Büyük Kongre için yeniden yollara düşmek

Sezai TEMELLİ yazdı —

  • Demokratik siyasetin bu süreçte en önemli belirleyici gücü, doğrudan veya dolaylı olarak HDP olmuştur. Rejim, sistem ve iktidar için bir HDP meselesi vardır.

Pazar günü Ankara’da gerçekleşecek olan HDP Büyük Kongresi için yine yollara düşeceğiz. Geride bıraktığımız tüm Kongrelerimizde olduğu gibi görkemli bir Kongreyle Türkiye siyasetine önümüzdeki dönem adına önemli izler bırakacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Geçmişinden aldığı neredeyse elli yıllık mücadele birikimini demokratik siyaset zemininde büyük bir dönüştürücü güce çeviren HDP, önümüzdeki dönem hem Türkiye ve Ortadoğu hem de genel anlamıyla küresel siyaset ekseninde, demokratikleşme adına önemli bir belirleyici olacaktır.  

Paradigmal aklını büyük bir titizlikle koruyan, tarihin imbiğinde var olmuş değerlerine kıskançlıkla sahip çıkan, ilkesel tutumunda tavizsiz bir duruşa sahip olan, birlikte üreten ve birlikte eyleyen bir parti olarak HDP, ‘başka bir dünya mümkün’ diyenlerin umududur. İlk kongresinde başlattığı umuda yürüyüş sürüyor…

HDP’nin kısa tarihi Türkiye ve Ortadoğu açısından uzun bir on yıla denk geldi. HDP bu on yıl içinde vermiş olduğu demokrasi ve barış mücadelesi ile emperyal düzenin hesaplarını kısmen de olsa bozmayı başardı. Bu azımsanmayacak bir başarıyı anlatıyor. Bu başarı kuşkusuz HDP’nin tek başına sahiplendiği bir başarı değil, onu var eden, onunla birlikte hareket eden tüm yapıların ortak başarısıdır bu aynı zaman da. Bu ortaklaşmayı, kolektif aklın ve karar mekanizmalarının yaratılmasını sağlamış olmak HDP adına önemli bir siyaset deneyimidir.

2014 yerel seçim başarısı ile yerel demokrasi eksenli bir demokratikleşmenin vesayetçi cumhuriyetin dönüşümü adına başat belirleyici olacağı ortaya çıkmıştır. Keza 2019 yerel seçimleri bunu bir kez daha belirgin biçimde siyaset sahnesine taşımıştır. Düzenin OHAL darbesiyle kayyum zorbalığına sürüklenmesi barındırdığı yapısal derin krizinin teşhirinden başka bir şey değildir. Sürekli bir kriz sistemi olan vesayetçi cumhuriyet Kürt meselesinin çözümsüzlüğünü kalıcı hale getirerek tarihsel yapısal krizinin üstünü örtmeye çabalasa da sistemin sürdürülemez oluşu artık bir gerçekliktir.

Kobanê direnişi yine rejimin ham hayallerini kabusa çevirmiştir. Kızıl elmacıların emperyal heveslerle yapısal krizi aşma veya ötele çabası Kobane direnişiyle duvara çarpmıştır. İktidar bu büyük yenilginin hesabını Kobane davası ve kapatma davasıyla sorma peşinde olsa da bu direniş hem Türkiye kapitalizminin hem de ulus devlet buhranının derinleşmesini sağlayarak vesayetçi cumhuriyetin sürdürülemez oluşunu bir kez daha ortaya koymuştur. Demokratik bir cumhuriyet adına önemli bir mücadele anı olan Kobane direnişi Ortadoğu siyasetinin yapay dengelerini de ciddi boyutta sarsmıştır.

2015 ve 2018 parlamento seçimleri yine sistemin yüzyıllık kurgusallığını derinden sarsan sonuçlar doğurmuştur. Hem temsiliyetin alışılagelmiş çerçeveden farklılaşması hem mücadelenin kurgu merkezine taşınması hem de parlamento üzerindeki vesayetin teşhiri açısından önemli sonuçlar doğurmuştur. Rejimin sistem değişikliği ile ne olduğu belirsiz Türk tipi başkanlık sistemine dönüşmesi ve bu nedenle çoklu kriz ortamında çöküşe sürüklenmesi bu seçim sonuçlarıyla doğrudan alakalıdır. 

Bu on yıl içinde sayılabilecek daha birçok kırılma noktası olmakla birlikte demokratik siyasetin bu süreçte en önemli belirleyici gücü, doğrudan veya dolaylı olarak HDP olmuştur. Rejim, sistem ve iktidar için bir HDP meselesi vardır. Kürt meselesini, demokratikleşme meselesini ve yoksulluk sorununun çözemez halde olan Türkiye siyaseti HDP’nin ortaya koymuş olduğu dönüştürücü siyaset karşısında acze uğramıştır. HDP’nin bu başarısı kuşkusuz tecrid altında olmasına rağmen Sayın Öcalan’ın Türkiye ve Ortadoğu halkları için, kadınlar ve emekçiler için ortaya koymuş olduğu paradigma ve onun stratejisi olan ‘üçüncü yol’dan gücünü almaktadır. HDP bu yolun yolcusu olarak, radikal demokrasi anlayışıyla yollara düşmüştür ve kararlılıkla bu yolculuğunu sürdürüyor. Tecridleşmiş bir siyasete özgürlük için, yıkılmış bir toplumsal barışı yeniden var etmek için, savaşa hayır demek için, yoksulluğa son vermek için yeniden hep birlikte yollara düşme zamanıdır, HDP zamanıdır… 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.