Öcalan’ın yolundan ayrılmayalım

Büyük Özgürlük Yürüyüşü / Silopiya

Büyük Özgürlük Yürüyüşü / Silopiya

  • İki koldan devam eden Büyük Özgürlük Yürüyüşü, bugün bir haftasını tamamlıyor. Qers kolunun vardığı Xinûs’ta konuşan DİK üyesi Mahmut Tanış, “Şêx Seîd, Qazî Mihemmed ve Abdullah Öcalan’ın yürüdüğü yoldan ayrılmamamız gerekiyor. Biz Kürt’üz, vatanımız burasıdır ve adı Kurdistan’dır” dedi.

Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK'lı tutsakların, "Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm" kampanyası kapsamında 27 Kasım'da başlattığı dönüşümlü açlık grevi 73. günde. Tutsaklar, taleplerine yanıt verilmemesi halinde Uluslararası Komplo'nun yıl dönümü olan 15 Şubat'tan itibaren yeni bir aşamaya geçeceklerini duyurmuştu. Tutsak yakınları öncülüğündeki Adalet Nöbeti de 7 kentte devam ediyor. Bu kapsamda Kuzey Kurdistan'daki sivil toplum örgütleri ve partilerin Qers ve Wan'dan 1 Şubat'ta başlattığı ve 15 Şubat’ta Amara’da tamamlamayı planladığı Büyük Özgürlük Yürüyüşü de 7. gününde.

Büyük Özgürlük Yürüyüşü"nde yer alanlar, büyük bir coşku ve kararlılıkla günlerdir yollarda. Kış koşullarında kar, yağmur, çamur dinlemeden yürüyüşlerini sürdürenlerle birlikte Kürt halkı da her nokta da "onurlu barış" talebini yükselterek, İmralı'nın kapılarının açılmasını dile getiriyor. Gittikleri her yerde halkın coşkusuyla karşılaşan yürüyüşçüler, gezdikleri her sokak, mahalle, cadde ve evde tecridi anlatarak, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün önemine dikkat çekiyor.

Qers kolu

Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün Qers kolunda yer alanlar, Mûş’un Kop (Bulanık) ilçesinden geldikleri Qerecoban’ın girişinde ilçe sakinleri tarafından karşılandı. Özgürlük Yürüyüşçüleri, 6 Şubat depremlerinin yıldönümü olması nedeniyle halkla birlikte ilçe merkezinde sessiz yürüyüş gerçekleştirdi. Yakalarına siyah kurdele takan yürüyüşçüler, ulaştıkları ilçe merkezinde açıklama yaptı. Burada konuşan Mêrdîn MEBYA-DER Eşbaşkanı Salih Kuday, deprem kurbanlarını anarak başladı. Her geçen gün derinleşen ekonomik krizin savaştan, savaşın tecritten bağımsız olmadığını belirten Kuday, “Sayın Abdullah Öcalan'dan 35 ayı aşkın süredir haber alınamıyor. Sayın Öcalan imkan olursa bir haftada bu soruyu çözerim, demişti. Yürüyüşümüz Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlüğü içindir. Sayın Öcalan, fiziki özgürlüğüne kavuşana kadar bu yürüyüş devam edecek" dedi. Açıklamanın ardından Özgürlük Yürüyüşçüleri DEM Parti İlçe binasına gidildi.

 

 

Şêx Seîd anıldı

Qers kolu, Erzirom’un Xinûs (Hınıs) ilçesi girişinde anneler tarafından karşılandı. İlçe merkezinde yürüyüş yapılarak, Kürt önderlerinden Şêx Seîd anıldı. İlçe meydanında konuşan DEM Parti Milletvekili Zeynep Oduncu, "Nereye vardıysak bizi büyük bir coşkuyla karşılıyorlar. Deprem doğal afettir ama iktidarın yarattığı enkaz doğal değildir. İktidarın eli kanlıdır. Bugün savaşa verdikleri parayla tüm kenti inşa ederler ama iktidarın umurunda değil. Onların iktidarlarını kurdukları tek şey savaştır, kandır. Biz, Şêx Seîd'in memleketindeyiz. Bu yürüyüş bu açıdan burada olması çok anlamlı. Bu yürüyüşümüz Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşuncaya kadar devam edecek” dedi. 

DİK üyesi Mahmut Tanış ise "Bizim dilimizi, kültürümü yasakladıkları için Şêx Seîd isyan etti. Şêx Seîd, halklar arasında bir ayrımcılık yapmadı ve tüm halklarla birlikte hareket etti ama bu başkaldırı başarıya ulaşamadı. Ona ihanet edenleri de unutmuyoruz. Bugün Sayın Öcalan 25 yıldır büyük bir tecrit altındadır. Yine Öcalan da bir ihanete uğradı. Bizim Şêx Seîd, Qazî Mihemmed ve Öcalan’ın yürüdüğü yoldan ayrılmamamız gerekiyor. Biz Kürtüz, vatanımız burasıdır ve adı Kurdistan’dır” diye konuştu.

Konuşmalar sonrası "Bijî berxwedana Îmraliyê” sloganı atıldı. Yürüyüşçüler ve beraberindekiler, daha sonra parti binasına geçti. Yürüyüşçüler, buradan da Mûş’un Gimgim (Varto) ilçesine doğru yola koyuldu.

 

 

Gimgim bağrına astı

Yüzlerce kişi, insan zinciri oluşturarak yürüyüşçüleri karşıladı. Karşılamada, “Özgürlük Yürüyüşü” yazılı dövizler taşındı. Uzun bir süre devam eden selamlaşmanın ardından yürüyüş başladı. Sık sık “Bijî Serok Apo”, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Bê serok jiyan nabe” sloganları atıldı. İlçe meydanına kadar devam eden yürüyüşte konuşan DEM Parti Milletvekili Burcugül Çubuk konuştu. Yürüyüşçüler, daha sonra parti binasına geçti. 

 

 

Wan kolu

Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nün Wan kolu, dün Şirnex'in Silopiya (Silopi) ilçesine vardı. Yürüyüşçüler, depremlerin yıl dönümü nedeniyle önlüklerine siyah kurdele taktı. Barış Anneleri, yürüyüşçüleri çiçeklerle karşıladı. Yürüyüşçüler, tek tek sarıldıkları annelerle birlikte kol kola girerek, ilçe merkezinde bulunan 2. Cadde üzerinde yürüdü. Yürüyüş, DEM Parti Silopiya İlçe Örgütü’ne kadar devam etti. Yürüyüş güzergahındaki yurttaşlar da alkış ve zafer işaretleriyle destek verdi. Parti binası önünde depremde yaşamını yitirenler için saygı duruşu yapıldı. DEM Parti Colemêrg Milletvekili Onur Düşünmez, “Biz Taybet Ana’nın çocuklarıyız. Sêvêlerin yol arkadaşlarıyız. Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü de sağlayacağız, bu topraklara da özgürlük gelecek" dedi.

Silopiya’da sokağa çıkma yasakları döneminde katledilen Sêvê Demir'in annesi Sakine Demir ise "Özgürlük, barış, birlik, cezaevleri ve Başkan (Abdullah Öcalan) için yapılan bu yürüyüşü kutluyorum. Benim çocuğum şehit oldu, başkalarının çocukları ölsün istemiyorum. İmralı kapısı açılsın, tecrit kalksın, masaya otursunlar" diye konuştu. 

Barış Anneleri, konuşmaların ardından barışın simgesi olan beyaz tülbentleri yürüyüşçülerin boynuna taktı; Abdullah Öcalan için ördükleri eldiven ve atkıyı yürüyüşçülere teslim etti. 

Taybet Ana’nın mezarını ziyaret

Özgürlük Yürüyüşçüleri, İlçe Örgütü binasında kadınlarla bir araya geldi. Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) tarafından organize edilen toplantıya, Barış Anneleri ve tutsak yakınlarının yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. Özgürlük Yürüyüşçüleri, toplantının ardından sokağa çıkma yasakları döneminde katledilen ve cansız bedeni 7 gün boyunca sokak ortasında bırakılan Taybet İnan’ın mezarını ziyaret etti. MUŞ/ŞIRNAK

 

* * *

25 yıl önce ördüğü çorabı teslim etti

Milazgir’den ayrılma zamanı geldiğinde elinde tuttuğu yün bir çorapla yürüyüşçülere doğru yaklaşan Naime Çetin adlı anne, DBP Eşbaşkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın yanına gitti. “Bu yürüyüşün sonu özgürlük olsun. Bu çorabı başkan için ördüm. Bunu ona götürün” diyen anne, ördüğü yün çorabı Uçar’a teslim etti. Duygularını sorduğumuz anne Çetin, “Çorabı 25 yıl önce ördüm. Yanımda saklıyordum. Bugün Özgürlük Yürüyüşçülerinin geldiklerini duydum ve buraya gelerek onlara verdim” dedi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.