Hücrede ve ilaçsız

  • Erzurum H Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan 20 yıllık tutsak Yaşar Gümüşlü, hücreye atıldı ve ilacı verilmedi.

 

Hayatının 20 yılını cezaevinde geçiren Yaşar Gümüşlü, eşiyle yaptığı görüşme de bir kez daha hücreye atıldığını ve ilaçlarının verilmediğini söyledi.

Erzurum H Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan Yaşar Gümüşlü, 1994’te “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklanarak 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Tutuklu bulunduğu süre boyunca 16 farklı cezaevinde kalan Gümüşlü, 2009’da tahliye edildi. 2014 başlarında benzer iddiayla tekrardan tutuklanan Gümüşlü, 9 yıl 6 ay 17 gün hapis cezasına çarptırıldı. Gümüşlü, bir yılı aşkın bir süre sonra hakkında verilen cezanın bozulması üzerine tahliye edildi, ancak 2017’de 9 yıllık cezanın onanması üzerine bir kez daha tutuklandı. İlk olarak Van T Tipi Cezaevi’ne gönderilen ve burada iki yıl tutulan Gümüşlü, daha sonra Erzurum H Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne sürgün edildi. Gümüşlü, tutuklu bulunduğu süre boyunca birçok kez hücre cezasına çarptırıldı ve cezaevlerinde başlatılan açlık grevlerine dahil olduğu dönemde ülser hastalığına yakalandı. 

Gümüşlü, 20 Ekim’de eşi Semra Gümüşlü ile yaptığı telefon görüşmesinde, yine hücre cezasına çarptırıldığını ve bir süredir ilaçlarının verilmediğini aktardı. Semra Gümüşlü,hücre cezasının “keyfi” olduğunu kaydetti. Gümüşlü, “İlaçları verilmiyor. Eşim ülser hastası ve raporlu ilaç kullanıyor. Zaten orada yemek sorunları da var. Önce ilaçlarını kestiler sonrasın da ise hücre cezası verildi. Ne yapmaya çalışıyorlar? Anlam veremiyorum. Tutsakları birbirlerinden habersiz bırakıp öldürmeye çalışıyorlar. Onlara tecrit uygulanıyor ve bu bir insanlık suçudur” şeklinde konuştu.  VAN

 

Hücresini yaktı

Adana Kürkçüler E Tipi Kapalı Cezaevi’nde dün sabaha karşı yangın çıktı. Yangının adli bir tutuklunun konulduğu hücreyi ateşe vermesiyle çıktığı bilgisine ulaşıldı. İsmi öğrenilemeyen tutuklu ile birlikte yangına müdahale eden gardiyanlar dumandan etkilendi. Tedavi altına alınan tutuklu ve gardiyanların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

Çıkan yangına ilişkin ne cezaevi idaresinden ne de Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nca herhangi bir açıklama yapıldı.  

Aynı cezaevine 2017’de bulundukları koğuşu ateşe veren çocuk mahkumlardan M.E. (16), F.K. (17) ve M.A (17) yaşamını yitirmişti.

 

Tek başına su bile içemiyor

Tokat Cezaevi’nde tutulan 65 yaşındaki hasta tutsak Ömer Yaman’nın kardeşi Salih Yaman, tek başına su bile içemediğini belirterek, serbest bırakılmasını istedi. 

Türk cezaevlerinde 605’i ağır bin 604 hasta tutsak bulunuyor. Bu, sadece İHD’ye ulaşabilenlerin sayısı, toplamda daha fazla olduğu biliniyor. Bunlardan biri de 22 yıldır cezaevinde tutulan 65 yaşındaki Ömer Yaman. Şırnak’ın Uludere ilçesindeki köylerinin 1994’te bombalanması üzerine göç etmek zorunda kalan Yaman, eşi ve çocuklarıyla ile birlikte Irak’ta geçti. Orada kamplarda kalan Yaman, 1999’da dört arkadaşı ile birlikte sınırı geçerek Uludere’ye döndü. Burada gözaltına alınan Yaman ve beraberindekilere, PKK’li oldukları gerekçesiyle 5 yıl boyunca süren yargılama sonucunda müebbet hapis cezası verildi. 

Bu süre zarfında Şırnak Cezaevi’nde bulunan Yaman, daha sonra sırası ile Siirt, Midyat, Diyarbakır, Bandırma gibi birçok cezaevinde kaldı. Yüksek tansiyon hastası olan Yaman, şimdi Tokat T Tipi Cezaevi’nde tutuluyor.

Kardeşi Salih Yaman, ağabeyinin hasatlıktan dolayı ellerinin titrediğini ve bir bardak su dahi içemediğini söyledi. Su içmek için dahi arkadaşlarının yardımı olduğunu belirten Yaman, ”Sürekli tansiyonu düşüp kalkıyor. İçeride arkadaşları sarımsak ve yoğurt verip tansiyonunu düşürmeye çalışıyor. Cezaevi idaresi tedavisini engelliyor” dedi.

En son iki hafta önce ağabeyi ile konuştuğunu kaydeden Yaman, ağabeyinin kendisine salgının ardından cezaevi şartlarının daha da ağırlaştığını söylediğini ifade etti. Gardiyanların sürekli baskı kurmaya çalıştığını dile getiren Yaman, “11 kişilik koğuşlarda 22 kişi kalıyorlar. Bu bile ne durumda olduklarını gösteriyor. Devlet, ne kadar gücü ve kuvveti varsa üzerimize yürütüyor. Baskı, haksızlık, zülüm, ölüm, köy yakma gibi durumların hepsi. Bu zulme karşı ses çıkarını da alıp cezaevine atıyor. Ayrıca cezaevine atmakla bitmiyor. Orada da aynı baskı, zulüm devam ediyor” ifadelerini kullandı. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.