Senede bir pantolon alıyorum 

Toplum/Yaşam Haberleri —

  • Veysi Karakuş: “Sigorta yok. Zar zor geçiniyorum. Şimdi olsa evlenmezdim. Sosyal hayat zaten yok.Her şeyden kısıyorum. Endişeliyiz.”
  • Mehmet Karakaş: “Hiç böylesini görmedim. Gelirim aynı, gider 5 kat arttı. Kurtarmıyor. Asgari ücret dahi alamıyorum. Bağ-Kur’luyum ama yatıramıyorum.” 
  • Akif Geçmez: “15 yıldır bu sanayideyim, sigorta girişim yok. Poğaçayla besleniyorum. Ne yapalım. Evliyim, 2 çocuk var, ev kira. Senede bir pantolon alamıyorum.”  

SEDAT YILMAZ-ÖZGÜR PAKSOY-MA/AMED

Yaklaşık 7 milyon çalışanın geçim standardını belirleyen ücret sistemi, Kürt illerinde uygulanmıyor. Amed’de iş kapısı olarak değerlendirilecek küçük işletmelerin bulunduğu 3 sanayi sitesinde işçilere verilen ücret, asgari ücretin çok çok altında. Çocuk ve genç işçilerin en az 12 saat çalıştırıldığı vasıfsız işlerde haftalık 300 TL olurken, en vasıflı işçi haftada 750 TL alıyor. Birçoğu ailelere ait olan küçük işletmelerin olduğu 3’üncü sanayi sitesinde çalışanlara mikrofon uzattık.  Neredeyse tamamı sigortasız olan işçiler, ortalama 2 bin 740 TL ücret alıyor. 

Seyit haftalık 450 TL’ye çalışıyor 

Sanayi okulunda okuyan ve oto elektrik işçisi olan Seyit (18), asgari ücreti duyduğunu ancak çevresinde 4 bin 250 TL alanın olmadığını söyledi. Sigortasız haftalık 450 TL’ye çalışan Seyit, ailesine destek olduğunu dile getirdi. 

12 yaşından beri sanayide 

Kenan Şahin (36), 12 yaşından itibaren sanayide işçi olduğunu, haftada 500-600 TL kazandığını belirterek, yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin bin 261 TL olarak açıkladığı ev kirasına tepki gösterdi. Bu sanayide 4 bin 250 alan kimsenin olmadığını vurgulayan Şahin, “Bu şartlarda 4 bin 250 iyi değil, zaten alamazsın. Bu çevrede kiralar 2 bin, 2 bin 500 lira. Ev kiramı zor ödüyorum. Burada bir iş alanı yok. Fabrika yok. Onlardan isen iyisin, değilsen ‘terörist’sin. Onlardan da değiliz, olmayacağız da. Sigorta yok. Her şeyden kısıyoruz, 3 ekmek 20 TL. Etin kilosu 100 lira. Pazara gittiğimde en az 500 lira olmalı. Hiçbir şey almam ki” dedi. 

Şimdi olsa evlenmezdim 

Lokantada servis işi yapan Veysi Karakuş (24), günlük 110 liraya çalıştığını belirterek, geçim sıkıntısını şu sözlerle ifade etti: “Sigorta yok. Zar zor geçiniyorum. Şimdi olsa evlenmezdim. Sosyal hayat zaten yok. Bir tezgahın önünden geçince, fiyata bakıyorum, aldığım maaşa bakıyorum, yemesem de olur diyorum. Her şeyden kısıyorum. Endişeliyiz.”  

Gider 5 kat arttı 

Sanayiye aracın bakımı için geldiğini anlatan servis şoförü Mehmet Karakaş, 20 yıldır yaptığı işten bezdiğini dile getirdi. Gelirin sabit giderin ise 5 kat arttığını belirten Karakaş, yaşadıklarını şöyle özetledi: “İşler çok kötü, mazot 10 lira oldu, nasıl olabilir işler. 100 liralık parça olmuş 500 lira, 500 liralık parça olmuş 3 bin lira, 3 bin liralık parça 15 bin lira. Geçmişte yine iyiydi, 20 yıldır bu işi yapıyorum, hiç böylesini görmedim. Gelirim aynı, gider 5 kat arttı. Kurtarmıyor. Öğrenci başı 200 lira alıyoruz, ayda bana kalıyor 3 bin lira. Asgari ücret dahi alamıyorum. Bağ-Kur’luyum ama yatıramıyorum. Ev kira, 2 çocuk okutuyorum. Borçla geçiniyorum.” 

En az 12 saat çalışıyorum 

Sanayi işçiliğinde kalifiye eleman olarak tanımlanan mekanik elektrik ustası İsa Ekin (21), 7 yıldır günde en az 12 saat çalıştığını söyledi. Sanayide asgari ücret alan kimseyi tanımadığını vurgulayan Ekin, “Doğuda maaşlar düşük. Haftalık 750 alıyorum. 6 kişilik ailede tek çalışanım. Her halükarda pazara haftada bir gidiliyor. 100 liraya yaptığımız alışverişi, şimdi yarısını alamıyoruz” dedi. 

Hayal bile kuramıyoruz 

Fırat Demir 19 yaşında ve 7 yıldır sanayide çalışıyor. Haftalık 750 TL alıyor. Asgari ücret talep eden işçinin aynı gün işten kovulacağına dikkati çeken Demir, şunları söyledi: “Asgari ücretin bize bir faydası yok, sanayide kim alıyor? İş yok, bu ücreti talep edemiyoruz. Patronun işine gelmez, kovar. Sanayide herkes öyle. Sigorta da yok. Evde 6 kişiyiz, 2 kişi çalışıyoruz. Gelecekle ilgili hayal bile kuramıyoruz.” 

Senede bir pantolon alıyorum 

Akif Geçmez (29), sanayide ortacı olarak tarif edilen (ne iş olsa yaparım) günlük yevmiyeyle çalıştığını ve ortalama 80 TL kazandığını söyledi. Sabit bir geliri ve sigortasının olmadığını ifade eden Geçmez, geçim sıkıntısını yılda bir kere aldığı pantolon üzerinden özetledi. Geçmez, şöyle devam etti: “15 yıldır bu sanayideyim, sigorta girişim yok. Poğaçayla besleniyorum. Ne yapalım. Evliyim, 2 çocuk var, ev kira. Senede bir pantolon alamıyorum. En son 2 sene önce pantolon aldım, hala onu giyiyorum. Bu saatten sonra zor, düzelmez. Ezile ezile gideceğiz.”  

Tavuk eti de gitti

Sanayide en yüksek ücretli olarak rast geldiğimiz Ercan Toprak (41) ise, 25 yıldır sanayide oto makas işinde çalışıyor. Aldığı 4 bin TL ile 4 çocuğa baktığını dile getiren Toprak, “Benim maaşım sabit. Zam olsa da olmasa da aynı. Aldığım beni doyurmuyor. Kimse eskisi gibi hayata devam edemiyor. Yaklaşık bir yıldır et almadım. Eskiden tavuk eti alabiliyordum, o da gitti” diye konuştu. 

  

Yüzde 200 zam geldi 

Şükrü Demir 30 yıllık otomotiv teknikeri. Kendi adına çalıştırdığı iş yerinde dertlerini saya saya bitiremedi: “Hükümet yetkilileri gelip bir hafta burada dursunlar. Kriz nasıl yok, geçen hafta aldığımız malzemeye yüzde 200 zam geldi. Nasıl oluyor? Yedek parça değiştiremiyoruz. Yolda kalmayana kadar kimse gelemiyor. Borçlarımızı ödeyemiyoruz. İnsanlarda para kalmadı. Yakıt 11 TL’ye ulaştı. İnsanlar lastik alamıyor.”  

‘Çocuğumun yüzüne bakamıyorum’ 

38 yıldır sanayide iş yaptığını anlatan 52 yaşındaki Mehmet Arslan, artan dolar ve maliyetlere dikkati çekerek, işletmecilerin halini özetledi: “38 yıldır bu meslekteyim, ilk kez bu yıl bu kadar perişan olduk. Son iki yıl içerisinde artık geçinemiyoruz. Evimize ekmek götüremiyoruz. Her şey 3 kat yükseldi, dolar almış başını gitmiş. Çocuğumuzun yüzüne bakamıyoruz.”

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.