Sürecin öznesi ve öncüsüyüz!

• Barışın artık ertelenemez bir ihtiyaç olduğunu ifade eden TJA'lı Hülya Alökmen: "Bu sürecin öncüsü ve yürütücüsü kadınlar olacak. Biz de bu yürüyüşle çalışmalarımızı daha da büyüteceğiz.”

MEDİNE MAMEDOĞLU

Tevgera Jinên Azad (TJA), 31 Mayıs günü Kürdistan ve Türkiye’den binlerce kadının katılımıyla “Toplumsal Barış Yürüyüşü” gerçekleştirecek. Şemsi Alak Parkında saat 16.00'da başlayacak olan yürüyüşte son süreçteki barış görüşmeleri ve yaşanan gelişmeler ele alınacak. Kadının özne olduğu ve barışta öncü konumda olduğu bu dönemde yeniden sözlerini yenileyecek olan binlerce kadın, yürüyüşün ardından da barışı toplumsallaştırma noktasında örgütlü adımlar atmayı hedefliyor. 

Tevgera Jinên Azad (TJA) Aktivisti Hülya Alökmen, 31 Mayıs’ta Amed’de düzenlenecek kadın yürüyüşüne ilişkin gazetemize değerlendirmelerde bulundu.

Baskılara rağmen 'barış' 

Barış talebinin her dönemde en çok kadınlar tarafından dile getirildiğini ifade eden Alökmen, "Savaşın, asimilasyonun, göçün mağduru olan kadınlar, aynı zamanda erkek egemen sistemin baskılarına da maruz kaldı. Buna rağmen barış taleplerinden asla vazgeçmediler. Bu süreçte çok büyük bedeller verildi çok büyük acılar çekildi. Ancak kadınlar bu acılara rağmen barış ve umut iradelerini her daim dile getirdi. Bugün baktığımızda ülkenin dört bir yanından kadınlar savaşın her halini derin bir şekilde yaşıyor. Hem şiddet hem yoksulluk hem de militarizm toplumun her alanında kendini gösteriyor. Kadını toplumdan uzaklaştırmak isteyen bu saldırılara karşı toplumsal barış için 'biz de varız' demek için ve bu barışın en önde yürüyeni olmak için alanda olacağız" dedi. Kadınların yıllar boyunca barış inisiyatifleri kurduğunu, annelerin bir araya gelerek etkinlikler düzenlediğini ve toplumlar arası düşmanlıkların aşılması için çaba sarf ettiğini belirtti.

 

 

Sorumluluk devlette

Alökmen, 27 Şubat’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yaptığı çağrıya dikkat çekerek, PKK'nin silahlı mücadeleyi sonlandırdığını açıklamasının ardından artık sorumluluğun devlete düştüğünü ifade etti. Alökmen, "Kürt halkı, anadilinde konuşmak, siyasi tutsakların serbest bırakılması ve Sayın Öcalan’ın çalışma koşullarının iyileştirilmesi gibi konularda somut adımlar bekliyor. Ancak bu beklentilerin sadece bekleyerek karşılanamayacağı ortada" ifadelerini kullandı. 

Kadınların ortak sesi

TJA öncülüğünde düzenlenecek 31 Mayıs yürüyüşüne dikkat çeken Alökmen, bu eylemin sadece Kürt kadınlarının değil; feminist, sosyalist ve barıştan yana olan tüm kadınların ortak sesi olacağını ifade etti. Alökmen, Kadınlar, savaşa karşı barışı, tekçiliğe karşı demokratik bir toplumu savunmak için alanlarda olacak. Bu süreçte kadınlar her daim barış dedi. Kadınların Ortadoğu'daki konumlarını ve yürüttükleri mücadeleyi de iyi biliyoruz. Bu sürecin öncüsü ve yürütücüsü kadınlar olacak. Biz de bu yürüyüşle çalışmalarımızı daha da büyüteceğiz. Özne olan bizler savaşın her türlü haline, ekolojik talana, şiddete, kadın cinayetlerine ve yoksulluğa karşı alanda olacağız. Kadınların ve toplumun barışa çok ihtiyacı var" diye konuştu. 

Tüm kadınları barış çağrısına ses katmaya davet eden Alökmen,  sözlerini şöyle tamamladı: “Barış artık ertelenemez bir ihtiyaç. Kadınlar, tüm renkleri ve kimlikleriyle 31 Mayıs’ta bu çağrıyı alanlarda güçlü bir şekilde dile getirecek."