Mexmûr ve Şengal’a yine hava saldırısı

• Türk devleti, bir haftanın ardından önceki gece de Şengal ve Mexmûr’a hava saldırısı düzenledi. Şengal’de asayiş noktasını hedef alan Türk devleti, Mexmûr’da evleri vurdu.

İşgalci Türk devletine ait SİHA’lar Mexmûr Mülteci Kampı’nı vurdu, bir kadın hafif yaralandı; 10 ev zarar gördü. Şengal’in Barê köyündeki asayiş noktasına saldırıda da bir kişi yaralandı.

Türk ordusu, 1990’lı yıllarda sınır kentlerinde yaşanan köy yakmaları sonucu göç eden 13 bini aşkın kişinin yaşadığı ve 1998’den beri Birleşmiş Milletler’in (BM) koruması altında olan Mexmûr Kampı’nı sabah saatlerinde bir kez daha havadan bombaladı. 17 Temmuz 2019’dan bu yana ambargo uygulanan kampa yönelik hava saldırısında can kaybı yaşanmadı. Ancak bazı ev ve iş yerleri zarar gördü.  

10 ev zarar gördü

Saldırıya ilişkin MA’ya konuşan Mexmûr Halk Meclisi Eşbaşkanı Hacı Kaçan, saldırının yapıldığı bölgenin ”2. Semt” olarak adlandırdıkları alan olduğunu aktardı. Cuma günü tatil olması nedeniyle sokakta kimsenin bulunmadığını kaydeden Kaçan, büyük bir facianın eşiğinden döndüklerini söyledi. Saldırıda 10 evin zarar gördüğü bilgisini paylaşan Kaçan, SİHA’ların hedef aldığı evin, bebeği olan Beşir isimli bir öğretmene ait olduğunu belirtti. Fotoğraflara yansıyan beşikte o sırada bir bebek olduğunu kaydeden Kaçan, saldırılarla sivillerin hedeflendiğini ifade etti. 

Saldırıyı bekliyorduk

Kaçan, kamp semalarında uzun bir süredir Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) hareketliliğinin yaşandığını ve bu nedenle böylesi bir saldırıyı beklediklerini söyledi. SİHA hareketliliğini Irak hükümeti, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile diğer yetkililere de ilettiklerini aktaran Kaçan, saldırının engellenmediğini belirtti. Daha önce de benzer saldırılarla karşı karşıya kaldıklarını hatırlatan Kaçan, 2014’teki DAİŞ saldırılarına işaret ederek, ”O zamanlar da halkın dağılması, kampın boşaltılması amaçlanıyordu. Şengal’de de aynı komplo ve plan devredeydi. Rojava’da da aynı durum söz konusuydu. Saldırıların Türkiye’nin bilgisi dahilinde olduğunu biliyoruz. DAİŞ’in saldırısı, KDP’nin üç yıldır uyguladığı ambargo ve bu saldırıların hepsi birbiriyle bağlantılı. DAİŞ’in yarım bıraktığı ve başaramadığı konsepti bugün tamamlamak istiyorlar” şeklinde konuştu.

BM’nin gözleri önünde

Kampın demografik yapısına dikkat çeken Kaçan, şunları söyledi: “90’lı yıllardan bu yana bize karşı sürekli saldırılar oluyor. Ama bu son saldırılar direk uçaklarla, KDP eliyle, DAİŞ eliyle yapılıyor. BM’nin gözleri önünde, Irak hükümetinin gözleri önünde oluyor. Daha önceki saldırılar için bir heyet oluşturup BM ile görüştük. Irak hükümeti ve tüm askeri yetkilileri ile görüştük. Belgeleri sunduk. BM koruması altında siyasi mülteci hakkı almış bir halkız. Her yıl burada heyetlerin gelmesi ile kimlikler yenileniyor. Parmak izleri alınıyor. Türkiye’nin iddiaları gerçeği yansıtmıyor. Şemsiyesi altında bulunduğumuz BM sessiz kalıyor. Buna ortak oluyor.”

Bağdat’tan da tehdit ettiler

Saldırıların Bağdat’ta 28 Ağustos’ta başlayan ve Türkiye’yi temsilen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da katıldığı “Bağdat İş Birliği ve Ortaklık Konferansı” dönemine geldiğine dikkat çeken Kaçan, şöyle devam etti: ”Toplantıda da Mahmur ve Şengal hedef alındı. Buraya saldırılar olacağını herkes biliyordu. Orada bizleri tehdit ediyorlardı. Bu nedenle bundan sonra olacak bütün saldırılarda BM’nin, Irak’ın ve özellikle de KDP’nin sorumluluğu ve ortaklığı vardır. Kamp halkı adına tüm dünyaya, demokrat kesimlere, Kürt halkına seslenmek istiyoruz; Kürt halkına karşı bir imha politikası yürütülüyor. Metîna’dan Zap’a, Şengal’den Mexmûr ve Rojava’ya kadar tüm saldırılar işgal girişiminin parçasıdır. Bu mücadeleye sahip çıkılmalı. Bugün buna karşı direnmezsek yarın çok geç olabilir. Bu saldırılar bizi özgür yaşamımızdan vazgeçiremeyecektir.”

Mexmûrlular protesto etti

Saldırının gerçekleştiği yerde bir araya gelen Mexmûrlular bir basın açıklaması yaptı. Halk Meclisi Üyesi Eli Urek tarafından okunan açıklamada Türk devleti, ortakları ve saldırıda rolü olanlar kınandı. Urak, şunları ifade etti: “Sivillere ait evlere bomba attılar.  Saldırıda can kaybı olmadı. Saldırı bir konsept dahilinde gerçekleşti. Bir haftadır Mexmûr üzerinde insansız silahlı hava araçları aralıksız keşif yapıyor. Böyle bir durumda Irak ve hava sahasından sorumlu ittifak güçleri neden bunu görmüyor ve buna karşı bir şeyler yapmıyor? Duruma baktığımızda, sessizlik ve ortaklık görüyoruz. Bu saldırıların amacı, bir yandan Kürt Özgürlük Hareketi’ni tasfiye etmek, diğer yandan Kürt halkı ve dostlarını hedef almaktır. Kampa yönelik saldırı ile kamp halkı dağıtılmak isteniyor. Herkes bilmeli ki bu halk özgürlük, adalet ve barış için buradadır.  Türk devleti, DAİŞ’in Mexmûr ve Şengal’e yönelik yarım kalan saldırılarını devam ettirmek istiyor. Dün savaş uçakları Şengal’i bombaladığında, bize de yöneleceklerini biliyorduk. İlgili tüm tarafları sorumluluklarına sahip çıkmaya, faşist Türk devletinin ortakları olmamaya çağırıyoruz. Ne kadar saldırı olursa, ne kadar üzerimizde anlaşma sağlarlarsa sağlasınlar, Önderliğimizin yanında mücadele ederek yolumuza devam edeceğiz.”

Saldırının ardından dün iki Irak heyeti, kampa gelerek incelemelerde bulundu, sorumlularla görüştü.

Êzîdxan asayişine saldırı

İşgalci Türk devleti, Mexmûr’da önce Şengal’in Barê köyündeki Êzîdxan asayişinin noktasına insanız hava aracıyla saldırdı. Saldırı sonucunda bir kişi yaralandı.

 MEXMÛR