Sonuç alana kadar

  • PKK ve PAJK’lı tutsakların tecride karşı sürdürdüğü açlık grevi, 79. gününde. Tutsaklar adına açıklama yapan Deniz Kaya, ”Sonuç alana kadar direnişimiz inançlı, iddialı, kararlı ve örgütlü bir şekilde devam edecektir” dedi.

 

Türk cezaevlerideki PKK ve PAJK’lı tutsakların, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması talebiyle 27 Kasım’da başlattığı süresiz-dönüşümlü açlık grevi 79. gününde devam ediyor. Aynı amaçla Mexmûr Şehit Aileleri Derneği’nde 58 gündür, Yunanistan’ın Lavrio Kampı’nda 41 gündür açlık grevi yapılıyor.

PKK ve PAJK’lı tutsaklar adına dün yazılı bir açıklama yapan Deniz Kaya, Uluslararası Komplo’nun 22. yıl dönümünde de son derece hesaplı, planlı ve örgütlü saldırılara dikkat çekerek, Öcalan şahsında Kürt soykırımını gerçekleştirmek isteyen güçlerin tüm planlarına direnişlerle karşılık verileceğini vurguladı. ”PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak Önderliğimiz etrafında kenetlenerek fiziki özgürlüğü sağlanana dek mücadele edeceğimizi belirtiyoruz” diyen Kaya, şöyle devam etti: ”Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü hedefleyen özgürlük zamanı hamlesiyle faşizme karşı direnişlerimizi topyekun büyüttüğümüzde zafer çizgisinde başarı elde edeceğimize inanıyoruz.”

Özel savaş politikaları

Açlık grevine, Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, fiziki özgürlüğünün sağlanması adına ahlaki ve iradi bir tutumla başladıklarını kaydeden Kaya, şunları ifade etti: ”Ancak AKP-MHP iktidarı ailelerimiz üzerinden direnişlerimizi kırmak için bir takım özel savaş politikalarına sarılmaktadır. Birçok tutsak ailemize gidip yalanlarla etkileyip kendi saflarına çekmek istemişler. Güya eyleme zorla girmişiz, eylemden vazgeçmemiz için çağrıda bulunmalarını istemişler. Bu tür politikalara karşı tutsak ailelerimizin duruşu, geçmiş dönemde olduğu gibi bu dönmede de onurlu bir şekilde olacağına hiçbir kuşkumuz yoktur. Bu duruş, iktidara karşı en büyük cevap olmuş ve olacaktır. Bizler özgür tutsaklar olarak hakikatin güzelliğinde erimeyi, onda yok olmayı yaşamımızın yegane amacı olarak bilmişiz. Direnişimiz, hakikate ermek ve böylelikle halkların eşit demokratik ve özgür yaşamını oluşturmaktır. Sonuç alana kadar direnişimiz inançlı, iddialı, kararlı ve örgütlü bir şekilde devam edecektir.”

Hiçbir mülakata girmiyoruz

Kaya, 29 Aralık 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanan ”Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri İle Hükümlülerin Değerlendirmesine Dair Yönetmelik”e; yönetmeliğin Ceza İnfaz Kanunu’nda belirtilen ceza infaz sürelerini tamamlayan tutsakların şartlı salıverilmesinin İdare ve Gözlem Kurulu’nun ”iyi hal” raporuna bağlamasına dikkat çekerek, açıklamasını şöyle sürdürdü: ”Tarafsızım ve pişmanım beyanı, bu heyetin olumlu notu olmuştur. Aksi taktirde tutsak 6 ay sonra değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Bu yasa, tamamen Özgürlük Hareketi’ne dönük çıkartılmış bir yasadır. Bizler PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak sizlerle hiçbir mülakata girmeyi kabul etmiyoruz. Heyetler, demokratik anayasal hukuk normlarından uzak, siyasi ve politik talimatla hareket ediyor. Bu sebeple zindanlarda kaldığımız sürece kimliğimizden, onurumuzdan ve duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğiz. ‘İyi hal’ diye tabir edilen, eğer sizlere tabi olmaksa asla olmayacağız. Bizler değer yargılarımıza ve halkımıza tabiyiz.”

Kaya, AKP-MHP iktidarının her türden saldırılarını bertaraf etmek için direnişlerini sürdüreceklerini vurguladı.   AMED

 

Hepimiz için utanç verici

ÖHD Amed Eşbaşkanı Muharrem Şahin, Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için devam eden açlık grevine dikkat çekerek, ”Hukukun uygulanması için insanlar ölüyor. Bu hepimiz için utanç duyulacak bir şey” dedi.  

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Muharrem Şahin, “Tecrit, özünde bir insanın, insansızlaştırılmasıdır” diyerek, hiçbir hukuk sisteminin bugüne kadar tecridi onaylamadığının altını çizdi. Şahin, tecridin olduğu yerde, haksızlık, hukuksuzluk, baskı, zulüm, hak ihlali olduğunu vurgulayarak, “Sadece bir kişiye değil, başta ailesine, yakınlarına da uygulanıyor. Eğer tecrit uygulanan kişi liderlik vasfına sahipse bu temsil ettiğinin tamamına uygulanıyor” dedi.

Öcalan’a uygulanan tecridin kaldırılması için cezaevlerinde açlık grevinin sürdüğünü hatırlatan Şahin, “Hukuk sağlanmadığı için açlık grevi yapıyorlar. İmralı’daki tecridin kaldırılması için. Şimdi bu, hepimiz için utanç duyulacak bir şey. Hukukun uygulanması için insanlar ölüyor” şeklinde konuştu.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.