Avrupa Kürtlerin yanında durmalı

• KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, PKK'nin 42. kuruluş yıldönümü vesilesiyle Fransız Humanite gazetesine yazdığı makalede, PKK'nin inkar, asimilasyon ve yıkım politikasına karşı bir savunma hareketi olarak ortaya çıktığını belirtti.

 

Avrupa'nın Kürt halkının yanında durması çağrısında bulunan Bayık, PKK hareketine karşı siyasi nedenlerle alınan yanlış kararların artık düzeltilmesi gerektiğini ifade etti. Bayık'ın Humanite'deki yazısı şöyle:

 

Tarihsel olarak Kürt sorunu bir özgürlük ve var olma meselesidir. Kurulduğumuz dönemden beri, Türk devleti, Kürt halkının özgür ve demokratik varlığını reddeden bir politika izliyor. İnkar, red ve asimilasyon politikaları karşısında Kürt halkının varlığını sürdürme mücadelesi adil ve doğal bir mücadeledir.

Kürt halkına yönelik saldırılar, 1915 yılından sonra Rumların, Ermenilerin, Süryanilerin ve Yahudilerin yaşadığı soykırımlarla benzerlik taşımaktadır. PKK, Türkiye'deki Kürtlerin inkar ve asimilasyonunu taşıyan yıkım politikalarına karşı bir savunma hareketi olarak ortaya çıktı. İşin doğrusu, PKK'nin mücadelesi Avrupa’da da Kürt meselesi konusunda duyarlılık yarattı. Karşı hamle olarak Türk devleti, Avrupa devletleriyle çıkara dayalı ikili ilişkilere başvurdu. Almanya ve Fransa devletlerine yönelik farklı baskı yöntemlerini kullandı. Bunun sonucunda Almanya ve Fransa, 1993 yılının Haziran ve Kasım aylarında Kürt derneklerini resmen yasakladılar. Avrupa devletleri bu yasaklarla yetinmediler ve PKK'yi Avrupa Birliği'nin ‘terör örgütleri listesi' ne aldılar.

PKK’nin terör örgütü listesine alınma kararı, PKK'nin politik yollarla demokratik bir çözümün yaratılması için silahlı mücadeleyi askıya aldığı bir dönemde verildi. Bu kesinlikle siyasi bir karardı. 2019 yılında Belçika'da üç ayrı davada ve Avrupa Birliği Adalet Divanı'nda da sonuçlanan bir davada, “PKK ile Türk Devleti arasındaki çatışmanın ikili bir savaş olduğuna” hükmedildi ve bu yüzden, PKK'nin bir terör örgütü çerçevesinde değerlendirilemeyeceği kararlaştırıldı.

Türkiye'nin şantaj politikası

Bu aşamada, Ortadoğu'daki kaostan yararlanan Türkiye, oluşturduğu radikal İslamcı grupları Suriye, Libya, Irak ve Mağrip ülkelerine göndererek işgal operasyonları yürütüyor. Yunanistan, Fransa, Mısır, Kıbrıs ve İtalya'ya karşı Akdeniz'de istikrarsız ve tansiyon yükselten agresif politikalar sürdürüyor. Savaştan kaçan mültecileri Avrupa'ya doğru yönlendireceğini deklare ederek şantaj politikası izliyor. Bu noktada, Türkiye sadece Kürt halkına değil tüm bölgeye ve Avrupa'ya karşı düşmanca politikalar benimsiyor.

PKK’nin terör örgütleri listesinde olması ve Avrupa Birliği’nin ona yönelik yasakları, Türkiye’nin otoriter, yayılmacı ve anti-demokratik politikalarının temel ve meşru bir aracı haline geldi. PKK’ye yönelik bu yasaklar listesi Türk devletinin Kürdistan’da yürüttüğü savaşa meşruiyet ve teşvik sağlamanın yanında barışçıl bir çözüme engel teşkil ediyor. Böylece Türk devleti, terörizm suçlamasına dayanarak bütün Kürtleri kriminalize ediyor.

PKK listeden çıkartılmalı

Bölgeyi ve Türkiye'yi demokratikleştirmek için büyük bir fedakarlıkla mücadele eden PKK'nin özellikle terör örgütleri listesinden çıkarılması gerektiğini, PKK hareketine karşı siyasi nedenlerle alınan yanlış kararların artık düzeltilmesi gerektiğini vurgulamak isterim.

PKK, Kürt meselesinin mevcut devletlerin sınırları içinde barışçıl ve demokratik bir şekilde anayasal güvence temelinde çözme stratejisine sahiptir. Bu anlamda, tarihte, haklarının tanınması için savaşan tüm örgütler gibi, hareketimiz de bir özgürlük hareketidir.

PKK devlet dışı silahlı bir güçtür

Belçika Mahkemesinin karar verdiği gibi, PKK uluslararası olmayan bir çatışmada taraftır. Devlet dışı bir silahlı güçtür, bu anlamda terör çerçevesinde değerlendirilemez. Sonuç olarak; Kürtleri ve PKK’yi kriminalize eden, halkların ortak yaşamını zorlaştıran, bölgede ve Türkiye’de istikrarı engelleyen yasa ve yasakları kaldırma vaktinin geldiğini düşünüyorum. Avrupa halkının bizi anlayacağını umuyor ve onlara tüm kalbimle selamlarımı yolluyorum.

 

Çeviren: RUMET BASMACIYAN

Kaynak: https://www.humanite.fr/leurope-doit-se-tenir-aux-cotes-du-peuple-kurde-696803