİBO’ları araştırdı. Özgür Ünal, YİBO'larda okuyan 25 öğrenciyle görüştüklerini ancak bunun çocukluğu çalınan bir nesli anlatmaya yeterli olmadığını söyledi.
- YİBO’larda yıllarca kız çocuklarının 'medenileştirilmesi' ve ‘Kürtlükten arındırılması’ politikasının yürütüldüğünü belirten Ünal, şunları ekledi: "Kürtlüğünü ve kimliğini savunan bir profilin yanı sıra, kendini Türk ya da daha dindar olarak gören, bu asimilasyonun etkisine giren birçok öğrenci de oldu.”
Kemalist Cumhuriyetin, Kürt çocuklarını asimile etmek için kurduğu, içinde sayısız istismar ve şiddet politikaları yürüttüğü bir toplum mühendisliği projesi olan Yatılı Bölge Okulları (YİBO), yeni bir çalışmaya konu oldu. Hafıza Merkezi, "Şiddet ve Asimilasyon Aracı Olarak YİBO" adlı çalışmayla YİBO'ları mercek altına aldı. Hukuk öğrencisi Özgür Ünal ve Şükran Demir'in yürüttüğü proje kapsamında YİBO'larda okuyan 25 öğrenciyle söyleşi yapıldı. Söyleşiler, e-kitap halinde 22 Mayıs'ta yayımlandı. Projenin belgesel formatının da Ekim ayına yetiştirilmesi bekleniyor. Yine e-kitap olarak yayınlanan çalışmanın baskılı hale getirilmesi hedefleniyor.
Dêrsim’in kız çocukları
YİBO'larla temel amaç, Kürt çocuklarını erken yaşlarda kültürel kozasından koparıp, militarist kurumları aratmayan bu yatılı bölge okullarında asimile edip, yararlı ve itaatkâr Türk vatandaşlar haline getirmekti. Bu asimile merkezlerinin tarihçesi, 1938 Dêrsim Katliamı sonrası kurulan Elâzığ Kız Enstitüsü'ne dayanıyor.
Özgür Ünal, 16 Haziran 1943'te Elâzığ Kız Enstitüsü'ne müdür olarak atanan Ayşe Sıdıka Avar'ın "medenileştirme" adı altında Dêrsim Katliamı'ndan kurtulmuş kız çocuklarını asimile etmeyi hedeflediğini ve 1962'de ise YİBO'ların kapsamlı bir proje olarak Meclis'e geldiğini belirtti. Ayrıca daha sonra yayımlanan bir genelgeyle dağlık bölgelerde olan çocuklar için YİBO'ların kurulmasının amaçlandığını ekledi.
MA’dan Ömer İbrahimoğlu’na konuşan Ünal, o dönemler Karadenizli milletvekillerinin talep etmesine rağmen kendi bölgelerinde YİBO'ların kurulmadığına, uygulama alanı olarak Kurdistan'ın seçildiğine işaret etti.
Kürtlükten arındıran eğitim!
YİBO'larla özellikle kız çocuklarının hedef alındığını ve asimile edildiğini dile getiren Ünal, "Bunun nedeni biçilen toplumsal cinsiyet rollerinden kaynaklı. Dilin taşıyıcısını anne olarak gördükleri için dilin kız çocukları üzerinden daha çabuk yayılacağını düşünüyorlar. O yüzden kız çocuklarının acilen 'medenileştirilmesi' ve Kürtlükten arındırılması gerektiğini dile getiriyorlar. Bunu da Türkçe öğreterek, Türkleştirerek yapmaya çalışıyorlar. Bu enstitünün YİBO’larla ortak özelliği de budur. Ulus devletin tarih boyunca asimilasyon için kullandığı en etkili yöntemlerden biri eğitim olmuştur. YİBO'larda da özellikle Kürtçe yasakları çok öndeydi. Buralar çocuklara 'Kürtçenin yasak' denildiği ilk yerlerdi" dedi.