Sadece silah değil, fikir devrimi

Kadın Haberleri —

YPJ Sözcüsü Ruksen Mihemed

YPJ Sözcüsü Ruksen Mihemed

  • YPJ’nin kurulduğu günden bu yana savaş ve çatışmaların ortasında dahi kadın mücadelesini esas aldığını, devrimi sadece silahla değil aynı zamanda fikri bir altyapıyla kazandıklarını belirten YPJ Sözcüsü Ruksen Mihemed, “Bu direnişin en büyük ilhamı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın İmralı’da verdiği direniştir” dedi.
  • Dünyanın YPJ’li savaşçıları fizikselliğe indirgeyerek arkasındaki hakikati görünmez kılmaya çalıştığını söyleyen Ruksen Mihemed, şunları ekledi: “YPJ, özgür kadın kimliğini kabul ettirmiş bir ordu ve ‘savaşçı’ tanımını yeniden yaptı. ‘Jin, jiyan, azadî’nin sadece bir slogan olmadığını herkese gösterdik. Savaşın ortasında özgürlük arayışı içerisinde olan kadının kim olduğuna cevap olduk.”

Ataerkil sistemin genelde erkekle ilişkilendirdiği savunma, Kuzey ve Doğu Suriye’de Kürt kadınların öncülüğünde kurulan Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) ile basmakalıp anlayışın dışına çıktı. Çatışma ve savaşlarda erkeğin koruması gereken “nesne” olmaktan çıkan kadınlar, yarattıkları değişimle eril sistemi ters yüz edip, “Yeni bir dünya mümkün” diyerek özgürlük inancını tüm dünya kadınlarına duyurdu. Devlet ve sistemlere karşı on yıllardır mücadele eden ve tüm dünyanın Kobanê direnişiyle tanıdığı bu kadınlar, Ortadoğu’yu karanlığa hapsetmek isteyen DAİŞ’in en katı düşmanları olurken, eril “savaşçı” anlayışını da yerle bir etti.

Suriye’de 2011 yılında patlak veren iç savaş sırasında örgütlenerek, direnişe geçen ve 2012 yılında Halk Savunma Birlikleri'ni (YPG) kuran Kürtler, 4 Nisan 2013’te özgün bir yapı olarak Kadın Savunma Birlikleri’ni (Yekîneyên Parastina Jin-YPJ) kurdu. Örgütlülüklerini fiziksel savunmanın ötesinde sosyal ve siyasal mekanizmalar üzerinden şekillendiren kadınlar, DAİŞ ve NATO’nun eril askeri yapılarının yanı sıra kendi içindeki ataerkilliğe (çocuk yaşta evliliklere, zorla evlendirmelere, ‘namus’ adına işlenen cinayetlere, ev içi şiddet ve tecavüz kültürü) karşı da mücadele veriyor. İç güvenlik birimleri olan YPJ’de, bugün bölgenin farklı yerlerinden Kürt, Arap, Süryani ve Ermeni binlerce kadın yer alıyor.

Kadının varlığına, kimliğine saldırı

YPJ Sözcüsü Ruksen Mihemed, YPJ’nin tarih boyunca özgürlük mücadelesi veren kadınların mirası olduğunu ve bu mirası Rojava’da yeşertmeye çalıştıklarını söylüyor.

MA’dan Ceylan Şahinli’ye kuruluş sürecini ve yürüttükleri mücadeleyi anlatan Ruksen Mihemed, devrim zamanında hem topraklarına hem de kendilerine saldırı gerçekleştirildiğine işaret ediyor.

“Varlığımızın yok edilmeye, hakikatimizin kaybedilmeye çalışıldığını gördük. Kimliğimiz tanınmıyor, davamız görülmüyordu. Bu süreçte Yekitiya Xwe Parastina Gel (YXG) adıyla kurulan savunma gücünde küçük kadın grupları oluşturulmuştu ancak sonra YPJ’nin oluşturulması ihtiyacı görüldü.”

Savaş içinde ayrı bir savaş

YPJ’nin kurulduğu günden bu yana bir zihniyet devrimi yaratmayı esas aldığını söyleyen Ruksen Mihemed, şöyle devam ediyor: “İçerisinde bulunduğumuz toplumda sürekli olarak katliam, kırım, kültürden uzaklaştırma, ahlaksızlaştırma, kimliksizleştirme siyaseti yürütüldü. Kadınlar olarak bu zihniyeti, fikriyatı yıkmayı ve tüm bu politikaları kadın eliyle boşa çıkarmayı hedefledik. Savaş ve çatışmanın ortasında dahi kadın mücadelesi esas alındı. Kadınlar savaş içerisinde kendisini büyütmeye çalıştı. Halkını da kendini de savundu. Patlak veren Kobanê savaşında kadının öncü kimliği, iradesi ve cesareti ortaya çıktı. YPJ ile kadınlar şunun farkına vardı; eğer kadınlar, özgür yaşam inancıyla hem kendini hem de halkını korumak için mücadele verirse kazanabilir.”

 

 

Sadece silah değil, fikir devrimi

Kazanılan zaferlerin ardından kadın mücadelesi ve devrimini pekiştirmek için akademiler açıldı. Akademilerde ise kadının kimliğini ve tarihini tanıması esas alındı. Ruksen Mihemed, söz konusu akademilerin kuruluşunun ilk gününden aktif olduğunu kaydediyor ve ekliyor: “Bu da bize kadın devriminin sadece silahla değil aynı zamanda fikri bir altyapıyla bilinçli kazanıldığını gösteriyor. YPJ ile kadın savaşçılar, askeri alanda ilerledi, ideolojik alanda da oldukça derinleşti. Mevzide en önde yer alarak, farkındalığı ortaya koydular.”

Hakikatimizi görünmez kılmaya çalışıyorlar

“Kapitalist modernite, savaşçı kadınları şeklen ele alarak, hakikatin içerisini boşaltmaya çalışıyor” diyen Ruksen Mihemed, kadın mücadelesinin dünya basını tarafından fizikselliğe indirgendiğini ve radikalliğin görmezden gelindiğini belirtiyor.

“Dünya basını bizim için de aynı şeyleri yapmaya çalışıyor. Kadın savaşçıları kıyafetleri, şekliyle ele alıyorlar. Böylece arkamızdaki hakikati görünmez kılmaya çalışıyorlar. Ancak YPJ, özgür kadın kimliğini kabul ettirmiş bir ordu. Başlangıçtan itibaren felsefe edindiği ‘Jin, jiyan, azadî’ fikriyatını temsil ediyor. YPJ, kaba tabiriyle ‘savaşçı’ tanımını bile yeniden yaptı.  ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesinin sadece bir slogan olmadığını herkese gösterdik. Saldırı ve savaşın ortasında kadın-yaşam ilişkisi, özgürlük arayışı içerisinde olan kadının kim olduğu sorularına cevap arandı ve cevap YPJ’li kadınlar oldu.”

 

 

Erkek zihniyeti eve hapsedildi

Erkek zihniyetinin devrim sonrası kadını eve hapsetmeye çalıştığını söyleyen Mihemed, şu hususlara işaret ediyor: “YPJ’liler sadece askeri kıyafetler içerisinde savaş veren kadınlar olmaktan çıkarak topluma şekil verdi ve evlere hapsedilmeye çalışılan kadınların köle olmadığını herkese gösterdi.”

Direniş ilhamı Öcalan

Rojava’da sağlanan sistemin temel taşı ve yürütücüsünün kadınlar olduğunu ve onların şahsında devrimi yok etmeye çalışıldığını dile getiren Ruksen Mihemed, şöyle devam ediyor:

“YPJ’li kadınlar hem kendilerine hem halkına hem de özgürlük arayışı içerisinde olan herkese rehberlik edebileceğini kanıtladı. Sömürgecilere ve ataerkil sisteme karşı cins mücadelesinin verildiğini bir kez daha gösterilmiş olundu. Kadınların şahsında devrimi yok etmeye çalışıyorlar. Şiddet, işkence ile kadınların boyun eğmelerini istiyorlar. Ama şu bilinmeli ki; saldırılar ne kadar fazla ve çeşitli olursa olsun bizim de hazırlıklarımız mevcut. Tabii ki bu yeterlidir diye söylemiyorum. Her daim kendimizi yeniliyoruz. Hem ideolojik eğitimlerimizi düzenli ve sistematik bir şekilde sürdürüyoruz hem de askeri alanda donanımlanmayı sürdürüyoruz. Bu savaşı hem askeri alanda hem de toplumsal alanda halkımızla birlikte sürdüreceğiz. Bu direnişin en büyük ilhamı da Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın İmralı’da verdiği direniştir. Savaşımızla tecrit sistemini de kırmayı hedefliyoruz. Kadınlar olarak geri adım atmayacağımızı onlara bir kez daha göstereceğiz.”

 

 

Öcalan’a, YJA-Star’lı kadınlara kutlu olsun

Ruksen Mihemed, son olarak 8 Mart mesajını paylaşıyor: “8 Mart en başta bize özgür yaşamın yolunu açan ve mücadeleyi öğreten Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a kutlu olsun. Özgürlük mücadelesi veren tüm dünya kadınlarına ve kadın iradesini tüm dünyaya ispatlayan YJA-Star'lı kadınlara kutlu olsun. Tüm kadınların 8 Mart'ını kutluyorum.” RIHA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.