Çaresiz Türk ordusu köpeklerden medet umuyor

Forum Haberleri —

  • Gerillanın savaş mevzilerine yaklaşamayan askerler, kendilerini kurtaracak yeni bir icat geliştirmiş bulunuyorlar. Gerillanın mevzilerine yaklaşmanın ölüm olduğunu anlayan askerler, gerillaya karşı artık köpekleri kullanmaya başlamış durumda.

ULAŞ AĞDAT

İşgalci Türk devleti 23 Nisan akşamı başlayan yoğun hava saldırılarının ardından Güney Kürdistan’a dönük büyük bir işgal saldırısı başlatmış durumda. Tabi her zaman ki gibi askerler alana indirilmeden önce ilk olarak saatler boyu obüs-havan-tank saldırıları yapılmış, bu yoğun saldırılara rağmen askerlerini harekete geçirmekten korkan Türk ordusu, tekrardan saatlerce Kobra helikopterleri ve savaş uçakları saldırıları gerçekleştirmişti. Saatleri bulan bombardıman ve on binlerce ton bomba kullanımının ardından helikopterler ile bazı alanlara asker indirilmeye çalışılmıştı. Bombardıman alanlarında canlı hiçbir gerilla kalmadığını sonucuna ulaştıktan sonra alana asker indirmeye çalışan helikopterler, gerillanın direnişi ile karşılaşmış ve gerilladan yediği darbe üzerine alandan kaçmak zorunda kalmıştı.

Bütün bu yaşananlara rağmen özel savaş medyası “kahraman komandolar” başlığını bütün basın yayın organlarında dillendirmiş, kamuoyunu yanıltma görevlerini yerine getirmek için var güçleriyle çalışmıştı. Tabi onlar yalan başlıklar atmaya devam etse de insan sormadan geçemiyor “bu nasıl kahramanlık” diye. Hem saatler boyu uçaklar, helikopterler ve ağır silahlarla bombardıman yapacaksın, tonluk bombalar ile arazinin şeklini değiştirdikten sonra asker indiremeden geri döneceksin ve bunun adı kahramanlık olacak. Aslında yaşanan bu durum kahramanlık değil de daha fazla “ucuz kahramanlık” durumunu anlatıyor. Eklemek gerekir ki gerillanın elinde bu kadar imkân olsaydı herhalde Beştepe sarayına indirme yapardı hiç çekinmeden. 

 

    • Gerilla karşısında çaresizliğin dibine vuran Türk ordusu, her zaman ki gibi insanlık ahlakına sığmayan kirli yöntemlere başvurmaktadır. Mam Reşo’da gerilla direnişi kıramayan ve bu direniş karşısında yerinde çakılıp kalan işgalciler, kimyasal zehirli gazları kullanmaya başlamıştır. 

 

Savaş sahası ve söylenenler

İşgalci ordunun başlatmış olduğu tekniğe dayalı operasyonda Türk askerlerinin yaşadığı tıkanmayı anlamak hiçte zor değil. Bakmayın siz onların attığı naralara ve yalanlara. Savaş alanlarında gerillanın karşında eriyen askerler hiçte TV’lerde anlatıldığı gibi değil. Basın yayın organlarında askerler için kullanılan övgü dolu sözlerin tam tersini anlamak bizi tam olarak gerçeğe, doğru olana götürecektir. Her ne kadar yetkili ağızlardan “operasyon planlandığı şekilde icra ediliyor” bilgisi paylaşılsa da savaş alanındaki gidişat biraz daha farklıymış gibi geliyor insana. Görünen o ki savaş sahasında söylenenlerin tam tersi bir durum yaşanıyor.

Türk devletinin tüm planlarının gerilla duvarına çarparak hayal olmaktan kurtulamadığını görüyoruz. Avaşîn’in Mam Reşo alanına işgale gelen askerler gerillanın direnişi ile karşılaşmış ve deyim yerindeyse neye uğradıklarını şaşırarak oldukları yerde donakalmışlardır. Her adım atmaya çalıştıklarında gerillanın vuruşuna maruz kalan askerler, ne yapacaklarını bilememekte, sersemlemiş tavuk gibi kendi etrafında dönmektedirler. Gerillanın savaş tünellerine yaklaşma girişiminde bulunan askerler her denemede ya sabotaj taktiği ile vurulmakta ya da gerillanın görüş açısına girdikleri an pişman olup geri çekilmeye mecbur kalmaktalar. Çaresizlik, güç getirememe insana her şeyi yaptırıyor gerçekten. 

TC’nin yeni savaş taktiği deşifre oldu

Mam Reşo’daki gerilla direnişini karşısında tıkanan askerler, insan aklına zor gelecek yöntemleri denemekle meşguller. Gerillanın savaş mevzilerine yaklaşamayan askerler, kendilerini kurtaracak yeni bir icat geliştirmiş bulunuyorlar. Gerillanın mevzilerine yaklaşmanın ölüm olduğunu anlayan askerler, gerillaya karşı artık köpekleri kullanmaya başlamış durumda. Evet, kahraman ordu ve askerler gerilla karşısında içine düştükleri bataklıktan köpeklerin yardımı ile kurtulmaya çalışıyor.

Türk ordusunun bütün saldırılarını boşa çıkaran savaş tünellerine yaklaşamayan askerler, köpeklerin üzerlerine kameralar bağlayarak gerilla mevzilerini düşürmeye çalışıyor, kendileri gidemediği için köpekleri ön cepheye sürüyor. Türk ordusunun gerilla ile mücadelede dönem taktiği böylece deşifre oluyor. Meğerse dönemin taktiği köpekleri savaştırmakmış. Böyle ucuz bir yöntem ile sonuç alacağını zanneden komutanlar şuanda Türk ordusuna komuta ediyor, savaşı yönetmeye çalışıyor. Böyle bir beyne ve planlama gücüne sahip komutanlarla bu ordu nereye kadar gidebilir bilemiyoruz tabi. Kahraman olarak adlandırılan bir ordunun böyle bir duruma düşmesi gülünçtür elbette. Düşünsenize gerilla yapacağı sızma, saldırı ya da pusu eylemlerine köpekleri gönderiyor. Türk ordusunun içine düştüğü durum tam olarak budur. Gerillaya karşı karadan savaşamayan askerlerinin yerine artık köpekleri kullanmak zorunda kalıyorlar ve sonrasında basın-yayın organlarından “kahraman komandolar” başlığı eksik olmuyor. Tam anlamıyla akıllara zarar bir durum aslında. Utanmazlığın bu kadarına da pes denir ancak. 

‘Kahraman komando’ yerini ne alacak?

Saatler boyu süren bombardımanlar sonrası helikopterler ile araziye asker indirmek çok zor bir şey olmasa da, Türk ordusu gerilla karşısında bunu yapmaktan bile aciz bir duruma düşmüştür. Mam Reşo alanına asker indirmeye çalışan 2 Skorsky helikopter gerilla vuruşları ile darbelenmiş ve alandan uzaklaşmak zorunda kalmıştır. Çağın tekniğini kullanarak arazinin herhangi bir yerine asker indirmekle sonuca gideceğini zanneden Türk ordusu, acaba bundan sonra ne yapacaktır. Teknik kullanarak gerilla alanlarına zar zor asker indiren işgalci ordu, gerillaya karşı karadan savaşabilecek asker bulmakta zorlandığı için köpeklere sarılmak zorunda kalmıştır.

Gerillaya karşı cesareti kırılan, savaşamayan askerler, sürekli olarak savaş uçaklarının ve SİHA’ların yardıma gelmesine muhtaç bir psikolojik bunalımdadır. Gerillanın savaş tünellerine giremeyen, girmeye cesaret edemeyen askerler yerine köpekler devreye girmiştir. Yakın zamanda gerillaya karşı savaşacak asker bulamayacak olan işgalci ordu, savaşı yürütebilmek için köpekleri silahlandırırsa hiç şaşmamak gerekir. Herhalde o zaman “kahraman köpeklerimiz” başlığı hiç eksik olmaz ekranlardan. “Kahraman komando ve askerler” gerçek anlamda gerilla ile savaşamayacak kadar çöküntü içerisine girmiş, sürekli olarak hegemon güçlerden yardım bekleyecek kadar işlevsiz hale gelmiştir. Yani tepelere asker indirmekle sonuca ulaşacağını zanneden işgalciler büyük yanılmaktadır. Sadece helikopterler ile asker indirip, bir iki tepeyi tutmakla gerillanın yok edilemeyeceği çok açıktır. Önemli olan savaşabilecek, irade sahibi, inançlı savaş gücünün olmasıdır. Gerillanın canfedane direnişi, zafere kilitlenmiş yüreği bu askerler ile yenilip, kırılacak kadar zayıf değildir. Bu gerçeği en iyi ordu komutanları bilse de umut fakirin ekmeğidir anlayışıyla hareket ediyorlar herhalde. Bu direniş köpeklere kamera bağlayarak kırılacak bir direniş değildir. Bu savaşı böyle ucuz yöntemler ile kazanacağını zannetmek neyle karşı karşıya olduğunu bilmemek, 35 yıldır kiminle savaştığının farkına varmamaktır. 

Türk ordusu zehirli gazlar kullanıyor

Öte yandan gerilla karşısında çaresizliğin dibine vuran Türk ordusu, her zaman ki gibi insanlık ahlakına sığmayan kirli yöntemlere başvurmaktadır. Mam Reşo’da gerilla direnişi kıramayan ve bu direniş karşısında yerinde çakılıp kalan işgalciler, kimyasal zehirli gazları kullanmaya başlamıştır. Gerillanın savaş tünellerindeki direnişi karşısında dehşete düşen işgalciler, köpeklerden sonuç alamayınca zehirli gazlara yönelmiştir. Hatırlatmak gerekir ki daha iki ay önce yaşadıkları Garê hezimetinde yine kimyasal zehirli gazlar kullanmış olmalarına rağmen, gerillanın pençesinden kurtulamamış ve Garê’den kaçarak kendilerini zor kurtarmışlardır. Yani zehirli gazlar bile Türk ordusunu kurtarmamakta, çöküş aşamasında olduğunu gizleyememektedir.

Yaşananlar ve yaşanacak olanlar kısaca özetlenirse; Garê alanında zehirli gazlar kullanılmasına rağmen gerillanın direnişi kırılamamış ve gerilla büyük bir zafer kazanmıştır. Yaşanan gerilla zaferi ile prestiji kalmayan Türk ordusu içinden çıkılmaz bir bataklığa saplanmış ve yaşadıkları yenilgi devleti kökünden sarsmıştır. Yaşanan Garê zaferi ile gerilla yenilmezlik zırhını yenilemiş ve nihai başarıya bir adım daha yaklaşıp, dönemin direniş ruhunu ve tarzını ortaya koymuştur. Zap, Metîna ve Avaşîn alanlarında yapılmakta olan işgal saldırıları aynı akıbete uğrayacak ve yenilgiye mahkum olmaktan kurtulamayacaktır. Gerilla, Siyanê direniş ruhundan, Komutan Ş. Şoreş Beytüşşebap’ın zafer kişiliğinden aldığı güç ile işgalcileri kırıp, yeni bir ders verecektir. Gerillanın yeni bir zaferi kazanacağı şimdiden görülmekte, anlaşılmaktadır. Gerilla karşısında adım atamayan işgalciler, ne kadar köpeklerden medet umarsa umsun, kimyasal gazlar kullanıp, SİHAlar ve savaş uçaklarına ne kadar güvenirse güvensin hiçbir sonuç alamayacak, gerillanın direnişini kıramayıp, tam aksine kendileri yeni bir yenilginin tadına bakacaktır. Zafer; özgürlük yürüyüşünde emin adımlarla ilerleyen, direnişin sembolü gerillanın olacaktır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.