Son veda hakkı tanınmadı

  • Edirne Cezaevi'nde mide kanseri olan Hadi Yalçın'ın yaşamını yitirmesinde üç gün önce tahliye kararı verildi. Şırnak'ta olan yakınlarıyla vedalaşma hakkı tanınmayan Yalçın’ın eşi Zehra Yalçın, "Tedavi edilseydi yaşıyor olacaktı" dedi. 

Şırnak Belediyesi'nde Su ve Kanalizasyon İdaresi'nde 21 yıl boyunca çalışan Hadi Yalçın, Silopi ilçesinde 2016’da ilan edilen sokağa çıkma yasakları döneminde "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklandı. 2 yıl Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan Yalçın, ardından Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi. 15 yıla kadar hapsi istenen Yalçın'a üç ay önce mide kanseri teşhisi konuldu. Hastalığı nedeniyle mama ile beslenen Yalçın için avukatları tarafından Adli Tıp Kurumu'na (ATK) başvuru yapıldı. ATK yaptığı muayene sonucunda Yalçın'a ilişkin "Cezaevinde kalamaz" raporu verdi. Yalçın'ın ailesi ve avukatı, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne ATK'nin raporunu göndererek tahliyesi için başvuru yaptı. Yargıtay Dairesi de 4 Ocak’ta Yalçın’ın tahliyesine karar verdi. Karardan bir gün sonra Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Yalçın, 8 Ocak’ta yaşamını yitirdi. Yalçın’ın otopsi raporu ise “henüz çıkmadı” gerekçesiyle aileye teslim edilmedi. 

Uzun zaman görüşüne dahi gidemediği eşiyle vedalaşma hakkı tanınmayan Zehra Yalçın, eşinin cezaevine girmeden önce herhangi bir sağlık probleminin olmadığını hatırlattı. Eşi cezaevindeyken anne ve babasının vefat ettiğini söyleyen Yalçın, cenazelerine katılmasına dahi izin verilmediğini söyledi. 

Eşinin cezaevine girmeden önce herhangi bir sağlık probleminin olmadığını kaydeden Yalçın, şöyle konuştu: “En son Mart 2020’de görüşüne gitmiştik. Gördüğümüz zaman da gayet iyiydi ve herhangi bir sağlık problemi yoktu. Hiçbir zaman bize rahatsızım demedi. Zulüm görerek yaşamını yitirdi. Bu yaşadıklarını hak etmiyordu. 3 ay önce bu hastalık baş göstermişti. Bize telefon görüşünde ‘İçtiğim suyu bile yutamıyorum’ diyordu. Buna rağmen hastaneye götürülmedi ve tedavi altına alınmadı. Son telefon görüşünde doktorların kendisine mide kanseri olduğunu söylediğini belirtti. Zaten o telefon görüşünden sonra bir daha da kendisinden haber alamadık.” 

Onu öldüren hastalık değil

 Yalçın, eşini öldürenin hastalık olmadığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Hadi açlık grevine girdi. Açlık grevinden sonra da bir rahatsızlığı yoktu. Ömrümün sonuna kadar Hadi’nin ölümüne sebep olan insanları affetmeyeceğim. 3 ay içinde bu insana kanser teşhisi konuluyor ve üç ay içinde bu hastalıktan yaşamını yitiriyor. Bu nasıl olur? Hadi’nin ailesi olarak bu konuda bizim kuşkularımız var. Eğer tedavi edilseydi belki bugün hala yaşıyor olacaktı. Suçsuz yere o kadar cezaevinde kaldı. Ne biz, ne de çocuklarımız Hadi’yi doya doya görmedik. Bu haksızlığı ve bu zulmü hiçbir zaman unutmayacağım.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.