“Halkımız Hazinemizdir”

• Halkın bu sahiplenici tuttumu, ruhu dönemin sloganını belirledi. Hazinesi halk olan bir hareketi hiçbir güç yenemez, mücadelesini sekteye uğratamaz.

Hakikatin ruhuyla şekillenen sloganlar, insanları etkileyerek motive eden bir güce sahiptir. Aynı zamanda ortaya çıktığı andan itibaren neler yapılması gerektiğini gösteren bir eylem kılavuzuna dönüşür. Yani slogan, içerdiği anlamları her bireye doğrudan ulaştırır ve eylemde bulunmasını motive eder.

 Bu sloganların en belirgin özelliği sade, herkesin anlayabileceği, yaşamsal sorunlara işaret eden ve temel talepleri içeriyor olmasıdır. Sloganların bu gücünden kaynaklı olsa gerek, direnişler daha çok sloganlarıyla hafızalarda kalır, tarihte yer edinir.

Tarihimizde önemli dönemlere damgasını vuran birkaç sloganı kısaca hatırlayacak olursak;

2006 yılında ortaya çıkan ve tüm eylemlere damgasını vuran  “Edî Bese!” sloganı. Kürt halkının faşizm politikaları karşısındaki isyanını ve özgür yaşam istemini ifade eden güçlü bir slogandı. Bu sloganla sömürüye, baskıya, yok sayılmaya, Önderliksiz yaşamaya, “artık yeter” deniliyordu. Yani mevut sömürgeci politikalara karşı güçlü bir itiraz ve red hareketi başlatıyordu. Daha sonraki yıllarda geliştirilen eylemlerin ruhu bu sloganla şekillenmeye devam etti.

 2010 yılında, KCK davaları kapsamında geliştirilen, “Em li Virin!” sloganı, faşizmin uyguladığı imha ve inkâr politikaları karşısında tutsakların varlığını ortaya koyduğu ve faşizme meydan okuduğu bir duruşun ifadesiydi. Siyasi soykırım operasyonları ile insanların mücadeleden düşürülmeye çalışıldığı, anadilde savunma yapılmasının yasaklandığı bir dönemde siyasi tutsaklar değerleriyle var olduğunu mahkeme salonlarında bu sloganla haykırdılar. Görmek, duymak istemeyenlerin yüzüne karşı “buradayız!” diye bağırıyorlardı. Bu slogan tutsaklarla sınırlı kalmayıp, dışarıda da halk tarafından sahiplenildi. Varlığın beyan edildiği güçlü bir söz ve eyleme dönüştü.

 Son bir yılda dünya geneline yayılan “Jin, jiyan,Azadi” sloganı da başta kadınlar olmak üzere özgür yaşam arayışında olan herkes tarafından çabuk sahiplenildi. Yaşamın evrensel ruhunu taşıyan bu üç söz, bu üç kavram sihirli bir formüle dönüşüp dünya geneline yayıldı, özgürlük arayışında olanların temel sloganına dönüştü. Ulaştığı alanlarda eylemlere kılavuzluk etti.

 Son dönemlerin en güzel sloganlarından biri de, “Hazinemiz Halkımızdır!” sloganıdır. HDP'nin son seçim kampanyası için geliştirdiği bu slogan halkla siyasetin bağını çok iyi betimlemektedir. Halkın parti nezdinde yerini ve konumunu çok açık ve net ifade ediyor. Hazine, yani gücün kaynağı, halkın kendisidir diyor. Devletin, sermayenin partileri halkın çıkarlarını savunamaz ve de gücünü halktan alamaz. Bu nedenle politikaları da halkın refahı ve demokrasiyi geliştirme ekseninde değildir.

Ancak HDP, bazı partilerde olduğu gibi sadece isminde halk ibaresi taşıyan bir parti değil, gerçek anlamıyla halkın partisidir. Demokrasi, özgürlük arayışı olan herkesin siyaset yapma hakkını savunan ve onlara siyaset yapma olanağı sunan bir partidir. Bu nedenle faşist sistemin tüm öfkesini üzerine çekiyor. Dünyada eşine benzerine az rastlanan bir siyasi soykırım politikasıyla yıllardır mücadele ediyor. Seçilmeye aday her milletvekili, belediye eşbaşkanı, meclis üyesi işinin bir parçasıymış gibi tutuklanmayı, sürgünü göze almak durumunda kalıyor. İnsanlar, bu zorlukları bilerek göreve talip oluyor, ateşten gömleği giyiyor.

HDP’de temsilini bulan siyasal gelenek böyle bir gelenektir. Partinin kapatılması, üyelerinin öldürülmesi, tutuklanması, her partiye sunulan ekonomik destekten yoksun bırakılması gibi ayrımcı,faşist politikalarla karşı karşıya kalmasına rağmen halktan aldığı güçle ayakta kaldı, kalmaya devam ediyor. Bu duruşuyla Türkiye siyasetinin demokratikleşmesinde önemli yer tutuyor. Halk bu nedenle partiyi hiç yalnız bırakmadı. Kara gün için sakladığı birkaç kuruşunu, parmağındaki yüzüğü, çocuğuna takılan takıyı, el emeği göz nuru nakışlarını satıp partinin çalışmalarının yürütülmesi için verdi. 

Halkımız son seçimlerden önce HDP’ye kapatma davasının, hazine yardımına el konulup kuşatılmasının ne anlama geldiğinin farkında. Bu nedenle daha ilk günden itibaren “HDP biziz” deyip, sürecin zorluklarını birlikte aşacaklarını beyan ettiler. Bir kampanyanın başlatılmasını beklemeden herkes bulunduğu yerden kampanyasını başlattı bile. Halkın bu sahiplenici tuttumu, ruhu dönemin sloganını belirledi.

“Hazinemiz Halktır!”. Hazinesi halk olan bir hareketi hiçbir güç yenemez, mücadelesini sekteye uğratamaz.