30 meclis ile 300 bin imza
Kadın Haberleri —
- Almanya’da Kürt kadınları salgın hastalığa rağmen eylemlerinden, taleplerini dile getirmekten hiç geri durmadı. Bugünlerde ise birçok kentte Kürt kadınları Alman ve göçmen kadın örgütlerinin de desteğiyle PKK yasağına karşı imza topluyor. Avrupa genelinde kadınların hedefi 300 bin imza toplamak.
Almanya Kürt Kadın Hareketi (YJK-E) Sözcüsü Ayten Kaplan ile örgütlülükleri ve yürüttükleri çalışmalar üzerine konuştuk. Avrupa genelindeki kadın örgütlülüğünün çatı örgütü Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-E) bir parçası olduklarını hatırlatan Kaplan, planlama ve çalışmalarının ortak olduğunu vurguladı. Almanya’da kadın örgütlenmesinin kurumsal bir kimlik kazanması için mücadele ettiklerini kaydeden Kaplan, son 20 yıl içinde bu açıdan önemli kazanımlar elde edildiğinin altını çizdi. Alman ve diğer göçmen kadın örgüt ve kurumlarıyla ortak bir mücadele verdiklerini belirten Kaplan, salgına rağmen kadınların özgürlük mücadelesinin temel dinamiği olmayı sürdürdüğünü kaydetti.
30’un üzerinde kadın meclisi
Almanya genelinde 30’un üzerinde kadın meclisi ve 1000’in üzerine meclis yönetim üyeleri olduğunu belirten Kaplan, “Çalışmalarımız komünler, inisiyatifler ve komisyon çalışmaları biçiminde örgütleniyor. Almanya’nın tüm kentlerinde böylesi bir çalışma yürütmeyi hedefliyoruz. Şu an 9 eyalette Niedersachsen, Baden-Württemberg, Hessen, NRW, Berlin, Hamburg, Bavyera, Saarbrücken, Rheinland-Pfalz, Bremen, Schleswig-Holstein’da yoğun bir çalışma var. Eyaletlerde sayıları 15’i geçen komün ve inisiyatiflerimizle birlikte çalışmalar yürütüyoruz” bilgisini paylaştı.
Diktatör yargılansın
Kürdistan’ın dört parçası ve Avrupa’da kadınları etkileyen tüm sorunlara karşı mücadele verdiklerini ifade eden Kaplan, “Son yıllarda kadın kırımı ve devlet nezdinde oluşan siyasi baskı var. Kadına yönelik geliştirilen imha politikaları da gündemimizde” diyerek, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın soykırım suçundan yargılanması için yürütülen “Diktatörü Yargılamak İçin 100 Neden” başlıklı kampanyayı hatırlattı. Avrupa genelinde bu kampanya için kadınların özverili bir çalışma yürüttüğünü belirten Kaplan, hedeflenenin de üzerine çıktıklarını söyledi.
Kadınlar sokağı terk etmedi
Pandemi koşullarına rağmen 2021 yılı boyunca kadınlar eylemde, sokakta olduklarını vurgulayan Kaplan, “Bilgilendirme stantları açıldı, çeşitli kurumlarla görüşmeler yapıldı. Bunlar tabii bir boyutu. Diğer anlamda 25 Kasım, 8 Mart dönemlerinde de kadınlar her şeye rağmen sokakta kendi talep ve isteklerini haykırdı. Yine dört parçada kadınların yaşadığı sorunlara dikkat çekmek için uyarı nöbetleri ve eylemler gerçekleştirildi” diye belirtti.
Tecrit ana gündem
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin Avrupa’daki tüm Kürtler için olduğu gibi kadınların da temel gündemi olduğunun altını çizen Kaplan, “Yaşanan soykırımı, Kürt halkı üzerindeki baskı, saldırı ve ihlalleri yaşadığımız ülkelerin kamuoyuna sunmak ve dikkat çekmek için çalışmalarımız devam ediyor” dedi. Uluslararası 15 Şubat komplosunun yaklaştığını belirten Kaplan, “Komployu protesto için de kadınlar her yıl olduğu gibi alanlarda olacak” dedi.
Yasağa karşı imza verelim
PKK’nin ‘terör örgütleri listesinden çıkarılması için de kadınların aktif olarak mücadele ettiklerini söyleyen Kaplan, “8 Ocak’tan bu yana bilgilendirme ve imza standları açılıyor birçok kentte. Alman ve göçmen kadın grupları da bu çalışmamıza ortak oluyor” dedi. Kampanyada hedef 4 milyon imza toplamak. Şimdiden binlerce imza topladıklarını kaydeden Kaplan, “Hedefe ulaşıncaya kadar çalışmalarımız sürecek” dedi.
8 Mart hazırlıkları da başladı
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün de yaklaştığını hatırlatan Kaplan, “Önümüzde 8 Mart var. Bununla ilgili çalışmalarımız da başladı. Ana sloganımız, ‘Özgür Kadınla Özgür Toplumu Savunma’ olacak. Ve kadın kırımına karşı mücadeleyi yükseltmeye dikkat çekeceğiz” diye konuştu.
Kadın gücünü birleştirelim
Tüm kadınlara birlikte mücadele çağrısı yapan Kaplan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Almanya kadın çatı örgütü olarak, önümüzdeki süreçte bilinçli, iradeli, kadın gücünü birleştirerek mücadelemize devam etmek istiyoruz. Bu çalışmalarda daha da ortaklaşmamız gerektiğine inanıyoruz.”