Salgın krizinde ekolojik yıkım fırsatı

  • Bugün 15 Mayıs Dünya İklim Günü. Türkiye’de salgın sürecini sermaye ve iktidar talan için fırsat olarak görerek, ekolojik yıkıma devam ediyor.

Yeni koronavirüs pandemisi nedeniyle dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de insanlara evde kalma, mümkün olduğunca kalabalık yerlerde bulunmama çağrısı yapılıyor. Ancak evde kalma ayrıcalığına sahip olmayanlar sokağa çıkma kısıtlaması olmadığı günlerde sürekli mesaide.

Bilim insanları tarafından uyulması gerektiği salık verilen 1-1,5 metrelik fizik mesafe ise işçiler söz konusu olduğunda esnetiliyor. Salgın sürecinde çalışmaya devam işçiler, her gün inşaatlara, fabrikalara, madenlere gitmeye devam ettiler ve ediyorlar.
Ekoloji Birliği buna yönelik olarak, salgın sürecini sermaye ve iktidarın talan için ‘fırsat’ olarak gördüğünü belirttiği raporunu 2 Mayıs 2020’de yayınladı.

Yıkımın raporu
Ekoloji Birliği raporuna göre salgın krizi fırsata çevrilerek, ekolojik yıkıma yol açan projelerin bir bölümü şöyle:

– Çanakkale Kumarlar Köyü’nde baraj inşa etmek isteyen Doğu Biga Madencilik isimli şirket tarafından, köylülere mera alanlarını boşaltmaları için baskı yapıldı.

– Artvin’deki maden ve HES çalışmaları devam ediyor. Cengiz Holding’e ait Eti Bakır’ın işlettiği Artvin Cerattepe ve Murgul’daki maden sahalarında faaliyete ara verilmedi.

– Artvin Yusufeli’nde ilçe halkının itiraz ettiği HES projesiyle ilgili çalışmalara başlanıldı. İlçe halkı tepki gösteriyor.

– EÜAŞ International ICC, İngiltere menşeili Rolls-Royce ile kompakt nükleer güç santrallerinin teknik, ekonomik ve hukuki uygulanabilirliği ile birlikte üretim imkanlarını değerlendirmek üzere bir mutabakat zaptı imzaladı.

– Salda Gölü 1. derece doğal sit ve korunan alan statüsüne sahip olmasına rağmen, millet bahçesi yapmak amacıyla iş makineleri ile Salda’ya girip bölgeye özel kumulları taşıdılar ve Millet Bahçesi kapsamında yapacakları yol ve otopark alanına serdiler. Tepkiler üzerine faaliyet durdu.

– Niğde Ulukışla Tepeköy’de, Gümüştaş isimli maden firmasına ait atık havuzundan sızan siyanür komşu taşınmazlarda yüzeye çıktı. Köylüler konuyu kamuoyuna taşıdı.

– UNESCO tarafından dünya mirası kabul edilen Hevsel Bahçeleri, Diyarbakır Sur’ları ile Dicle Nehri arasındaki bir bölgede yer alıyor. Kültürel bir miras olan bu alan, Millet Bahçesi’ne dönüştürülmek isteniyor.

– Ilısu Barajı’nın su toplaması sonucunda, Hasankeyf ve 40 köy bütünüyle sular altında kalırken, 60 köyde de evlerin ve tarım arazilerinin büyük bir bölümü suya gömüldü.

– Kapalı Yer Altı Madencilerine Maliyet Artışı Desteği verildi. 24 Mart günlü Resmi Gazetede, “Yer Altı Maden İşletmelerinde Meydan Gelen Maliyet Artışlarının Karşılanması Amacıyla Destek Verilmesine İlişkin Karar” yayımlandı. Bu karara göre, 12 Haziran 2019 ve 31 Aralık 2020 tarih aralığını kapsayan döneme ilişkin yeraltı maden işletmelerinde doğan zararların karşılanması amacıyla maden işleten kişilere ve çalışanlara destek verilecek.

– Mersin Karaduvar’da Polipropilen Fabrikası: Mersin’de doğayı kirleteceği iddiasıyla büyük tepkiye neden olmasına rağmen yapılmak istenen polipropilen tesisi için Toros Tarım AŞ’nin olduğu bölge Özel Endüstri Bölgesi ilan edildi.

– Bursa’ya bağlı Yenişehir ilçesi Kirazlıyayla köyü sınırları içindeki alanda Lübnanlı Maden Şirketi Meyra tarafından bakır ve çinko madeni için zenginleştirme tesisi yapılması amacıyla ağaç kesilmeye başlandı. Köylüler direniyor.

– Bursa Nilüfer ilçesine bağlı Çalı Mahallesi’nde HES Projesi çalışmaları başladı. Köylüler basın açıklaması yaparak tepki gösterdi.

– UNESCO Dünya Mirası Listesine giren dünyaca ünlü Afrodisias antik kentinin bulunduğu Karacasu’da JES için ÇED süreci başlıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın sitesinde yayınlanan duyuruya göre; Aydın valiliğinin onayı ile Karacasu’nun Ataeymir mahallesinde jeotermal için sondaj ve arama çalışması yapılacak.

– Tekirdağ’da özelleştirilen Tekirdağ Uluslararası Limanı, şimdiki adıyla Ceyport Tekirdağ Uluslararası Limanı’nda kurulması planlanan likit tank çiftliği projesi kapsamındaki kimyasal depolama alanının temelleri deniz kıyısında atıldı. Kimyasalların depolanacağı alanın 500 metre ötesinden aktif fay hattının geçmesi nedeniyle projeye tepki gösteriliyor.

– Dersim’de her geçen gün sayıları artan kum ve taş ocaklarının yerleşim ve yaşam alanlarına, verimli tarım arazilerine, bağ bahçelere ve ürünlere ciddi zararlar vermesi nedeniyle DEDEF tarafından taş ve kum ocaklarına karşı kampanya başlatıldı.

– 17 Ocak’ta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından ihale edilen 305 maden alanının ihalesinin iptali için doğa koruma örgütleri dava açtı.

– Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca Muğla ili Fethiye ilçesi Kayaköy Mahallesi ve Ölüdeniz Mahallesi sınırlarında bulunan 2 bin 182 hektarlık alan sondaj yöntemi ile Jeotermal kaynaklar arama faaliyeti adı altında ihale edildi. Bu bölgede korunan alanlar bulunmakta.

İSTANBUL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.