‘Milli’ olmayan Keskin'e hapis

.

.

  • Türk yargısı, İHD Eşbaşkanı Eren Keskin’e verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı. Evrensel insan haklarını savunmak, ‘yerli ve milli olmamakla’ suçlandı. Eren Keskin, “Bu kararı veren hakimin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden haberi yok” dedi. 
  • 33 yıllık avukat olarak böylesi bir dönemi hiç yaşamadığını vurgulayan Keskin, şunları kaydetti: "Mahkeme verdiği kararla 'Eren Keskin sen yerli ve milli olmadığın için ben bu kararı veriyorum. Sen evrensel insan haklarını savunduğun için ben sana ceza veriyorum’ diyor.”


ERDOĞAN ALAYUMAT / İSTANBUL

Özgür Gündem gazetesi ana davasında yargılanan Av. Eren Keskin’e verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezası istinaf mahkemesi tarafından da onandı. Mahkeme gerekçeli kararında Keskin’in ‘milli ve yerli’ insan hakları savunucusu olmadığını söyledi.    
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem gazetesi davasında yargılanan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eşbaşkanı Avukat Eren Kesin’e “örgüt üyeliği” suçlamasıyla verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası, İstanbul 27. Ceza Dairesi (İstinaf) tarafından onandı. Kararın gerekçesi ise Türk yargısına yakışan tespit ve suçlamaları içeriyor. 

Kamu güvenliğini bertaraf etmiş

Kararda “Sanıkların gerek savunmaları gerek ise iltisaklı oldukları Özgür Gündem gazetesinin yayın politikası birlikte değerlendirildiğinde insan hakları ve insan hakları savunuculuğu üzerinden kamu güvenliğinin bertaraf edilmeye çalışıldığı, buna yönelik kanlı eylemlerde bulunan bir örgütün sesi olmaya onu kendilerince aklamaya çalıştıkları, devleti ve güvenlik güçlerini canavarca hareket eden bir mekanizma olarak görmeye ve göstermeye çalıştıkları tespit olunmuştur” ifadeleri yer aldı.

Milliyetçi hamasetle süslü
'milli bir insan hakları' icadı

“Türk devletinin yüzyıllara dayanan devlet geleneği ve vatandaşına bakış açısı her daim ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturuyla vücut bulmuştur” şeklinde milliyetçi hamasetle süslenen gerekçeli karar, şöyle devam ediyor: “En az evrensel değerler kadar insan onur ve haysiyetini gözeten, Türk devletinin daima var olmasını ve anayasamızda tanımlandığı üzere vatandaşımızın Türk vatandaşı olarak kendisinin ve devletinin güvenliğinden endişe etmesine sebep olmayacak gerçek ve milli bir insan hakları anlayışının ve kavramının tartışılması ve gözetilmesi gerekmektedir. Bu kapsam üniter yapımıza, güvenliğimize kasteden oluşumların, devletlerin arkasına sığındığı, kendilerine paravan yaptıkları insan hakları kavramından ziyade milli gelenek, örf ve kardeşlik hukukumuzun yıllardan beri getirdiği tecrübe, birikim ve bakış açısıyla mümkün olacaktır.”
 
Keskin: AİHS’den haberleri yok

Gerekçeli karara ilişkin gazetemize konuşan Eren Keskin, “milli ve yerli” tanımlamasının son derece komik olduğunu söyledi. Keskin, “Belli ki bu kararı veren hakimin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden (AİHS) haberi yok anlaşılan. AİHS’yi imzalayan bir devlet ‘yerli ve milli’ insan haklarından bahsedemez. İnsan hakları evrenseldir ve bu devletler tarafından garanti altına almıştır” dedi. 

Böyle bir dönemi hiç yaşamadım

Hiçbir hukukçunun bu gerekçeli karara akıl erdiremediğini ifade eden Keskin, şöyle konuştu: “Bu durum karşısında hukuki bir değerlendirme yapamıyoruz. Öyle bir hukuk yok çünkü. Düşman hukuku bile böyle olmaz. Düşman hukukunun bile kuralları var. Bu kuralsız bir sistem. Yani akıl almaz. Ben 33 yıllık bir avukatım, böyle bir dönem hiç yaşamadım. Mahkeme verdiği kararla “Eren Keskin sen yerli ve milli olmadığın için ben bu kararı veriyorum. Sen evrensel insan haklarını savunduğun için ben sana ceza veriyorum’ diyor.”

Ne olmuştu?

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, Özgür Gündem ana davasında 15 Şubat 2021'de gazetenin İmtiyaz Sahibi Kemal Sancılı, Sorumlu Yazı işleri Müdürü İnan Kızılkaya, Nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni Eren Keskin’e 6 yıl üçer ay hapis, gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya'ya ise 1 yıl 13 ay ceza vermişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, verilen cezaları yetersiz bularak dosyayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne (İstinaf) taşımış ve iddianamede yer alan "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "örgüt üyesi olmak" ve "örgüt propagandası yapmak" suçlamalarından ayrı ayrı ceza verilmesini istemişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi, savcılığın başvurusunu reddederek gazetecilere verilen cezaları 14 Nisan 2022’de onadı. İstinaf'ın kararı, Yargıtay’a taşınacak, orada da cezalar onanırsa tutuklanma gündeme gelecek. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.