Leyla’nın cenazesi 4 aydır verilmiyor

• YJA Star gerillası Leyla Gülcü, 4 Ağustos’ta Bagok Dağı’nda şehit düştü. Devletin ‘kimsesizler mezarlığına’ gömdüğü şehidin cenazesi DNA örnekleri ve başvurulara rağmen 4 aydır ailesine verilmiyor. “Kimyasal kullanıyorlar, bunun ortaya çıkmasını istemiyorlar” diyen anne Ayten Güçlü, işlenen suç karşısındaki sessizliğe tepki gösterdi.

Türk devletinin soykırım saldırılarına karşı savaşta şehit düşen HPG-YJA Star gerillalarının cenazeleri ailelerine verilmiyor. Aileler DNA örneği vermesine ve defalarca başvuru yapmasına rağmen, cenazeler kaçırılarak ‘kimsesizler mezarlığına’ gömülüyor. Cenazesini alan aileler ise abluka altında defnedebiliyor.

4 Ağustos’ta Bagok Dağı’na yapılan bombardımanda 3 yoldaşıyla şehit düşen ve ‘kimsesizler mezarlığına’ defnedilen YJA STAR gerillası Leyla Gülcü'nün (Dicle Eylem) cenazesi ailesine verilmiyor.

Aile cenazeyi almak için 17 Ağustos tarihinde Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunarak DNA örneği verdi fakat 4 ay geçti sonuç açıklanmadı. Aile, bunun üzerine 12 Ekim’de Mêrdîn’e giderek savcılığın ATK’ye raporun hızlandırılması yönünde müzekkere yazılmasını talep etti. Talep savcılık tarafından kabul edilerek raporun hızlanması için müzekkere yazılacağı söylendi. 

‘Herkes cenazelere sahip çıksın’

Jinnews’ten Rozerin Gültekin’e konuşan anne Ayten Güçlü, ATK raporunun çıkmamasına tepki göstererek, halka ve hak savunucusu kurumlara destek çağrısında bulundu.

Raporun hızlandırılması yönündeki taleplerinin savcılık tarafından kabul edilmesine rağmen bir gelişme yaşanmamasına tepki gösteren Güçlü, “Hızlandırılması için hemen belge gönderiyoruz dediler ama belgeyi hemen değil 4 gün sonra ayın 16’sında göndermişler. Bizi cenazemiz üzerinden rahatsız etmek istiyorlar. Herkes cenazelere sahip çıksın. Gidip cenazemizi alalım, yeter artık bu yaptıkları. Var olduğumuz sürece cenazemizin peşinde olacağız” dedi.

 

 

Kimyasalla yaktılar

“Kimyasalla cenazelerimizi yaktıkları için vermiyorlar” diyen Güçlü, şöyle devam etti: “Kızımın daha önce gözaltına alınmasından dolayı parmak izi kayıtlıydı ondan dolayı bizi aradılar, yüzde 90 Leyla’dır dediler. Savcı teşhis edin cenazeyi teslim edeceğiz dedi. Gittik teşhis ettik ama sonra ne olduysa ‘DNA vermeniz gerekiyor’ dediler. DNA verdik ama 4 ay oldu haber yok. Bize işkence yapıyorlar.”

Güçlü, başvuruya yanıt gelmemesi durumunda tüm kurum ve ailelere birlikte Mêrdîn’e gidip şehidin cenazesini alma çağrısı yaptı.

İHD telefonları dahi açmıyor!

Konuya ilişkin İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) başvuru yaptıklarını fakat kendilerine bilgi verilmediğinin altını çizen Güçlü şöyle devam etti:

“İHD’ye başvurduk ama onlar da bir şey yapmıyor, bize bilgi vermiyorlar. Avukat telefonuna cevap vermiyor. Cenazeyi alabilmemiz için İHD’nin üstünde durması gerekiyor. Devleti lanetliyorum bu yaptıkları insanlık değil. Cenazemizi mecbur verecekler. Bugün İsrail’in yaptığı da Türkiye’nin yaptığı da aynı vahşet. Cenazelerde kimyasal kullanıyorlar, bunun ortaya çıkmasını istemiyorlar. Ondan dolayı cenazeleri vermiyorlar. Tüm dünya bunu biliyor ama sessiz kalıyor. Neden sessiz kalıyorlar?

 

 

‘Halkımız arkamızda olsun’

Leyla’yı “Kızım iyi bir insan, iyi bir arkadaştı o kelimelerle anlatılamaz” sözleriyle tanımlayan Güçlü’nün isteği kızının cenazesini alıp defnetmek.

“Halkımız bizim arkamızda olsun. Bizim amacımız cenazemizi almak ve kendimiz defnetmek. Artık barış gelsin, bu cenaze son olsun istiyoruz. Yüreği yanan annenin zaten yandı ama artık diğer annelerin yüreği yanmasın istiyoruz. Biz de önümüzdeki günlerde tekrar Mardin’e gideceğiz.”AMED