Feritköşk’ü zenginlere peşkeş çekecekler

Toplum/Yaşam Haberleri —

Amed, Dicle mahalleleri

Amed, Dicle mahalleleri

  • Amed'de 'özel proje alanı' olarak ilan edilip yıkım kararı verilen Fiskaya semtinde bulunan Dicle Nehri kenarındaki Feritköşk ve Dicle mahalle sakinleri, evlerinin yıkılıp yandaşlara peşkeş çekileceğini belirterek mahallerini terk etmeyeceklerini söyledi.

 

YILMAZ KAYA / AMED

Amed’in Dicle Nehri'ne bakan yamaçta kurulan ve daha çok 90'lı yıllarda köyleri devlet tarafından yakılıp zorla göç ettirilenlerin yaşadığı Feritköşk ve Dicle mahalleleri için, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun"un ek 1. maddesi uyarınca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzası ile 18 Ağustos 2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanan karar uyarınca yıkım kararı verildi.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkililerinin mülk sakinlerini borçlandırarak TOKİ'den ev verme vaatlerini kabul etmeyen mahalle sakinleri, hiçbir şekilde evlerini terk etmeyeceklerini, gerekirse yıkım için gelecek iş makinelerinin önüne yatacaklarını söyledi.

 Riskli alan olduğu ispat edilemiyor

Yıkım kararına imza atmayacaklarını ve mahalleyi terk etmeyeceklerini belirten Feritköşk mahalle muhtarı Mehmet Ali Şentürk, "Riskli alan denilerek mahalledeki evleri yıkmak istiyorlar. Ancak mahallede Karayolları'na ait 12 bloktan oluşan lojman var ve aynı şekilde Hilton Oteli yeni yapıldı. Madem ki riskli bölge, bu binalara nasıl izin verildi. Büyükşehir Belediyesi İmar Daire Başkanlığı'na gittik. Onlar da 'riskli alan' dediler. Ama riskin ne olduğunu söylemiyorlar. Çünkü onlar da biliyorlar ki burası risk taşımıyor. Riskli alan delinecekse bunu ispatlamaları lazım. Bölgede afet mi olmuş, sel mi yaşanmış, deprem mi olmuş? Gelin bakın evlere hepsi sapasağlam ve  tapusu var. 40-50 yıldır yapılan evlerde bırakın bir yıkımı, bir çatlak bile göremezsiniz" dedi.

 

3 bin hanenin tapusu var

Feritköşk'ün kentin en eski mahallelerinden olduğunu ve mahalle kültürünün yıllardır devam ettiğini ifade eden muhtar Şentürk, "Doğma büyüme buralıyım. Mahalleye asıl yerleşim 60'lı 70'i yıllarda başladı. 90'lı yıllarda köyler boşaltılınca göçler yaşandı. Dicle, Eğil ve Bingöl'den gelenler oldu. Herkes parasını ödeyip arsa ve tapusunu satın alarak, ev yaptı. 3 bine yakın hanenin tek bir tanesi bile gecekondu değil. Hepsinin tapusu var. Vergilerini ödüyorlar. Buradan çıkmayacağız. Ha beni evimden, mahallemden etti, ha beni ülkemden sürgün etti. Ben öyle bakıyorum. Buraları yıkıp birilerine peşkeş çekeceklerse buna mahalleli olarak izin vermeyiz" diyor.

Dicle'ye bakan Hilton

Mahallemiz büyük bir aile gibi

Benliğimizi, kültürümüzü, kişiliğimizi burada kazandık diyen Şentürk, "Burada eski mahalle kültürü değil, aile kültürü var. Herkesin kapısı açık. Mahallede bir tek hırsızlık olayına rastlamazsınız. Mahallenin erkekleri genelde il dışında mevsimlik işlerde çalışır. Ailesine, çocuklarına mahalleli sahip çıkar. Cenazesi olsa, cenaze sahibi burada olmazsa, ya da gelemiyorsa cenazesini kaldırır, taziyesini kurarız. On yıllardır bir aile gibi yaşıyoruz. Herkes birbirini tanır. Burada hiçbir geliri olmayan bir aile bile olsa kesinlikle aç kalmaz. O aileye mutlaka bir tabak yemek getiren komşusu olur. Çünkü bilir ki, aynısını komşusu da ona yapar. Bu dün de böyleydi, yarın da böyle olacak" şeklinde konuştu.

Bu dokuyu bozdurmayız

Mahalleye ilk yerleştiklerinde elektrik ve yolun olmadığını, suyu kuyudan temin ettiklerini, çamurdan dolayı kışın çizmeyle gezdiklerini belirten Şentürk, "Dişimizle tırnağımızla bu yaşam alanını oluşturduk. Yaşadığımız tüm zorluklara rağmen burayı terk etmedik. Balık tutarak, bostan ekerek yiyeceğini karşılayanlar var. Manava, fırına ihtiyaç duymaz kimse. Çünkü sebzesini kendisi eker, ekmeğini tandıra yapar. Eski mahalle kültürü bir tek burada geçerli. Onun için bu dokunun bozulmasına izin vermeyiz" dedi.

Başka bir yere gitmiyoruz

1978 yılından bu yana mahallede yaşayan 61 yaşındaki Ali Mızrak, 'risk alanı' sözüne inanmadığını belirterek, "Madem ki risk alanı diyorlar, o zaman neden bizleri çıkarıp buraya yeni konutlar yapıyorlar. Bizi TOKİ'ye, kiraya zorluyorlar. Başka yere gitmeyiz. Benim iki katlı, bahçeli evim var. Bana 130 bin TL teklif ettiler. Kabul etmedim. Zenginleri buraya getirmek istiyorlar. Evimizi vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.

Sur gibi olmasına izin vermeyeceğiz

Feritköşk mahallesine 30 yıl önce geldiğini, dişleriyle tırnaklarıyla burada yeni yaşam kurduklarını belirten mahalle sakinlerinden Songül Kelekçiler ise "Mahallemiz yoksul, ancak mutluyuz, huzurluyuz. Herkes birbirini tanır. Kardeşçe yaşıyoruz. Yıllardır uğraşarak mahalleyi bu hale getirdik. Cefasını çektik, sefasını başkasına çektirmeyiz" dedi.

Sur'da insanların zorla evlerinden çıkartılarak evlerinin yıkıldığına tanık olduklarını belirten Kelekçiler, "O insanların nasıl perişan olduklarına, bir parça ekmeğe muhtaç olduklarını gördük. Bizi de mi bu hale koyacaklar? Kusura bakmasınlar buna izin vermeyiz. Riskli alan diyorlarsa, önce şu arkamdaki Hilton Oteli'ni yıksınlar. Zenginlere peşkeş çekip bizi zorla çıkarmaya çalışırlarsa direniriz. İş makinelerinin önüne yatarız. Biz kadınlara bile kalsa bu yıkıma izin vermeyeceğiz" diye belirtti.

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.