Devlet terörüne 'Gri Liste' kılıfı

Lice katliam

Lice katliam

  • Türk devlet güçleri, Licê’nin Nenyas köyünde biri henüz 5 yaşında dört çocuk babası 45 yaşındaki Mehmet Yıldırım'ı, evi ablukaya alıp bastıktan sonra çocuklarının gözleri önünde katletti. Türk İçişleri Bakanı da "Gri Liste'deki terörist" diyerek, Türk milletine müjdeledi.

Türk devlet güçlerinin evini basarak, katlettiği Mehmet Yıldırım'ın götürüldüğü ATK'den alınarak, köyündeki mezarlıkta "Şehîd namirin" slogan eşliğinde törenle defnedildi. DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, "Kürtsüzleştirilmek istenen bir ilçeden bahsediyoruz. İnsanları öldürme biçimiyle övünen bir iktidar var karşımızda" dedi. 

Amed'in Licê ilçesi kırsal Nenyas Mahallesi, Cuma günü saat 22.00 sıralarında ablukaya alındı. Ablukaya alınan mahalle helikopter ve silahlarla taranırken, içeride çocuk ve kadınların da olduğu bir ev özellikle hedef alınarak tarandı. Mahalledeki abluka 4,5 saat sonra 02.20'de sona erdi. Evlere baskın düzenlenen ablukanın ardından geriye kurşunlar, kan izleri ve olay yeri inceleme ekiplerinin eldivenleri kaldı. 

Evde dört çocuk babası Mehmet Yıldırım'ın katledildiği anlaşıldı. Yıldırım’ın cenazesi asker ve polisler tarafından Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’na (ATK) getirildi. Uzun süre aileye dahi bilgi verilmedi. Aile, Türk İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın sanal medya hesabından yaptığı paylaşımla cinayetin yaşandığını öğrendi. Yerlikaya, en küçüğü 5 yaşında dört çocuk babası Yıldırım’ın "Gri kategori"de yer aldığını ve 2018'den 2022'ye kadar 6 eylemin faillerinden olduğunu iddia etti. 

Aile, cenazelerini almak için Amed'deki ATK önüne geldi. Aileye Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneğine (MEBYA-DER), Adalet Nöbeti’nde yer alan tutsak yakınları, DEM ve DBP İl, İlçe yöneticileri ile DEM Parti Amed Milletvekili Serhat Eren de destek verdi. Kan örneği veren aileye, ilk olarak savcının gelmesinin beklendiği söylendi. Aileye, cenazenin akşam 20.00 sıralarında verileceği bildirildi. 

 

Mehmet Yıldırım

 

Cenazesi alınıp defnedildi

 45 yaşındaki Mehmet Yıldırım’ın cenazesi, önceki akşam saatlerinde ATK'den yakınları tarafından alındı. Yıldırım'ın cenazesi, Nenyas köyünde dini vecibelerin ardından "Şehîd namirin" sloganı eşliğinde defnedildi. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Serhat Eren, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) üyeleri, Adalet Nöbeti'ndeki tutsak yakınları ile çok sayıda partili de cenaze törenine katıldı

Taziyesi devam ediyor

Yıldırım'ın ailesi, Rezan (Bağlar) ilçesinin Bağcılar mahallesinde bulunan Odabaşı Bal Camii'de taziye kurdu. Yıldırım Ailesi, üç gün boyunca taziyeleri kabul edecek. 

Köylüler anlattı

Köylüler, yaşanlarını MA ve Jinnews muhabirlerine anlattı. Yurttaşlar, Yıldırım'ın ve babasının evlerinin yılda birkaç kez askerler tarafından basıldığını aileye yönelik baskı halinin yeni olmadığına işaret ett. Yaşadıklarının şokunu üstünden atamayan Yıldırım’ın çocuklarından A. Yıldırım, silah sesleriyle uyandığını belirterek, evde annesi,13, 8 ve 5 yaşında kardeşleri olduğunu söyledi. Yıldırım, “Işıkları açıp balkona çıktım. Baktım ‘çıkma dışarı’ diyorlar. Dışarı çıkmamıza izin vermiyorlardı. Biri kafasını çıkarınca ateş ediyorlardı. Komşular da çıkmak istiyordu onlara da engel oluyorlardı” dedi. 

 

 

Beni dışarıda beklettiler

Silah sesleri durduktan sonra askerlerin evine girdiğini kaydeden Yıldırım, kendisi ve annesini evin ayrı balkonlarına götürerek üstlerinin arandığını, ardından kendisinin evden çıkarıldığını ve “Sen önümüzden yürü” diyerek evlerinin alt katında bulunan boş eve girildiğini söyledi. Sonrasından zırhlı araçların bulunduğu yere götürülüp zırhlı aracın önünde yüzükoyun, gözleri kapalı bir şekilde bekletildiğini ifade etti. 

Mehmet'in evi ablukada

Licê’de 2014'teki karakol protesto sırasında oğlu Medeni Yıldırım da Türk askerleri tarafından katledilen Fahriye Gündüz Yıldırım, saat 22.00 sıralırnda evde otururken birden silah seslerini duyduğunu belirterek, "Şaşırdık, çünkü önceden tartışan, kavga eden kimse de yoktu. Hiçbir anons da duymadık. Askerler köyün içine girmişti fakat biz görmemiştik. Silah sesleri o kadar fazla ve kesintisizdi ki korkudan çıkıp bakamadım. Olayı anlamak için bizimkileri aradığımda ‘Sakın dışarı çıkmayın, askerler Mehmet’in evini abluka altına almış’ dedi. Biz o an çok korktuk, çocukları çok küçüktü. ‘Şimdi hiçbiri kalmamıştır’ dedik. Köyde hiçbir askeri araç yoktu. Köye nasıl girdiklerini tam olarak bilmiyoruz. Yarım saat boyunca silah sesleri susmadı. Yarım saatin ardından silah sesleri kesildikten sonra köyün üzerine helikopter geldi. İki saatten fazla helikopter evlerimizin üzerinde gezdi” dedi.

Cenazesini de götürdüler

Mehmet’i katleden askerlerin cenazeyi götürdüğünü kaydeden Fahriye, "Mehmet’i hem öldürdüler, hem de cenazesini kendileri kimseye söylemeden ve daha savcı gelmeden alıp götürdüler. Eğer bir cezası varsa alıp cezaevine götürsünler. Dört tane çocuğu babasız bıraktılar. Kanımızı dökmekten vazgeçsinler” diye konuştu.

Dışarı çıkılması engellendi

Köy sakini Seher Ceylan da ne olduğunu anlamadan birden silah seslerini duyduğunu söyleyerek, şunları paylaştı: "Birden bire silahlar patladı. Korktuk ne olduğunu anlayamadık. Korkudan dışarı da çıkamadık. Yeğenim ve çocuklarım evdeydi. Sabaha kadar uyumadık, çocuklarım sabaha kadar ağladı. Ne olduğunu, ne gördük ne de anlayabildik, çünkü kimsenin dışarı çıkmasına izin vermediler. Kimse dışarı çıkmasın diye anons ettiler.” 

Yaralıyken katletmiş olabilirler

Yıldırım'ın ve babasının evlerinin yılda birkaç kez askerler tarafından basıldığını, aileye yönelik baskı halinin yeni olmadığını hatırlatan bir yurttaş, saat 22.14 gibi köye bir pikabın geldiğini, 5-10 dakika sonrasında ise dağlık olan köyün yukarı kısmında konuşlanan askerlerin ateş açtığını, ardından da Yıldırım’ın evinin olduğu alanın tarandığını söyledi. Silah seslerinin ardından askerlerin üç ayrı yoldan zırhlı araçlarla köye giriş yaptığını belirten köylü, Yıldırım'ın yaralıyken katledilmiş olabileceğini ifade etti.

Mahalleye iki kez ziyaret

Evlerin tarandığı mahalleye gece yarısı giden Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) ve Barış Anneleri’nden oluşan heyet, yurttaşları dinledikten sonra sabah Amed’e döndü, öğlen saatlerinde tekrar mahalleye gitti. 

 

 

Kürtsüzleştirmeye çalışıyorlar

Yurttaşları dinleyen heyetten DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, 1990’larda köylerin yakılıp, yargısız infazların yapıldığı ilk ilçenin Licê olduğunu hatırlattı. Aynı pratiğin bu ilçede sürdürüldüğünü belirten Kaya, şöyle konuştu: “Kürtsüzleştirilmek istenen bir ilçeden bahsediyoruz. Özel savaş politikalarının sürdürüldüğü, insanları yerlerinden etmek için bir takım hilelerle, saldırılarla uğraşılan bir ilçe. Bugün burada olan hukuka, anayasaya aykırıdır. İnsanları öldürme biçimiyle övünen bir iktidar var karşımızda. Tüm bunlara rağmen ısrarla diyoruz ki; Kürt meselesini bu coğrafyayı insansızlaştırarak, yerinden ederek, yargısız infazlarla çözemezsiniz. Bu köyde 1990’ların politikalarının hayata geçirildiğini görüyoruz. Licê halkı asla boyun eğmemiştir. Biz de onların yanlarındayız. 1990’lar politikasını hayata geçirmelerine izin vermeyeceğiz. Sivil halka yönelik saldırıları kabul etmiyoruz.”

Yeni bir özel savaş yöntemi

DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray ise şunları paylaştı: “Bir kadın dört çocuğuyla tek başına evde iken evlerinin etrafını sarmışlar. Geldiğimizde hala şoku yaşıyorlardı. Yine 1990’ları canlandırmak istiyorlar. Öldürdüklerinde de kendilerine bir kılıf uyduruyorlar. Hemen ‘terörist’ diyorlar. Köylerde yeni bir özel savaş yöntemi devreye koymuşlar. Kürt halkı olarak insanların çocuklarının gözlerinin önünde öldürülmesine, evlerinin talan edilmesine izin vermeyeceğiz. Halkımızın yanındayız. 1990’lardaki korku iklimi yoktu. Halk operasyon sonrasında ailenin yanındaydı. Bu da korkutma politikasının sonuç almadığını gösteriyor. İnsanlık suçu işleniyor. Kürt halkına soykırım uygulanıyor.” AMED

 

* * *

Gever’de ev baskınları

Colemêrg'in Gever (Yüksekova) ilçesinde dün sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenledi. Baskınlarda aralarında çocukların da olduğu 11 kişi gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğünde tutulan kişilerin gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. Dosyada gizlilik kararı olduğu ve 24 saat avukat görüş kısıtlılığı bulunduğu bildirildi. COLEMÊRG

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.