Asimilasyonu durdurun

• HDP, anadil de eğitim talebiyle İstanbul, Amed, Van, Gever, Cizre, Mardin, Urfa, Batman, Bingöl, Dersim, İzmir, Adana ve Mersin’de “Asimilasyona karşı ana dilinde eğitim” şiarıyla açıklamalar ve eylemler gerçekleştirecek.

HDP Dil, Kültür ve Sanat Komisyonu Eş Sözcüsü ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Ömer Öcalan, Kürt dili üzerinde sistematik bir asimilasyon politikası uygulandığını hatırlatarak, “Bir ulusu, ulus yapan dilidir. Ulus olmanın, toplumsallığın temelinde dil vardır. Bir insan doğduğunda annesiyle, etrafındaki insanlarla bütün ilişkisini konuştuğu dille kuruyor. Bu yüzden onun maneviyatı, kişinin gelişiminde etkisi önemlidir” dedi. Türkiye’de eğitim dilinin sadece Türkçe ama Almanca, Fransızca, İngilizce gibi yapancı dillerde de eğitim olduğunu, ancak milyonlarca kişinin kullandığı Kürtçenin eğitim dili olmadığına dikkat çeken Öcalan, şöyle devam etti: “Kürt halkı, yüz yıldır mücadele yürütüyor. Bir halkın konuştuğu dil resmiyette kabul görmediği, okullarda okutulmadığı takdirde unutulmakla yüz yüze kalır.” 

Türkiye’de bugün asimilasyonun anaokullarında başladığına işaret eden Öcalan, hatta birçok ailenin de kendi kendine çocuğunu asimile ettiğini, asimilasyonun artık evin içine kadar geldiğini söyledi. Bunun sebebinin de Kürtçenin resmi olarak kabul edilmemesi olduğunu ifade eden Öcalan, şunun altını çizdi: “Kürt'ün adı, dili, kimliği kabul görmüyor. Kürt dili sadece halay çekmek, müzik dinlemek için yoktur. Kürt dilinin eğitim dili olması gerekir. Bazıları çıkıp, ‘bizim siyasetle işimiz yok, sadece Kürt dilinin gelişmesini istiyoruz’ diyor. Böyle bir şey yok. Bu cümleler kendini, kandırmadır. Ana dilde eğitim istemenin kendisi politik bir taleptir, politik bir duruştur. Bunun için de politik bir mücadele yürütmek gerekir. Bugün HDP’nin yürüttüğü mücadele budur. Sadece evde, sokakta, düğünde, cenazede Kürtçeyi kullanmak yetmiyor. Bunun kurumsallaşması gerekiyor. Kürt halkına dili sadece seçmeli ders olarak layık görülüyor. Bu devlet için bir ayıptır. Bizim için bir kazanım olsa da resmiyeti yok. Yarın devlet bir mevzuatla kaldırabilir. Kürtçe seçmeli dersler seçilse bile bu sefer ‘öğretmen yok, seçenler az, ya da başka bir ders seçemez’ gibi engellemelerle karşı karşıya kalınıyor. Seçmeli dersler seçilmemesi için birçok oyunlar oynanıyor. Her millet, her halk kendi ana dilinde konuşmalı ve eğitim görebilmelidir.”