100’den fazla gazeteci rehin

  • Salgına rağmen 100’ü aşkın gazeteci cezaevlerinde tutuluyor; en az 260 gazetecinin yargılanması devam ediyor.

 

AKP’nin 18 yıllık iktidarında en az 721 gazeteci tutuklandı, çok sayıda gazete ve haber sitesi kapatıldı, basın ve yayın organları sansürlendi. Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, iktidarının amacının, tüm yalanların tek elden duyurmak olduğunu söyledi.

AKP’nin 18 yıllık iktidarı döneminde artan baskı ve insan hak ihlallerinden yoğunca nasibini alan kesimlerin başında meslek faaliyetlerinden dolayı gazeteciler geldi. Geçen süre zarfında yüzlerce gazeteci hakkında dava açıldı, yüzlercesi tutuklandı yine çok sayıda gazete ve haber sitesi de kapatıldı. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun 24 Temmuz’da açıkladığı rapora göre, AKP’nin 18 yıllık iktidarı döneminde en az 721 gazeteci tutuklandı. Gazetecilerin en çok tutuklandığı yıllar ise Olağanüstü Hal’in (OHAL) uygulandığı 2016 ve 2017 yılları. Rapora göre, 2016’da 145; 2017’de ise 206 gazeteci tutuklandı. Aynı raporda, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün 2020 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye’nin, 180 ülke arasında 50.02 puanla 154’üncü sırada yer aldığına dikkat çekildi. 

Koranavirüsü salgınına rağmen şuan 100’ü aşkın gazeteci tutuklu bulunurken, ”KCK Basın Davası” dâhil en az 260 gazetecinin yargılanması devam ediyor.

Sadece bu yıl 38 gazeteci tutuklandı, gazetecilere yönelik baskı alenen arttı. Yıl içerisinde “MİT Cenazesi” başlıklı haber nedeniyle Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Yeniçağ gazetesi yazarı Murat Ağırel ile Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ferhat Çelik ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser’in tutuklanması olayı dikkat çekti. Can Dündar’ın yargılandığı gibi devlet sırrını ifşa etmek suçlamasıyla tutuklanan gazeteciler, bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest kaldı. En son Van’da gözaltına alınan iki yurttaşın helikopterden atılmasını haberleştiren Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Cemil Uğur’un yanı sıra MA muhabiri Adnan Bilen, Jinnews muhabiri Şehriban Abi ile gazeteci Nazan Sala tutuklandı. Gazetecilerin tutuklanması ise aynı sebeplere dayanıyor; mesleki faaliyetleri.

RTÜK ve BİK devrede

 Son 18 yıl içerisinde Radyo ve Televizyon Üst Kurumu (RTÜK) eliyle muhalif kanallar karartılırken, Basın İlan Kurumu (BİK) eliyle de muhalif gazeteler susturulmak istendi. Gazeteler ilan kesme cezalarıyla, iktidara muhalif yayın yapan medya kuruluşları ekonomik olarak sıkıştırıldı. Gazetecileri, yargı kıskacına alan iktidar, çalıştıkları kurumları da bürokrasi kıskacı ile susturmak için elinden geleni yaptı. 

 Yalanlar tek elden

 MA’dan Tolga Güney’e konuşan Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (Basın-İş) Genel Başkanı Faruk Eren, iktidarın tüm yalanlarını tek elden duyurmak için medyaya yönelik baskı yaptığını belirtti. İktidarın tek bir çatlak sese dahi tahammülünün olmadığını aktaran Eren, “İktidar bu yüzden medyayı tamamen ele geçirmeye çalıştı. Merkez medyayı, ekonomik ve fiili operasyonlar yapılarak ele geçirdi. Şuanda medyanın büyük bölümü iktidarın kontrolü altında ama bu bile onu tatmin etmiyor. Erdoğan bu durumu ‘medya sesimizi duyurmuyor’ diyerek şikâyet etti. Onlarda artık biliyor ki o yüzde 90’ların üzerindeki medyanın toplum üzerinde hiçbir inandırıcılığı yok. Yüzde 2-3’lük baskı altındaki medya daha etkili olduğu için onların üzerinde daha fazla baskı kuruluyor” dedi.  

Baskıyı toplum kıracak

 Baskılara karşı gazetecilerin elinden geleni yaptığını ve halka gerçekleri ulaştırmaya çalıştığını ifade eden Eren, şunları ekledi: “Bunu Van’da yaşanan helikopter atılan iki yurttaş olayında gördük. Haberi yapan gazeteciler tutuklandı. Ama bu baskıyı kıracak olan toplumun bizzat kendisi. Toplum, haber alma hakkı, demokrasi ve barış için mücadele etmeli.”  İSTANBUL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.