‘Sığınaksız’ bir dünya için

• Mor Çatı  Gönüllüsü Kübra Karagöz: “Bugün şiddetle mücadele mekanizmalarını konuşabiliyorsak, bu kadın mücadelesinin kazanımıdır. Etkin devlet politikaları ve kurumların sorumluluk almasıyla şiddet son bulabilir.”

1990’da kurulan Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, 35 yıldır ev içi şiddet ve erkek şiddetine karşı kadınlarla dayanışma gösteriyor. 1987’deki “Dayağa Karşı Kampanya” sonrası feminist kadınlar tarafından kurulan vakıf, 37 binden fazla kadın ve çocuğa sosyal, hukuki, psikolojik destek, 451 kadın ve 515 çocuğa sığınak sağladı. 

Mücadelede kurultaylar önemli

MA’ya konuşan Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı Gönüllüsü Kübra Karagöz, kadın örgütlerinin kurultaylarda bir araya gelerek mücadele politikalarını belirlediğini belirtti. Mor Çatı’nın sığınaksız bir dünya için çalışma yürüttüğünü ifade eden Karagöz, yerel yönetimlerin, kamu kurumları ve feminist örgütlerin katıldığı bu kurultayların, kadınların sözünü söyleyebildiği, şiddetle mücadelede etkin mekanizmalar oluşturabildiği bir alan olduğunu ifade etti.

ŞÖNİM şefaf değil

Karagöz, kadınlara yönelik saldırıların arttığını, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin bu süreci ağırlaştırdığının da altını çizdi. Şiddetin önlenmesi için caydırıcı cezalar ve etkin politikalar gerektiğini vurgulayan Karagöz, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’nin (ŞÖNİM) şeffaf çalışmadığını, kadınların destek süreçlerinde erkek personelle muhatap olduğunu ve sığınaklara erişimde sistematik engellerle karşılaştığını belirtti.

Kurumlar sorumluluk almalı

Karagöz, uluslararası sığınak modellerinin Türkiye’de uygulanabilir olduğunu, kadınların örgütlü mücadelesinin şiddetle mücadelede en büyük güç olduğunu vurgulayarak şunları ifade etti: “Bugün şiddetle mücadele mekanizmalarını konuşabiliyorsak, bu kadın mücadelesinin kazanımıdır. Etkin devlet politikaları ve kurumların sorumluluk almasıyla şiddet son bulabilir.” WAN