Mahkeme dosyayı bilmiyor

  • Kobanê Davası dosyasının, Türkiye siyasi iklimindeki nefret, kutuplaştırma, ötekileştirme ve linç ortamının hukuk alanına yansıması olduğunu; siyasetin hukuku yönettiğini belirten Av. Özgür Erol, mahkemenin dosyayı incelemediğini, bilmediğini söyledi.

 

Kobanê Davası’nda avukatların ve siyasetçilerin henüz ellerini tam açmadığını belirten avukat Özgür Erol, “Bu dosyadaki bütün öldürme olaylarını, 7-8 Ekim’de harekete geçen mekaniği ortaya çıkaracağız” dedi. 

HDP eski Eşbaşkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 24’ü tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanê Davası’nın 3. duruşmasının son oturumu, dün Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülen duruşmanın 9 oturumu HDP’li siyasetçilerin savunmalarıyla devam ederken, mahkeme heyetinin “HDP binaları niye hiç saldırıya uğramadı” sorusunu yönelttiğinden bir gün sonra 17 Haziran’da İzmir İl binasına yapılan saldırıda Deniz Poyraz katledildi, 21 Haziran’da ise Anayasa Mahkemesi (AYM) HDP’nin kapatılması istemiyle sunulan iddianameyi kabul etti. Duruşmanın geçen 9 oturumda yaşananları, mahkeme heyetinin yönelttiği soruları ve HDP’ye yönelik saldırıyı dava avukatlarından Özgür Erol, MA’dan Zemo Ağgöz’e değerlendirdi.

Kobanê Davası dosyasının, Türkiye siyasi iklimindeki nefret, kutuplaştırma, ötekileştirme ve linç ortamının hukuk alanına yansıması olduğunu belirten Erol, “Tam anlamıyla ötekileştiren, linç etmeye çalışan bir dosya söz konusu. Dolayısıyla dosyanın başlangıcından itibaren burada kurulan mahkeme dediğimiz mekanizma, bu ifa edilecek hüküm verme görevini çok hızlı bir şekilde yapıp sonuçlandırmaya odaklanmıştı. Onlarca siyasetçi ve Kürt siyasetinin en deneyimli simalarını bu biçimde yargılamanın çok da kolay olmayacağını sanırım bu 9 günlük periyota gördüler” dedi.

Sorular afaki 

Bu dosyada mahkeme heyetinin siyasetçilere soru olarak yöneltebileceği kriminal bir durum olmadığını, dolayısıyla mahkemenin sorabileceği soruların siyasetçilerin düşüncesine yönelik olduğunu kaydeden Erol, ”Şunun hakkında ne düşünüyorsunuz, şu örgüt hakkında ne düşünüyorsunuz ya da Kürdistan neresi’ gibi sorular ve afaki sorular” diye konuştu.

Mahkeme incelememiş

Mahkemenin, iddianame ve eklerini incelemediğini vurgulayan Erol, şöyle devam etti: “İnceleseler, HDP Antep Şahinbey ve Esenyurt ilçe binası 7-8 Ekim’de yakılmadı mı? Türkiye siyasi tarihinde, HDP’den daha fazla binası yakılan, çalışanı tutuklanan, üyeleri öldürülen, yöneticileri tehdit edilen bir siyasi parti mevcut mudur? Bakmadıkları için ‘HDP binaları saldırıya uğradı mı’ diye soruyor. Bu dosyanın içeriği tamamen bir garabetten ibaret olduğu için bir garabetten üretebileceğiniz sorular da ancak bu kadar afaki ve düşünsel olabilir.”

Türkiye siyasi iklimine hakim olan ne kadar olumsuz, negatif, ötekileştiren, kutuplaştıran linç eden özellik varsa hukuk eliyle uygulanmaya çalışıldığını dile getiren Erol, “Türkiye’de bugün hukuk yönetilmektedir. Türkiye hukukla yönetilmiyor. Türkiye’de hukuk yönetiliyor. Türkiye’deki hukuk siyaset tarafından yönetilmeye alıştığı için bu davalar da bunun bir uzantısı” dedi. 

Harekete geçen mekanik

Tüm bu yargılama süreçleri karşısında savunma avukatları olarak yapacakları çok şeyin olduğunu ifade eden Erol, şunları ekledi: “Kuşkusuz müvekkillerimiz son derece önemli siyasetçiler. Biz de bu dosyalara iddia makamının, mahkemenin ya da bu dosyaya dahil olan diğer tüm kesimlerin de ötesinde çok ciddi bir hazırlık yapıyoruz. Elimizdekileri henüz açmış değiliz. Bunları açıp tek tek tartışacağız. Bu dosyadaki bütün maktulleri, bütün öldürme olaylarını, 7-8 Ekim’de harekete geçen mekaniği, dinamiği ortaya çıkaracak çalışmalarımızı yapacağız ve bunu ortaya koyacağız. Bu konuda ciddi bir çalışma yürütüyoruz.”  ANKARA

 

Yolumuzu halk belirleyecek

HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar, HDP’nin köklerinin ülkenin bütün topraklarına yayıldığını belirterek, “Bizim yolumuzu biz değil, siz belirleyeceksiniz. Bu yol adaletin, hakikatin yolu olacaktır” dedi. 

Sancar, partisinin Halklar ve İnançlar Komisyonu’nun Dersim’de düzenlediği ”Hakikat ve Adalet İçin Canlar Buluşuyor” etkinliğinde, Alevilerle bir araya geldi. Kentte bulunan bir otelde gerçekleştirilen etkinliğe, HDP’li vekillerin yanı sıra sivil toplum örgütleri temsilcileri, Dersim Belediyesi Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu katıldı. Etkinliğin yapıldığı salona Seyid Rıza’nın fotoğrafı ile ”Canlar Hakikat ve Adalet İçin Buluşuyor” yazılı pankart asıldı.  Etkinlik, HDP İzmir il binasına yönelik saldırıda katledilen Deniz Poyraz için yapılan saygı duruşuyla başladı. 

Burada bir konuşma yapan Sancar, şunları söyledi: ”Şimdi içinden geçtiğimiz dönem, belki de tekçi, baskıcı, inkarcı, kıyıcı zihniyetle, eşitlik, adalet, özgürlük isteyen zihniyet arasındaki mücadelede final yılı olacaktır. Bir büyük yol ayrımına doğru ilerliyoruz. Bu yol ayrımında hep birlikte, omuz omuza, gönül gönüle yürüyebilirsek inanın onlarca yıldır devam eden inkar, zulüm, baskı, ayrımcılık anlayışını değiştirmemiz yakındır. Israrla ve inatla birlikte yürüme çağrısı yapıyoruz. İri ve diri kalmak için birlikte yürümek zorundayız. Bizim yolumuzu biz değil, siz belirleyeceksiniz. Yani burada yapacağımız tartışmalarda, bundan sonra başka şehirlerde yapacağımız buluşmalarda, irşat olmak istiyoruz, yol görmek istiyoruz. Bunu halkımızın yapmasını istiyoruz. Bu ülkede demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü, eşitliği, adaleti isteyen her kesimle buluşacağız, dinleyeceğiz, tartışacağız ve sonunda yolumuzu birlikte belirleyeceğiz.”

Etkinlik, daha sonra basına kapalı bir şekilde devam etti. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.