DAİŞ, Irak’ta saldırı hazırlığında
Dünya Haberleri —

DAİŞ toplu mezar /foto:AFP
- Irak’ta saldırılarını sürdüren DAİŞ, Diyala’dan Ninova, Kerkük, Selahaddin ve El-Anbar’a kadar faaliyetlerini sürdürüyor. Suriye’yi “çökmeyen üs” olarak görüyor ve Dêrazor’u Ninova-El Anbar hattına sızmak için kullanıyor.
- DAİŞ, üye kazanmak, yeni saldırılar düzenlemek ve aşırılıkçı ideolojisini yaymak için yapay zekayı kullanıyor. Ayrıca DAİŞ ve El Kaide’nin üyelerine yapay zeka kullanımını öğretmek için eğitim veriyor.
Ortadoğu’da hala aktif olan, özellikle Suriye, Irak ve Kuzey ve Doğu Suriye’de saldırılarını sürdüren DAİŞ, yeni stratejiler deneyerek güç topluyor. Küçük gruplara bölünerek cephe çatışmaları yerine pusu kurma, yollara mayın döşeme ve askeri/siyasi üst düzey yetkililere suikast düzenleme gibi yöntemlere başvuruyor. Irak’ta 2017’de çöl bölgelerinden çıkarılmasının üzerinden sekiz yıl geçtikten sonra bile Diyala’dan Kerkük, Ninova, Selahaddin ve El Anbar’a kadar uzanan bölgelerde aktif.
DAİŞ’in Irak’tan çıkarıldığının duyurulduğu 2017’de dönemin Başbakanı Haydar el-Abadi, Musul ve Ramadi’de zafer ilan etmişti. Şimdiki geçici Başbakan Muhammed Şiya el-Sudani de bu yıl 10 Aralık’ta ilan edilen resmi tatili kurumsallaştırdı. Irak, DAİŞ’e karşı zaferini kutlarken, sahada yaşananlar durumun ciddiyeti konusunda uyarıyor. DAİŞ, “onu devlet yapan coğrafyadan” çıkarıldı ancak yeniden güçlenmesini sağlayan tüm yerel ve uluslararası ağları çökertilmedi.
Shafaq News'in resmi ve saha kaynaklarından derlediği verilere göre, hayatta kalan DAİŞ üyeleri Diyala'dan El-Anbar'a uzanan kırsal bölgelere çekildi. Sabit savunma hatlarının çöküşü, DAİŞ’i yeni bir operasyon tarzına zorladı. Irak terörle mücadele birimleri, birçok hücreyi çökertti ve lojistik hatlarını kesintiye uğrattı. Ancak dağınık kalma stratejileri özellikle kırsal bölgelerde faaliyet göstermelerine olanak sağlıyor.
Ağları hala aktif, güç topluyor
ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) 2024 yılının ortalarında Irak ve Suriye'deki DAİŞ saldırılarının 2023'te bildirilen sayının iki katından fazla olacağı konusunda uyarıda bulundu. Komutanı General Michael E. Kurilla, “kalıcı bir yenilgi”nin Uluslararası Koalisyon ve Iraklı ortakların koordineli çalışmasına bağlı olduğunu vurguladı. DAİŞ, 2023 yılında 122 saldırı gerçekleştirdi. Bu rakam 2024'ün ilk yarısında 35'e düştü, ancak tehdidin coğrafi dağılımı dikkat çekici bir süreklilik gösteriyor. Diyala, Ninova, Kerkük, Selahaddin ve El Anbar, zorlu arazi koşulları, nüfus azlığı ve devlet hizmetlerindeki eksiklikler nedeniyle örgütün başlıca faaliyet alanları olmaya devam ediyor.
Irak ordusu ve peşmerge güçleri, 2025 yılında ülkenin kuzey ve batı kesimlerinde birden fazla operasyon düzenledi. Dokuz şehirde düzenlenen operasyonlarda yaklaşık 50 çete öldürüldü, 40’tan fazlası ise tutuklandı. Kerkük, Selahaddin, El Anbar, Diyala, Bağdat, Maysan (Amara-Amare), Ninova ve Süleymaniye çetelerin en aktif olduğu şehirler olarak kayda geçti. 14 Mart’ta “Ebu Khadijah” kod adlı Abdullah Makki Muslih al-Rafiei adlı çete öldürüldü. Sudani, bu çeteyi “dünyanın en tehlikeli militanlarından biri” ve “DAİŞ’in Suriye-Irak arasındaki operasyonlarından sorumlu ‘halife yardımcısı’” olarak tanımladı.
Suriye: Çökmeyen arka üs
DAİŞ’in Irak’ta bu denli aktif olmasını daha net kavramak için, Suriye’deki ağ ve yapılanmasına da bakmak gerekiyor. Özellikle Heyet Tehrir El Şam’ın (HTŞ) Aralık 2024’te yönetimi ele geçirmesiyle hareket alanı genişleyen DAİŞ, Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırılarını arttırdı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), DAİŞ’in 2025 yılında 192 saldırının düzenlendiğini ve 65’i Demokratik Suriye Güçleri (QSD) savaşçısı 91 kişinin öldürüldüğünü bildirdi. Irak’ın batısındaki çöllere doğrudan bağlanan Dêrazor, DAİŞ’in Ninova ve El Anbar’a sızmak için eksen olarak kullanılıyor. Güvenlik önlemleri yoğunlaştığında Suriye topraklarına geri dönüyorlar. İzlenmesi zor olan nehir kenarları, petrol sahaları ve çöllerde hareket ediyor.
Bu sorun, gözaltı merkezleri ve kamplarda daha da derinleşiyor. Yaklaşık beşte birinin Iraklı olduğu 8.500'den fazla çete Hol ve Roj kamplarında tutuluyor. İnsani ve güvenlik krizine neden olan çeteler, tutuldukları kamplarda ve cezaevlerinde gün geçtikçe büyük bir tehdide dönüşüyor. Öte yandan, Irak’ta bulunan Al-Jeddah rehabilitasyon merkezi siyasi açından riskler barındırıyor. Halkın çoğunluğu bu merkezde rehabilite edilen üyelerin DAİŞ’i yeniden hızlıca canlandıracağından endişe duyuyor. DAİŞ ayrıca kaçakçılık koridorlarının terörle mücadele operasyonlarını zorlaştırdığı Lübnan'ın kuzeydoğusundaki dağlık araziye de konuşlandı. DAİŞ, en aktif olduğu yıllarda 42 bini yabancı olmak üzere yaklaşık 80 bin çeteyi “Hilafet” için seferber etti. Bugün ise Irak ve Suriye’de 3 bine yakın çetenin aktif olduğu tahmin ediliyor. HABER MERKEZİ
**
Yapay zekayı da kullanıyorlar
DAİŞ ve benzer radikal ideolojiye sahip olan cihadist yapılanmalar, sahada güç toplamanın dışında yapay zeka teknolojisini kullanarak saldırılar planlıyor. Ulusal güvenlik uzmanları ve istihbarat kurumları, yapay zekanın bu gruplara yeni üye kazanmak, deepfake görüntüler üretmek ve siber saldırılarını geliştirmek için güçlü bir araç olabileceği konusunda uyarıda bulunuyorlar.
Geçen ay, DAİŞ yanlısı bir grubun web sitesinde bir kullanıcı, diğer DAİŞ’lileri yapay zekayı operasyonlarına dahil etmeye çağırdı. Kullanıcı İngilizce olarak “Yapay zekanın en iyi özelliklerinden biri, kullanımının kolaylığıdır. Bazı istihbarat kurumları, yapay zekanın üye kazanımına katkıda bulunacağından endişe ediyor. Öyleyse onların kabuslarını gerçeğe dönüştürün” diye yazdı.
Siber güvenlik şirketi ClearVector'un CEO'su John Laliberte, “Herhangi bir düşman için, yapay zeka işleri gerçekten çok daha kolay hale getiriyor. Çok fazla parası olmayan küçük bir grup bile yine de etkili olabilir” uyarısını yapıyor.
Cihadist gruplar, ChatGPT gibi programlar yaygın olarak erişilebilir hale gelir gelmez yapay zekâyı kullanmaya başladı. Dijital medya algoritmalarına bağlandığında, yeni üyeler kazanma ve birkaç yıl önce hayal bile edilemeyecek ölçekte propaganda yaymaya neden olabilir. SITE Intelligence Group araştırmacılarına göre, DAİŞ ayrıca kendi liderlerinin “dini metinleri” okuduğu etkili sahte ses kayıtları oluşturuyor ve mesajları hızlıca birçok dile çeviriyor.
Daha endişe verici olan ise cihadistlerın teknik uzmanlık eksikliğini gidermek için biyolojik veya kimyasal silah üretmek amacıyla yapay zekayı kullanmaya çalışabileceği ihtimalidir. Siber güvenlik firması Darktrace Federal'in CEO'su Marcus Fowler, “DAİŞ Twitter'a erken girdi ve sosyal medyayı kendi lehine kullanmanın yollarını buldu. Her zaman cephaneliklerine ekleyecek yeni şeyler arıyorlar” dedi.
ABD Temsilciler Meclisi üyeleri, DAİŞ ve El Kaide’nin üyelerine yapay zeka kullanımını öğretmek için eğitim verdiğini belirtti. Geçen ay Senato’dan geçen yasa tasarısı, iç güvenlik yetkililerinin her yıl bu tür grupların yapay zeka risklerini değerlendirmesini zorunlu kılacak.














