Bir tutsak daha katledildi

Vedat Çem Erkmen

Vedat Çem Erkmen

  • Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde tutulan Vedat Çem Erkmen, şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Son bir ayda cezaevlerinde 5’i hasta olmak üzere 7 tutsak katledildi. Böylece son iki yılda yaşamını yitiren tutsak sayısı 64’e yükseldi.

Ağırlaştırılmış müebbet ve 374 yıl hapis cezası verilen Vedat Çem Erkmen, rehin tutulduğu Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’ndeki hücrede katledildi. Aileyi önceki gece 21.00 sıralarında arayan cezaevi idaresi, intihar ettiğini; hastaneye yetiştirmeye çalıştıklarını ancak kurtaramadıklarını ileri sürdü. 

Son bir ayda cezaevlerinde cenazeleri çıkarılan tutsakların sayısı, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’ndeki birhücrede tutulan Vedat Çem Erkmen’in de eklenmesiyle 7'ye yükseldi. Şehadet haberi önceki gece saat 21.00 sıralarında Erkmen Ailesi'ne verildi. Erkmen’in ailesi ile İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları, Tekirdağ Cezaevi’ne gitti. Ancak Erkmen’in otopsi işlemleri, aile ve avukatları gelmeden yapıldı. 

Saim Erkmen

Devlet kendisi öldürdü

Vedat Erkmen’in ağabeyi Saim Erkmen, kardeşinin intihar ettiğine inanmadığını belirterek, şunları söyledi: “Kardeşim intihar edecek biri değildi. Devlet kendisi öldürdü. Örtbas etmek için de kendisi bizden ve avukatlarından habersiz Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürdü. Kardeşimi infaz ettiler. Kendileri öldürdükleri için, otopsisi bizden gizli yapıldı.” 

Vedat neden intihar etsin?

ÖHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu Üyesi Gürkan İstekli de “Kimden neyi gizliyorlar! Saatlerce cezaevi, adliye ve hastane arasında gidip gelmiş, cezaevi tüm görüşme taleplerimizi reddetmiş, saatler sonra nöbetçi savcılığa ulaşabilmiş ve cenazeyi an itibariyle teşhis edip almış bulunmaktayız. Birkaç gün önce ‘can güvenliği yok’ denilerek odasından alınan ve tekli odaya konan müvekkilimiz Vedat Erkmen açıkça katledilmiştir. Sözde ‘can güvenliğini’ sağlamak için odasından alınan Vedat neden ‘intihar’ etsin?” diye sordu. 

Suç duyurusu istedi

İstekli, Erkmen’in geçtiğimiz Cuma günü (17 Aralık) ağabeyiyle yaptığı telefon görüşmesinde, 23 Ocak Perşembe günü açık görüş olduğunu ve cezaevi idaresi hakkında suç duyurusunda bulunmalarını istediğini aktardı. 

Cenaze aracı verilmedi

İstekli, öte yandan Erkmen için tabutun da talep ettikleri cenaze aracının da verilmediği söyledi. Cenaze aracı verilmemesi nedeniyle Erkmen’in cenazesi ailesinin kendi imkanlarıyla sağladığı araçla Küçükçekmece Mezarlıklar Müdürlüğü’ne getirildi. 

Polis cenazeyi gesp etti

Erkmen’in cenazesi, dini vecibelerinin yerine getirilmesinin ardından ailesi tarafından Esenyurt’ta bulunan Digor Dağpınar Derneği’ne götürülmek istendi. Polis, aileye “Bekleyin. Derneğe götüremezsiniz” diyerek cenazenin verilmeyeceğini söyledi. Aile ise “Biz Kürt olduğumuz için cenazemizi vermiyorlar” diyerek engellemeye tepki gösterdi. Erkmen’in ailesi ile sivil toplum örgütleri temsilcilerinin cenazeyi almak için bekleyişini sürdürdü. Polis, duruma tepki gösteren aileye, cenazenin Esenyurt’a götürülmeyeceği yönünde talimat aldıklarını söyledi. 

Ailenin bekleyişi sürerken, Erkmen'in cenazesi polis tarafından kaçırıldı. Cenazenin İstanbul-Gebze arasında bulunan Mehmetçik Vakfı'na götürüleceği belirtildi. Erkmen Ailesi de cenazenin kaçırıldığı aracı takip etmek üzere yola çıktı. Ancak cenaze nakil aracı Mehmetçik Vakfı’na götürülmedi.

Cenaze yine kaçırıldı

Cenazeyi karşılamak için gelen kitle ve aile de araçlarla zırhlı araçlar eşliğinde götürülen cenaze aracını takip etti. Polisler ilk olarak cenazeyi Kocaeli yolu üzerinde bulunan bir dinlenme tesisine götürdü. Aile ve kitle de cenaze aracının ardından tesise giderek beklemeye başladı. Bu sırada polis, aileden gizli bir şekilde cenaze aracıyla uzaklaştı. Cenazenin nereye götürüldüğüne dair bilgi edinemeyen aile bireyleri, Esenyurt ilçesine geri dönme kararı aldı. 

 Telefonuna el konuldu

Vedat Çem Erkmen’in ağabeyi Saim Erkmen’in de cenaze nakil aracında olduğu, ancak telefonuna polislerin el koyması nedeniyle kendisine ulaşılamadığı öğrenildi. HABER MERKEZİ

 

Kürtçe siyasi savunma yaptı

Digorlu yurtsever bir ailede doğup büyüyen Erkmen, devrimci mücadeleye katılan çok sayıda yakını gibi 2000'de gerilla saflarına katıldı. 2012'de Erzurum/Karayazı'da esaret altına alınan Erkmen, yargılandığı süreçte Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Kürtçe savunma yaptı. Erkmen savunmasında “PKK’nin kadrosuyum. Örgütü temsilen buradayım” demişti. 

10 yıldır hücredeydi

Erzurum, Bayburt, Trabzon ve Oltu hapishanelerinde tutsak edilen Erkmen olarak da Tekirdağ 2 Nolu F Tipi'ne sürgün edildi. Ağırlaştırılmış müebbetle hapse çarptırılan Erkmen, yaklaşık 10 yıldır tek kişilik hücrede tutuluyordu. Son aylarda başka bir tutsakla iki kişilik hücreye alınan Erkmen'in son haftalarda tekrar tek kişilik hücreye gönderildiği öğrenildi.

Ağabeyi Ayhan Erkmen: İntihar değil, cinayet

Muhabirimiz Miheme Porgebol'a konuşan Erkmen'in ağabeyi Ayhan Erkmen kendilerine hiçbir bilgi verilmediğini belirterek, "Köydeki ağabeyimi arayıp 'Vedat intihar etti' dediler. Biz de sorup soruşturup hastaneye gelene kadar onlar her şeyi kafalarına göre yapmış, bizi beklemeden her şeyi bitirmişler. Otopsiyi de bize haber vermeden, bizi beklemeden yaptılar. Otopsi raporunu da vermediler bize. Kimseye haber vermeden her şeyi yapıp bitirmişler. Bize bu ölümle ilgili hiçbir şey demediler. Ne hastanede ne de hapishanede. Zaten her tarafta polisten başka kimse yoktu. Onlar da bize bir şey söylemedi" dedi.

Perşembe görüşe çağırmıştı

Cezaevi yönetiminin kardeşi için “intihar etti” iddiasına inanmadıklarını kaydeden Ayhan Erkmen, bunun bir cinayet olduğunu söyledi. Kardeşinin cezaevine görüşe çağırdığını belirten Erkmen, şunları aktardı: “Kardeşim Cuma günü haftalık telefon görüşünde arayıp 'Perşembe günü görüşe gelin. Görüşe gelince de idare hakkında şikayette bulunun' demişti. 

İdareyi şikayet edecekti

Büyük ihtimalle görüşte ne için şikayette bulunulması gerektiğini de söyleyecekti. Şikayetin nedenini söylemedi bize. ‘Gelince konuşuruz’ dedi sadece. Görüşe gidip şikayetini dinlememize engel oldular işte. Sözde ayın 23'ünde görüşe gidecektik. Kardeşim bizi görüşe çağırdı ama bizi hapishaneden arayıp 'Vedat intihar etti' diyorlar. Biz Vedat'ın intihar ettiğine inanmıyoruz.” 

Hayata sıkı sıkıya bağlıydı

Ağabey Erkmen kardeşinin neşe dolu, yaşamayı seven biri olduğunu söyleyerek "Vedat hayat dolu bir insandı. Onunla konuştuğumuzda sanki biz tutsakmışız ve o dışarıdaymış gibi bize moral veriyordu. Hayata sıkı sıkıya bağlıydı. Çok neşeli bir insandı. Hayata hep güzel bakıyordu. Vedat hep geleceğe bakan, ileriyi düşünen biriydi. İntihar ettiğine inanmıyoruz" diye  yineledi. Erkmen, "Son zamanlarda zindanlardan gelen ölüm haberlerini biliyoruz. Biz Vedat'ın da öldürüldüğünü düşünüyoruz. Vedat'ı öldürdüler" dedi. 

Annesi 10 yıl sonra ilk kez morgda gördü

Vedat Erkmen kimlikte üvey annesinin üzerine kayıtlı olduğu için öz annesi görüşüne dahi gidemiyordu. Gogê Anne’nin, oğlunu 10 yıl aradan sonra ilk kez morgda gördüğü öğrenildi. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.