Dersim’de fuhuşun merkezi AKP

Kadın Haberleri —

  • Bir devlet politikası olarak Kürdistan’da yaygınlaştırılan fuhuş ve uyuşturucu çeteleri, Kürt gençlerine kadınlarına ve çocuklarına el atıyor. En son Hakkari Yüksekova’da patlak veren polis, asker ve koruculardan oluşan fuhuş ve uyuşturcu çetelerine Dersim’de bir yenisi eklendi. Çetenin üyeleri AKP kadrolarından oluşuyor. Isuwa Dersim çetenin ayrıntılı bilgilerini yazdı.

 

Kürdistan'da devreye konulan özel savaş politikaları ile kadın ve çocuklar fuhuş ve uyuşturucu batağına çekilmeye çalışılıyor. Şırnak ve Yüksekova'da Türk devletin Kürdistan halkına dönük düşürme pratikleri geçtiğimiz haftalarda gündem olmuştu. Korucuların, askeri kolluğun içerisinde yer aldığı ve organize ettiği fuhuş çetesi haberleştirilmiş ve kamuoyunda büyük yankı bulmuştu. Buna benzer bir takım olayların Dersim'de de yaşandığı uzun süredir gündemde. İçerisinde devlet yetkililerinin de olduğu organize bir uyuşturucu ve fuhuş çetesi kentte özellikle üniversite  öğrencileri ve gençleri hedef alıyor. Edindiğimiz bilgiler çok sayıda Türk devlet yetkilisinin de bu kirli ilişkilerin merkezinde olduğunu ortaya koyuyor. Kentte bu organize suça karşı ciddi bir mücadele verilse de en ciddi vakaların dahi üzeri örtülüyor. Örneğin; Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü ikinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Gülistan Doku’nun kaybedilmesi üzerinden 705 günden fazla zaman geçti. Ancak ne babası polis olan baş şüpheli Zaynal Abarakov ne de onunla bağlantılı kişiler tutuklandı.

Kadın katliamı, çocuk tecavüzü, kaybedilme vakalarının yaşandığı Dersim’de gençleri, kadınları tehdit eden fuhuş-uyuşturucu şebekesinin içerisinde İl Ticaret Müdürü’nden Bilgi İşlem Daire Başkanı’na kadar birçok insanın olduğu belirtiliyor. Bu kirli ilişkiler ağında yerel işbirlikçilerle birlikte çok sayıda devlet yetkilisinin de olduğu görülüyor.

Isuwa Dersim, kaleme aldığı yazısında bu kirli ilişkileri isim isim, detaylarıyla deşifre ediyor. Dersim’de kadrolaşan AKP’nin kurumlara atadığı isimlerin de bu örgütlenmenin içinde olduğu belirtiliyor.

Isuwa Dersim’in yazısının önemli kısımlarını yayınlıyoruz:

Kuaför ile fuhuş tuzağı

1- Dila ve Facomus güzellik salonu: Dila isimli şahıs kendisine ait Facomus adlı güzellik salonunda uzman-astsubay ve üst düzey askerlere kadın pazarlarken, bu kirli ağın askeri boyutunda isminin Necati olduğunu öğrendiğimiz bir askeri personel bulunuyor. Dila adlı şahsın kurduğu bu çete; kadınları düşürmek için uyuşturucu kullanıyor. İlişkilendikleri kadınların içeceklerine uyuşturucu madde koyarak -tıpkı Yüksekova'daki fuhuş çetesi gibi- bu kadınlar maddenin tesirinde kendinden geçmiş haldeyken görüntüleri çekiliyor. Bu görüntüler ile çeşitli şantajlarla kadınlar tehdit ediliyor.

AKP'liler Dersim'de

2- Erhan Öz ve Rima Cafe: Erhan Öz, Rima Cafe ortaklarından( Atatürk mahallesinde). Bir dönem yerelde AKP Seçim İşleri Başkanlığı yapan Erhan Öz, AKP üzerinden burs alan öğrencilere telefon ile diyaloğa girerek bu öğrencileri cafede garson olarak çalıştıracağını söylüyor. Hedef aldığı öğrenciler ile "gönül ilişkisi" kurmak istedikten sonra bunu başarabildiği kadınları bu ilişki türüyle görüntülerini alarak tehdit ve şantaj ile fuhuşa zorluyor. Erhan Öz, Pertekli bir yerel işbirlikçi.

Fatih Şabak

Aynı pratiği sergiliyor

3- Fatih Şabak: Daha önce yerelde AKP Gençlik Kolları Başkanlığı yapmış Fatih Şabak aynı zamanda kentte Kızılay İl Başkanlığı da yaptı. Kızılay’da polis-jandarma ve memurların para ile tayin işlerini yapması ve Kızılay'ın bir kampında yaptığı ahlaksızlıklardan dolayı görevinden alınıp AKP’li Mazgirt Belediye Başkanı olan Bingöllü Murat Becerikli'nin şoförü yapıldı. Aldığımız bilgilere göre burada da aynı pratiği sergiliyor.

Özel Harekata pazarlıyor!

4- Sibel Yüksel: Daha önce AKP içerisinde aktif iken şu an MHP cephesinde faaliyet gösteriyor. Merkez ilçesi doğumlu olan Sibel Yüksel, kadınları pazarlıyor. Öyle ki Dersim'e bir ay önce gelen MHP Milletvekili Olcay Kılavuz ile yakından ilgilenen şahıs, kurmuş olduğu fuhuş ağıyla düşürdüğü kadınları Polis Özel Harekatçılara pazarlıyor. Sibel Yüksel'in daha öncede öğrencileri fuhuşa zorladığı ve yurtsever öğrencileri tehdit ettiği ortaya çıkmıştı. Yüksel, üniversiteli kadınlar ile Tunceli Ticaret İl Müdürü Cevat Salman ve Munzur Üniversitesi Bilgi İşlem Daire Başkanı Cem Tekinoğlu üzerinden ilişkilenip, yine diğer pratiklerde olduğu gibi kadınları uyuşturucu ile düşürüp, görüntülerini alarak fuhuşa zorluyor. Sibel adlı şahsın Gazik ve Toki'de bulunan dairelerinde fuhuş yaptırdığı biliniyor.

Sibel Yüksel her yerde!

Üniversitede daha önce fuhuşa zorlanan bir öğrenci, Dersim Kadın Platformu’na başvurarak yardım istemiş ve platform konuya dair basın açıklaması yapmıştı. Munzur Üniversitesi, Cem Tekinoğlu’na idari soruşturma açmış, Sibel Yüksel de Dersim Kadın Platformu tarafından uyarılmıştı. Bu 3 isim ve Ferhat Güven, Gülistan Doku soruşturmasına müdahil olmak istiyor. Sibel Yüksel şu an 15 Temmuz Ocakları Kadın Kolları Başkanı ve Türkiye Gençlik Konseyi Genel Başkan Yardımcısı.

Gülistan olayında da adı geçiyor

5- Ferhat Güven: Bu şahıs ise daha önceden emniyet tarafından sol, sosyalist ve yurtsever çevrenin arasına yerleştirildi. Kayyum döneminde de belediyede işe konuldu. Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) ile beraber HDP Belediye Meclis üyelerinin mücadelesiyle işten çıkarıldı. Bu şahısın ismi Gülistan Doku olayında da geçiyor. Ferhat Güven, Gülistan Doku'nun ailesini dönemin Valisi Tuncay Sonel'in talimatıyla tehdit etti.

Tutuklama ve gerilla kayıplarına yol açtı

Devlet tarafından devrimci-demokrat ve yurtsever kurum ve aktivistler ile ilişkilendirilen Güven, yerel istihbarata bilgiler verdi. Ferhat Güven hakkında iddialar araştırılınca onlarca kişinin tutsak edilmesi ve yine yerelden elde ettiği bilgilerle birçok gerillanın şehadetinde de rol oynadığı görülüyor. Hali hazırda sanal medya hesabından (twitter.com/GuvenFerhat_) paylaşımlar yapan Ferhat Güven için Şehid Komutan İsmail Sürgeç’in “ajandır” dediği de bilinmektedir.

Öğrencileri ajanlaştırıyor

Özellikle Munzur Üniversitesi'nde kurulan düşürme pratiği içerisinde de aktif bir işbirlikçi olan Ferhat Güven; Munzur Üniversitesi 4. dönem başkanlığı yaparken aynı zamanda devlet tarafından da 2017-2019 yıllarında AKP İletişim Merkezi (AKİM) temsilciliği, 2020 yılında ise Genç Kızılay Tunceli Başkanlığı görevine getirilmişti. Ferhat Güven yerelde ve özellikle üniversitede kurulan çete faaliyetlerinin aktif üyesi. Üniversite öğrencileri, Ovacık nüfuslu Güven’in üniversitede okuyan öğrencileri ajanlaştırmak için bağ kurduğunu da belirtiyor.

Tarkan Ömer Bankur

Kürt gençleri çetelere devşiriyor

6- Tarkan Ömer Bankur: MHP'li olan ve koruculuk yapan bu şahıs Pertek-Çemişgezek-Hozat ilçelerinde yurtsever ailelere yaptığı baskılar ile tanınıyor. Sağman köyünden olan bu şahıs Sağmanlılar Dayanışma Derneği üzerinden toplumu para üzerinden düşürmeye çalışırken aynı zamanda Pertek-Çemişgezek-Hozat ilçelerinde yaylacılık yapan ailelere baskı yaptığı da biliniyor. Bunlarla birlikte özellikle Kürdistan'da gençleri selefi faşist terör örgütlerine devşirmek için faaliyet gösteren Antep merkezli Anda adlı derneğin de aktif üyesi. Bu dernek bünyesinde Kuzey-Doğu Suriye'de (Rojava) işgal edilen Kürt şehirlerine gittiği, buradan görseller paylaştığı sosyal medya hesabından görülüyor (twitter.com/TarkanBankurDB).

Tarkan Ömer Bankur

Vali tarafından korunuyor

Tarkan adlı işbirlikçinin valiler ile kurduğu yakın ilişki sayesinde avcılık faaliyetlerinde de bulunduğunu, yine bu ilişkiler üzerinden cezasızlık politikaları nedeniyle ailelere yaptığı baskının savcılar tarafından işleme alınmadığı biliniyor. Öyle ki Tarkan’ın av yasağı olduğu dönemlerde vurmuş olduğu hayvanlar ile çektiği görselleri çok rahat paylaşması, yine sosyal medya hesabından eski ve yeni vali ile yakın pozları kimler tarafından korunduğunun da kanıtı olarak duruyor. Dersim'de operasyonlara da aktif katılan Tarkan isimli işbirlikçi, Pertek Sağmanlar köyünden.

Tarkan Ömer Bankur

Uyuşturucu tedarikçisi

7- Yahya Çakmak: Atatürk Mahallesi'nde eskiden kafe işleten Yahya Çakmak ve çetesine ise Dersim'deki uyuşturucu trafiği görevi verilmiş. Yahya Çakmak ve çetesine devletin özel savaş personelleri tarafından el altından verilen uyuşturucular Dersim'de gençleri zehirlemek için kullanılıyor. Yahya Çakmak da yine üniversitedeki kadınların fuhuşa bulaştırılması için elde edilen uyuşturucunun tedarikçisi. Ondan alınan uyuşturucular tıpkı Yüksekova'daki gibi kadınlar üzerinde kullanılıyor.

Ali Ekber Yurt

Ali Ekber Yurt il müdürü oldu

8- Ali Ekber Yurt: Bu sene ölen “devletin dedesi” Ahmet Yurt'un oğlu Ali Ekber Yurt. AKP valisi eliyle cemevleri ve kutsal ziyaret alanlarının içini ve anlamları boşaltılırken, bu pratiğin şefi olan vali Mehmet Ali Özkan gittiği her yere Ali Ekber Yurt'u götürerek açıkça gösteriyor. Son süreçte “valinin dedesi” Ali Ekber Yurt’un vali tarafından kentin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü yapılmak istenmesi görevde bulunan Hozat AKP Belediye Başkan adayı Songül Acar tarafından engelleniyordu. Songül Acar'ı gelecek seçimlerde Dersim'e vekil adayı olarak düşünen AKP, valinin Ali Ekber Yurt'u müdür yapmak istemesine karşı çıkıyordu. Yerelde AKP içerisindeki bu çelişki, Acar’ın valiyi AKP genel merkezine şikayetine kadar gitti. Ali Ekber Yurt’un ise son dönemde bu çelişkilerden dolayı MHP ile ilişki geliştirmeye başladığı elimize ulaşan bilgiler arasındaydı. Ki sonuç olarak Songül Acar önceki gün “Bakanımızın takdirleri ile görevim sona ermiştir” açıklaması yaptı ve yerine Tunceli Cemevi Başkanı Ali Ekber Yurt atandı. Peki Ali Ekber Yurt'u toplum nerden hatırlamalı? Hayatını kaybeden gerillaların cenazesini cemevine kabul etmeyen Dersim Cemevi’nin dedesi oluyor kendisi.

Cem Tekinoğlu

Tekinoğlu Soylu'ya soruldu

9- Cem Tekinoğlu: Üniversitedeki tüm devlet pratiğinin merkezinde bulunuyor. Öğrencilere tehdit-şantaj başta olmak üzere, devlet eliyle uyuşturucuyu yayma ve fuhuş çetesinin üniversitedeki ayağını oluşturuyor. HDP'den 7 milletvekili Tekinoğlu’nun kirli ilişkilerini meclis gündemine taşıyarak Soylu’dan şu sorulara yanıt vermesini istemişlerdi:

* Daha önce bir kadına şiddet uyguladığı dava dosyalarına da yansıyan Munzur Üniversitesi Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Cem Tekinoğlu’nun görevde kalmaya devam etmesinin gerekçesi nedir?

* Tekinoğlu’nun kadın öğrencileri tehdit yoluyla para karşılığı cinsel ilişkiye zorladığı iddialarını inceliyor musunuz?

* Bahsi geçen iddiada adı geçen vali, kaymakam ve üst düzey kamu görevlilerinin tespiti için hangi çalışmaları yürütmektesiniz? İddiaların doğrulanması halinde bu kişiler görevden alınacak mıdır?

* Tekinoğlu hakkında bir soruşturma başlatılacak mıdır?

* Tekinoğlu’nun hakkında basına yansıyan iddialardan haberiniz var mı? Bu şahsın, üniversitedeki genç kadınları para karşılığında devlet yetkilileri ve iş adamları ile buluşturduğu bilgisi doğru mudur?

* Üniversitede 6 bin TL maaş ile çalıştığı iddia edilen şahsın hesaplarında 1 milyona yakın paranın dolaşımda olduğu iddiaları hakkında bir soruşturma başlatılmış mıdır?

* Bu şahıs ve arkadaşları hakkında Bakanlığınızca veya Bakanlığınıza bağlı birimler tarafından idari veya hukuki bir araştırma başlatılmış mıdır?

* Bu şahsın iktidar partisine yakınlığı olduğu iddiaları ve daha önce seçimlerde iktidar partisi tarafından aday gösterildiği iddiaları doğru mudur?

Soruşturulmadı, korundu!

Bu soru önergesi sonrası Munzur Üniversitesi’nde hakkında göstermelik bir soruşturma başlatılan Cem Tekinoğlu hakkında herhangi bir yaptırım uygulanmazken, devlet tarafından korumaya alınmış ve hala aynı görevde ve aynı pratiklerine devam etmektedir. Yakın ilişkisi Sibel Yüksel ile üniversitedeki fuhuş pratiğini birlikte yürütmektedir. Tüm bu iddialar ve elimizde özellikle Ferhat, Tarkan ve Sibel adlı şahıslar ve kurdukları kirli ilişkilere ait görüntüler, Dersim'de devletin fuhuş-uyuşturucu ve ajanlaştırma pratiğini bu isimler üzerinden şekillendirdiğini ortaya koyuyor. Aynı zamanda Dersim'de geliştirilen devlet tabanlı çete faaliyetleri, idari amir vali ve adli makamlarca bilinmesine rağmen izin veriliyor, destekleniyor.

Yalnızlar ve korkuyorlar

Bizler Gülistan Doku'nun akıbetini sorarken aynı zamanda yeni Gülistanlar kaybedilmemesi için de mücadele etmek zorundayız. Üniversitede ulaştığımız, tehditler ile düşürülmek istenen kadınlarla konuştuğumuzda ‘yalnız kalmaktan’ korktuklarını belirtiyor ve konuşmaktan çekiniyor. Üniversitedeki kadınların yalnız olmadığını hissettirmek, bu politika ve pratiği teşhir etmek, her bireyin genelde ise tüm devrimci-demokrat-yurtsever halkın görevi olmalıdır. Çocuklarımıza sahip çıkalım!

 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.