İngiliz siyasetçilerden Kobanê desteği

• Londra’da The Savoy’da düzenlenen Kobanê etkinliğinde Kürt temsilciler “merkezi olmayan, federal, demokratik bir Suriye” talebini tekrar dile getirdi. Etkinlik QSD Genel Komutanı Mazlum Abdi’nin video mesajıyla başladı. İngiliz siyasetçi ve sendikacılar Kürt halkıyla dayanışma ve destek mesajı verdi. 
• İngiltere eski Savunma bakanı ve Muhafazakar Parti Milletvekili, Gavin Williamson: “Hem Muhafazakar hem de İşçi Partisi’nden pek çok milletvekiliyle birlikte sizinle dayanışma içindeyiz. Kürt halkı adına savunuculuk yapmayı, mücadelenizi tanıtmayı ve değerlerinizi korumayı taahhüt ediyoruz.” 
• UNİTE Sendikası’ndan Simon Dubbins: “Birleşik Krallık hükümetine, Türk devletinin saldırılarına karşı kararlı adımlar atması çağrısında bulunuyoruz. Abdullah Öcalan’ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Onun özgürlüğü, bölgede barış ve istikrarın sağlanması için hayati önem taşımaktadır.”

HİKMET ERDEN/NEJLA ARİ / LONDRA

İngiltere’nin en prestijli otellerinden olan The Savoy’da Kobanê’nin özgürleşmesinin 10’uncu yıl dönümü dolayısıyla İngiliz siyasetçi, sendikacı, akademisyen, yazar ve Kürt siyasal hareketi temsilcilerinin katılımı ile özel bir etkinlik düzenlendi. 

Kurdish Progress ile MSD İngiltere Temsilciliği tarafından düzenlenen etkinliğe bir dizi diplomatik görüşmelerde bulunmak üzere Londra’da bulunan Kuzey ve Doğu Suriye Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı İlham Ehmed ve Uluslararası İlişkiler Temsilcisi Hassan Muhammed Ali de katıldı. Geceye İngiltere Teknoloji Bakanı olan Feryal Clark Demirci, Kürt siyasetçi Osman Baydemir, Kürdistan Bölgesel Yönetim İngiltere Temsilcisi Kervan Cemal Tahir, UNITE the Union Sendika Temsilcisi Simon Dubbins, Lordlar Kamarası’nın İşçi Partili üyesi Lord Maurice Glasman, İşçi Partisi eski Milletvekili Loyn Russell Moyell, insan hakları savunucusu Margaret Owen, İngiltere eski Savunma Bakanı ve Muhafazakar Parti Milletvekili Gavin Williamson, İşçi Partili Kürt Dostluk Grubu üyesi Sarbas Baznji, Goran İngiltere Temsilcisi Shapol Ali Askari ile çok sayıda tanınmış şahsiyet ve kurum temsilcisi de katıldı. 

 

 

Desteğinize ihtiyacımız var

Şehit düşenler anısına yapılan saygı duruşu ardınan Kobanê’nin DAİŞ çetelerinden kurtuluşunu anlatan sinevizyon gösterimi yapıldı. Ardından Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdi’nin etkinliğe gönderdiği video-mesaj dinlendi. Mazlum Ebdi, DAİŞ’in büyük bir terör dalgası ile devasa şehirleri ve orduları yerle bir ettiğinin altını çizerek “Fakat sıra Kobanê’ye geldiğinde sayıları birkaç on ile ifade edilebilecek düzeyde genç kadın ve erkek bu gidişe bir dur dedi ve Kobanê’yi onlara geçilmez bir kale haline getirdiler. Sadece Kobanê özgürleştirilirken 1200 şehit verdik” dedi. 

Saldırıların da bugünde devam ettiğini kaydeden Ebdi, “Bugün Kobanê ve çevresinde maalesef çok ağır bir biçimde devam ediyor. Bir aydır saldırılarını sürdürüyorlar. Sizin desteğinize, uluslararası desteğe bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Bugün her zamankinden daha fazla sesimizi çıkarıp, artık yeter demeliyiz. Biz yeni sürece merkezi olmayan, tüm renkleri içeren bir Suriye’de katılmaya ve barış içinde yaşamaya hazırız” diye konuştu. 

 

 

En büyük tehdit Türkiye’dir

Kuzey ve Doğu Suriye Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı İlham Ehmed “Esad diktatoryası yıkıldıktan sonra beklentimiz barış ve huzurlu günlere geçmekti fakat Türk devleti ve ona bağlı çeteler dialog kanallarını kapatarak, saldırılarını arttırdılar. Üzülerek size aktarıyorum ki bugün Kobanê ve çevresinde yoğun bir saldırı dalgası yaşanmaktadır. Şu an yaşanan saldırı dalgaları Suriye’nin geleceğini bir bütünen tehlikeye atıyor. Çünkü henüz DAŞ tehdidi ortadan kalkmış değil. DAİŞ tutkulularının durumu bu saldırılarla tehlikeye giriyor. Suriye’deki sorunların üzerinde durup, huzur ortamında, merkeziyetçi olmayan, federal bir sistem temelinde demokratik bir gelecek kurmak istiyoruz. Fakat bunun önündeki en büyük engel Türkiye’dir” diye konuştu. 

 

 

Cesaret hepimiz içindi

UNİTE Sendikası’ndan Simon Dubbins’te konuşmasında  “Bugün, Kürtlerin DAİŞ’e karşı kazandığı olağanüstü zaferin yıl dönümünü anmak için buradayız. Bu cesaret sadece onlar için değil, hepimiz içindi. İnsanlık, demokrasi ve kadın hakları ile eşitlik gibi değerler için savaştılar. Kürtlerin bu fedakarlıklarını asla unutmamalıyız” dedi. 

Simon Dubbins, Rojava’yı üç kez ziyaret ettiğini belirterek, Kobanê’deki tarihi direnişin üzerinden 10 yıl geçmişken, şehir yeniden barbarca saldırılar altında olduğuna dikkat çekti.  Dubbins, “Bugün, Birleşik Krallık hükümetine, Türk devletinin devam eden saldırılarını durdurması için kararlı adımlar atması çağrısında bulunuyoruz. Son olarak, Abdullah Öcalan’ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Onun özgürlüğü, bölgede barış ve istikrarın sağlanması için hayati önem taşımaktadır. Sesimizi yükseltmeli, birlik olmalı ve adalet için mücadele etmeliyiz” diye kaydetti. 

Bakan Demirci: Rojava tanınsın

İngiltere’nin İşçi Partili Milletvekili ve Teknoloji Bakanı Feryal Clark Demirci de: “O dönem, çok zor bir süreçti ancak burada yaşayan topluluk Kobanê halkıyla dayanışma içinde sesini yükseltti. Kürtlerin DAİŞ’in barbar güçlerine karşı gösterdiği olağanüstü direnişe tanık olduk. Onlar, bölgede demokrasiyi kurmak için yorulmadan çalışarak daha adil ve kapsayıcı bir toplumun temellerini attılar. Biz Kürtler ve müttefikleri olarak, Parlamentonun Kürtlerin bölgede oynadığı önemli rolü tanımasını sağlamalıyız. Kürtlerin istikrar, demokrasi ve barışa yaptığı katkılar görmezden gelinemez.” 

 

 

Sizinle dayanışma içindeyiz

İngiltere eski Savunma bakanı ve Muhafazakar Parti Milletvekili, Gavin Williamson ise konuşmasında; “Hem Muhafazakar hem de İşçi Partisi’nden pek çok milletvekiliyle birlikte sizinle dayanışma içindeyiz. Kürt halkı adına savunuculuk yapmayı, mücadelenizi tanıtmayı ve değerlerinizi korumayı taahhüt ediyoruz. Siz, ortak değerlerimizi savundunuz ve bu asla unutulmamalıdır. Özellikle Suriye yeni bir aşamaya geçerken, Kürt halkı ve Demokratik Suriye Güçleri (QSD) sadece kendi topraklarını değil, aynı zamanda barış, güvenlik ve özgürlük için daha geniş çıkarları da savundu. Bu fedakarlıklarınız ve direnciniz her zaman takdirimizi ve desteğimizi alacaktır” diye konuştu. 

 

 

Direndiniz ve kazandınız

Lord Maurice Glasman da Kobanê’deki direnişe vurgu yaparak “2014 yılında Kobanê’de cinayet, tecavüz ve ölüm gördüm. Bu, kötülüğün somutlaşmış haliydi. Ama sonra başka bir şey gördüm: Kobanê’nin melekleri. Buna ‘Hayır’ diyen kadınlar. Tecavüz edilmeyi, öldürülmeyi reddeden ve savaşmayı seçen kadınlar. 2014’te DAİŞ’in vahşetini gördük: Dünya, kimsenin böyle bir barbarlığa karşı koyamayacağını düşünerek dehşete kapıldı. Ama Kürtler karşı koydu. Bu cesur kadınlarla Rojava’da tanıştım. DAİŞ’e meydan okuyan, baskıya boyun eğmeyi reddeden ve kötülüğe karşı direnen kadınlarla. Kürtler, siz DAİŞ’e karşı durdunuz. Tecavüz, cinayet ve ölüme karşı durdunuz ve kazandınız. Bu, benzersiz bir cesaretle kötülüğe meydan okunduğu mucizevi bir andı. Direndiniz ve zafer kazandınız. Başardıklarınızla gurur duyun, çünkü bu zafer size ait. Gücünüzün, direncinizin ve adalete olan sarsılmaz bağlılığınızın bir kanıtıdır” dedi. 

Yapılan konuşmaların ardından Koma Amed sahne aldı ve şarkıları ile katılımcılara müzik ziyafeti sundu.