Hamburg’un mottosu: Jin Jiyan Azadî

• 13. Hamburg Kürt Film Festivali dün gerçekleştirilen galayla açılışını yaptı. Festivalin bu yılki mottosu “Jin Jiyan Azadî.” 31 Ekim’e kadar sürecek festivalde 28 filmin gösterimi olacak.

MEHMET ZAHİT EKİNCİ/HAMBURG

13. Hamburg Kürt Film Festivali dün gerçekleştirilen galayla açılışını yaptı. Festivalin bu yılki mottosu “Jin Jiyan Azadî.” 31 Ekim’e kadar sürecek ve 28 filmin gösterileceği festivalin jürilerinden Veysi Altay, “İlk defa burada izleyeceğim filmler var. Açıkçası ben de heyecanlıyım” dedi. 

Hamburg’un Altona semtindeki Zeiss Kino’da önceki akşam düzenlenen galaya ilgi yoğundu. Jîna Amînî ve Nagihan Akarsel şahsında, tüm kadın mücadelesi şehitlerine adanan ve "Jin Jiyan Azadî" sloganıyla düzenlenen festivalin açılışında Kürt müziğinin sevilen seslerinden Hivron sahne aldı. “Cîran-Komşu” filmiyle açılışı yapılan galaya filmin yönetmeni Mano Xelîl ile Ahu Öztürk, Veysi Altay, Bilal Bulut’un da aralarında bulunduğu oyuncu ve yönetmenler de katıldı.

Direnen kadınlara borçluyuz

Tertip Komitesi adına konuşan Yaser Irmak, bu seneki festivalin, İran’da rejim güçlerinin katlettiği Jîna Amînî ve Süleymaniye’de Türk devletinin katlettiği Nagihan Akarsel’e adandığını söyleyerek, Kürdistan’ın dört parçasından filmleri  sergilemek istediklerini söyledi. Irmak, “Bugün bu festivalleri yapabiliyorsak bunu direnerek şehadete ulaşan kadınlara borçluyuz” dedi.

 

 

Altay: Ben de heyecanlıyım

Festivalin jüri üyelerinden Veysi Altay gazetemize yaptığı açıklamada, "Jüri olarak katıldığım tüm festivallerde Kürt halkının yaşanmışlıklarını çok güçlü dille anlatan filmler izledim. Bu festivalde ise ilk defa burada izleyeceğim filmler var. O yüzden açıkçası ben de heyecanlıyım” dedi. 

Festivaller Kürt sineması için önemli

Festivallerin Kürt filmlerinin tanıtımı ve seyircisiyle buluşması için önemli olduğunu söyleyen Atay, “Kürtlerin geçmişine, bugün yaşadıkları savaşa ve sömürüye yönelik ciddi filmler çekiliyor. Bu filmlerin kendine bir pazar alanı bulması, seyirciyle buluşması çok önemli. Kürdistan’dan hikayelerin izleyiciye ulaştırılmasında bu filmlerin çok büyük bir etkisi var” diye konuştu. 

Film içerekleri de renklenmeli

Hamburg Film Festivali’nde gösterilecek çok güçlü filmler olduğunu belirten Altay, "Büyük acılar yaşayan bir toplum olduğumuz için sinemamız da can yakan türden oluyor. Ayrıca bunlar sadece derdini anlatan değil, estetik yönü de güçlü olan, hikayeyi de güçlü anlatan filmler. Tabi ki sinemada bu gerçekliği de yansıtmamız gerekiyor ama bunu renklendirmek, boyutlandırmak da gerekiyor” diye belirtti.  

Kürt sineması desteklenmeli

Kürt sinemasının gelişmekte olan bir sinema olduğunu söyleyen Altay, “O sinemanın kendine ait bir ekonomisi, kendine ait bir seyircisi olmuyorsa ve o sinemanın edebiyatla, yazarla bir ilişkisi olmuyorsa bu ciddi bir sorun anlamına gelir. Kürt sinemasının yeni sinemacılar yetiştirebilmesi için, yeni izleyiciye ulaşabilmesi için desteklenmesi gerekiyor. Bu konuda Kürt iş insanlarına, bu konuyla ilgilenen fon merkezlerine ciddi görevler düşüyor” diye konuştu. 

31 Ekim’e kadar 

Hamburg’da 31 Ekim’e kadar sürecek festivalde Kürdistan’ın dört parçasında yaşayan Kürdistanlı yönetmenlerin kurmaca, belgesel, deneysel ve kısa filmler olmak özere 28 çalışması sinemaseverlerin beğenisine sunulacak. Festival kapsamında filmlerin yanı sıra panel ve tiyatro gösterimi de yapılacak.