Amed’de muhacir iskânları

Toplum/Yaşam Haberleri —

KAFKASYA'DAN GOC

KAFKASYA'DAN GOC

  • Osmanlı İmparatorluğu döneminden Cumhuriyet'in kurulmasına kadar Amed’e Bulgaristan, Arnavutluk ve Kırım ile Kafkasya’dan Türk kökenli ya da Müslüman muhacirlerin iskânı hep devam etti. İskân edilenlere ev, arazi, tohum, pulluk ve hayvanlar dağıtıldı. Vergiden ve askerlikten muaf tutuldular.

YILMAZ KAYA/AMED

 

Amed'in 1515 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu tarafından ele geçirilmesinden sonra iki yüz yılı aşkın bir süre ciddi bir muhacir göçü yaşanmadı. Ancak Ruslar’la 1800'lü yılların ortasından itibaren yaşanan savaşlar sonucunda ilk muhacirler Kırım ve Kafkasya'dan bölgeye gönderildi. O zaman eyalet statüsünde bulunan Amed'e Mardin, Siverek, Rojava'nın Serêkani ilçesi, Mamüratülaziz (Elazığ), Maden, Nusaybin gibi sancak ve kazalar bağlıydı. 1837 yılında Hafız Paşa'nın Amed eyaletine Vali olarak atanması ile göçer ya da yarı göçer olan aşiretlerin iskân edilmesi için değişik projeler hayata geçirildi. İlk muhacir göçüne ise 1865 yılında, Kafkasya'dan Amed ve Muş bölgesine getirilen 10 bin Çeçen ile başlandı.

 

Aşiretler sürüldü, muhacirler iskân edildi

1868-1875 yılları arasında Vali olarak görev yapan Kurt İsmail Paşa da hem aşiretlerin yerleşik hayata geçirilmesi hem de Yunanistan, Bulgaristan ve Kafkaslar'dan gelen binlerce kişiyi Amed Eyaleti'ne yerleştirdi. Amed eyaletinde bulunan birçok aşiret de, 'güvenlik' gerekçesiyle Konya, Çukurova, Ankara ve Sivas bölgelerine sürüldü.

Osmanlı döneminde Kırım ve Balkanlardan getirilen muhacirler deniz yolu ile İstanbul-Sinop-Trabzon-Samsun'a, oradan da Trakya, Marmara, Orta Anadolu ve Amed eyaletine dağıtılırken, Kafkasya'dan getirilenler de Kars ve Erzurum üzerinden karayolu ile Amed’e gönderiliyordu. Demiryollarının inşa edilmesi sonrasında ise muhacirler, demiryolu güzergâhı kullanılarak Amed eyaletine getirilmeye başlandı.

İskân komisyonları kuruldu

Osmanlı topraklarına gelen muhacirlerin iskânını koordine etmek üzere ilk başta 5 Ocak 1860 yılında 'Muhâcirîn Komisyonu' kuruldu. Daha sonra 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra göç ve iskân meselesinin daha fazla ağırlık kazanması ile ayrı bir dairenin kurulmasını gerektirdi. Bunun için, 'İdâre-i Umûmiye-i Muhâcirîn Komisyonu' kuruldu. İleriki yıllarda, iskân edileceklerin yerlerine göre, bu dairenin şubeleri kuruldu. 1914 yılında ise bu dairenin ismi 'Aşâir ve Muhâcirîn Müdüriyet-i Umûmiyesi' olarak değiştirildi. 13 ayrı bölgede kurulan merkezlerden biri de Amed eyaletinde idi. Bu kurumun amacı, aşiretlerin iskânı ve dışarıdan gelecek muhacirlerin söz konusu bölgelerde iskân edilmesi için gerekli alt yapıyı hazır hale getirmekti.

 

Araziler verildi

İskân iki şekilde gerçekleştirildi. Birincisinde, önceden var olan yerleşim yerlerinin kaldırabileceği kadar muhacirin iskânı gerçekleştirildi. Bunlar ziraat araç gereçleri tedarik edilene kadar ortakçılık veya rençber olarak çalışıp çevre köy ve kazalardan yardım gördü. İkincisinde ise, uygun arazilerde yeni köyler oluşturularak iskân gerçekleştirildi. Bunlara da evlerinin inşasının yanında gerekli yardımlar hükümet tarafından verildi. Arazi tahsis edilen muhacirlerin iskânı için evler yapılırken, aile başına verimli arazilerden 70, orta verimli arazilerden 100, az verimli arazilerden ise 130 dönüm verildi.

 

Vergide muaf tutuldular

Osmanlı döneminde muhacirlerin üretici duruma geçene kadar vergilerden 10 yıl, askerlikten ise 25 yıl muaf sayarak onlara kolaylık tanıdı. Birinci dünya savaşı sırasında askere olan ihtiyacın artması üzerine 2 Mart 1916 tarihinde askerlik çağında olan muhacirlerin silah altına alınmasına karar verildi. Muhacirlere verilen ev ve arazilerin 25 yıl satılamayacağı şartı konuldu.

 

Amed vilayetinde 15 bin muhacir

1890'lı yıllarda Amed eyaletinin vilayet sancağında 3 bin 334, Ergani sancağında 3.354, Mardin sancağında ise 3.312 Kafkas kökenli muhacir iskân edilmişti. Kafkaslar ve Balkanlardan getirilen muhacirlerin çoğu Çermik'in Alos, Karamusa, Baykal, Çüngüş'ün Aktaş, Malkaya, Deveboynu, Polatuşağı, Çataldut, Bismil'in Aralık, Aşağıdarlı, Akbaş, Şükürlü, Sinan, Gencan, Ergani'nin Oltuyazı, Armutova, Boğazköy, Çayköy, Giraylar, Gülekkaya, Kıralan, Kortaş, Kumçi, Yapraklı köylerine yerleştirildi.

Gerek, muhacirlere getirilen '25 yıl arazilerini satamayacağı' süresinin dolması, gerekse bölgedeki aşiretlerle yaşanan sorunlar ve salgın hastalıklar nedeniyle muhacirlerin çoğu yıllar sonra bulundukları yerleri terk ederek batı illerine göç etti.

Ancak Amed'e yerleştikten sonra, zenginleşen ya da bürokraside görev alan aileler burayı terk etmedi. Örneğin, Arnavutluk'tan Amed'e muhacir gelen Osman Ağa'nın torunu Abdülkadir Aksu, ilerleyen yıllarda Vali ve İçişleri Bakanı olarak görev yaptı.

 

Cumhuriyet döneminde iskân politikası

Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte, bölgenin Türkleştirilmesi için aynı şekilde Rusya ve Balkanlardan getirilen Bulgar ve Arnavut muhacirler yeniden Amed'e yerleştirildi. 1921 ile 1926 yılları arasında Rusya'dan getirilen Türk asıllı 50 bin muhacirden 12 bini Amed'e yerleştirildi.

1928 yılında Amed'de kurulan Birinci Umumi Müfettişlik, resmiyette asayişi sağlama, kaçakçılığı önleme olsa da, en önemli görevi ise bölgeden silah toplama ve Ergani, Bismil, Çüngüş ve Çermik bölgelerinde iskân işlerini koordine etmekti.

Aynı yıl, Balkanlardan Amed'e getirilen 700 muhacir aile için hazırlıklara başlandı. Her aileye tarla, tohumluk, pulluk ile büyük ve küçük baş hayvan verildi. Özmen ve Karabaş köylerinde 50'şer, Mitran'da 100, Bismil'e bağlı Çöltepe köyünde ise 110 ev inşa edildi. Yine Postoğlu köyünde 110, Şamami köyünde 120 olmak üzere 230 evi yapılması için İskan Müdürlüğü tarafından gazetelere ilan verildi. Yine 1936-1938 yılları arasında ise Balkanlardan getirilen 1.369 muhacir Amed'e yerleştirildi.

 

Bulgarların çoğu terk etti

Cumhuriyet döneminde Amed'e getirilen Bulgar muhacirleri, Karabaş, Köprübaşı, Tavuklu, Ambar, Çöltepe, Yukarı Salat, Salat, Polat, Beş Pınar, Ambar ve Cumhuriyet köylerine yerleştirildi. Her aileye 50 ile 130 dönüm ekilebilir tarla ve büyükbaş hayvan verildi. Uzun yıllar buralarda yaşamlarını sürdüren Bulgar muhacirler, daha sonra İstanbul ve Bursa gibi kentlere göç ettiler. 1930'larda Amed'in başta Bismil ili merkeze bağlı köylerine yerleşen Bulgar muhacirlerin tamamına yakını ilerleyen yıllarda kenti terk ettiler. Ancak, Kürt kültürü ile kaynaşan ve buraları terk etmeyen 15 kadar Bulgar göçmeni aile halen Ambar beldesinde yaşamlarını sürdürüyor.

 

Ergani'de bir Kafkas köyü

1877-1878 Osmanlı Rus savaşı sonrasında, Kafkasya'dan göç eden Gürcü ve Türk kökenli aileler, Vali Kurt İsmail Paşa tarafından Ergani'nin Balahor (Ortayazı) köyüne yerleştirildi. Aynı şekilde 1883 yılında Kars ve Şavşat'ta bulunan muhacirlerin bir kısmı da zaman içinde Balahor köyüne yerleştirildi. Buraya getirilen muhacirlere yeni evler inşa edilirken, tüm vergilerden de muaf tutuldular. Ergani-Çermik karayolu üzerinde bulunan Balahor köyünde günümüzde de Kafkas kökenli muhacirler barınmakta. Kendilerini Ahıska Türkü, Çerkez ve Gürcü olarak tanımlayan muhacirler ana dillerini tümden unutmuş ve Kürt kültürü ile kaynaşmış durumdalar. Çevre köylerle barışık bir halde yaşayan Balahor köyünde doğup büyüyen Muhsin Koçyiğit, 22. dönem CHP Amed Milletvekili olarak TBMM'ye seçildi.

 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.