Suriye’de ulus-devleti kabul etmiyoruz
Dünya Haberleri —

Foza Yûsif
- Kuzey ve Doğu Suriye Temsilciler Heyeti Eşbaşkanı Foza Yûsif: Suriye geçici hükümeti, 10 Mart anlaşmasının maddelerine bağlı kalmıyor. Kuzey ve Doğu Suriye halkının iradesi anayasa, meclis, savunma ve devletin kurulmasında temsil edilmediği sürece bir anlaşma olmayacaktır. Haklarımızdan taviz vermeyeceğiz.
- Hükümet, tutukladığı Kürtleri serbest bırakmalı. Heyete, demokratik ve çoğulcu bir Suriye'de tüm bileşenlerin haklarının garanti altına alınmasını istediğimizi söyledik. Suriye'de bir ulus-devleti kabul etmiyoruz. Geçiş sürecine katılımımız kimliğimiz, dilimiz ve meşru haklarımız temelinde, tüm tarafların özgür iradesine göre olacaktır.
- Arabulucu ülkeler, önümüzdeki dönemde Özerk Yönetim ile Suriye hükümeti arasında yeni bir müzakere zemininin önünün açılması için hazırlık yapıyor. Suriye geçici hükümeti, gözlemlerimize göre büyük saldırılara hazırlanan DAİŞ ve hücreleriyle savaşmak için QSD'nin uzmanlığına ihtiyaç duymaktadır.
FELEKXAN SERHAT
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi ve Suriye geçiş hükümeti yetkilileri, 9 Temmuz’da Şam'daki Tişrin Sarayı'nda görüşme gerçekleştirdi. Özerk Yönetim heyetinde, Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdî, Demokratik Özerk Yönetim Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı İlham Ehmed, Kuzey ve Doğu Suriye Temsilciler Heyeti Eş Başkanı Foza Yûsif ve Suriye’nin Geleceği Partisi Eş Başkanı Ebid Hamid El Mihbaş yer aldı. Suriye Geçiş Hükümeti adına ise Dışişleri Bakanı Esad El-Şibanî, İçişleri Bakanı Enes Xetab, Savunma Bakanı Murhef Ebu Qesra ve Suriye İstihbarat Servisi Başkanı Hisên Selamê katıldı. Öte yandan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, ABD'nin Kuzey ve Doğu Suriye Özel Temsilcisi Scott Bowles, ABD Kongresi'nin bir üyesi, Fransa hükümet temsilcisi Jean-Baptiste Faivre ve beraberindeki heyet de görüşmede hazır oldu.
Toplantıda QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî ile Suriye Geçiş Hükümeti Başkanı Ehmed El-Şera arasında 10 Mart'ta imzalanan mutabakatın hükümlerinin uygulanması ele alındı. Ayrıca mutabakatın uygulanmasının önündeki engellerin ve zorlukların kaldırılması gerektiği belirtildi.
5’inci madde hatırlatıldı
Dikkatler, görüşmede nelerin konuşulduğu ve hangi maddelerin uygulanması konusunda ilerleme kaydedildiğine çevrildi. Özerk Yönetim heyeti, geçiş hükümete Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî'den zorla göç ettirilenlere dair üzerine anlaşılan 5’inci maddenin yerine getirmesi gerektiğini belirtti. Yani, “Yerlerinden edilmiş tüm Suriyelilerin kendi kasaba ve köylerine geri dönmelerinin sağlanması ve Suriye devleti tarafından korunmalarının sağlanması” maddesini hatırlattı.
Tutuklamalara tepki
Geçici hükümetin son günlerde Şam’da Kürtlere yönelik gerçekleştirdiği tutuklama furyası da eleştiri konusu oldu. Özerk Yönetim, geçiş hükümetinin bu tutumunu reddetti. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) 3 Temmuz’da yayımladığı verilere göre, Zorava belediyesinde çalışan 3 Kürt, “QSD ile iletişim kurdukları” iddiasıyla tutuklandı. Yine Haziran ayı sonlarında Qamişlo’dan Şam’a giden Abdulaziz Haj Ali, Diyar Ömer Abdulselam, Ramazan Hüseyin Kano ve Ahmed Farhan adlı kişiler tutuklandı. Abdulaziz Haj Ali'nin (28) babası Dijwar Haj Ali, 7 Temmuz’da North Press’e verdiği demeçte, oğlunun akıbetinin belirsiz olduğunu belirterek, Suriye geçiş hükümetine 4 Kürt’ün serbest bırakılması çağrısı yapmıştı.
‘Şam anlaşmaya bağlı kalmıyor’
Sınır kapılarının kontrolü ve Özerk Yönetim kurumlarının hükümet kurumlarıyla nasıl bütünleştirileceği konusu da tartışıldı. Foza Yûsif, önümüzdeki günlerde görüşmelerin süreceğini belirtti. Kurdsat News’e konuşan Yûsif, şunları aktardı:
“* Suriye geçici hükümeti 10 Mart anlaşmasının maddelerine gerçekten bağlı kalmıyor. Heyete, hükümetin kontrolü altındaki bölgelerde Kürtlere yönelik uygulamaları hakkında bilgi verdik.
* Kuzey ve Doğu Suriye halkının iradesi anayasa, meclis, savunma ve devletin kurulmasında temsil edilmediği sürece bir anlaşma olmayacaktır. Haklarımızdan taviz vermeyeceğiz.
* Özerk Yönetim, 10 Mart anlaşmasına bağlı kalmaya devam etmektedir. Hükümet tutuklamalar, medya savaşı ve nefret söylemi yerine diyalog yoluyla çalışmalıdır. Tutukladığı Kürtleri ve diğer halklardan kişileri serbest bırakmalı.
* Öte yandan cevap verme ve savunmada zayıf değiliz. Ancak bu hassas süreçte halkımıza karşı bir sorumluluğumuz var; devrimi başarıya ulaştıracağız ve Suriyelileri barışçıl bir çözüme kavuşturacağız.
* ABD, Suriye Geçici Hükümeti ile siyasi süreci ve Türkiye ile devam eden ateşkesi desteklemenin yanı sıra terörizme karşı QSD’yi desteklemek için yoğun çaba sarf ediyor.
* Geçici hükümetle yapılan müzakerelerde heyete, demokratik ve çoğulcu bir Suriye'de tüm bileşenlerin haklarının garanti altına alınmasını istediğimizi söyledik. 19 Temmuz Devrimi de bu yönde atılmış bir adımdı.
* Suriye'de bir ulus-devleti kabul etmiyoruz. Hükümete ve geçiş sürecine katılımımız kimliğimiz, dilimiz ve meşru haklarımız temelinde, tüm tarafların özgür iradesine göre olacaktır.
* Arabulucu ülkeler, önümüzdeki dönemde Özerk Yönetim ile Suriye hükümeti arasında yeni bir müzakere zemininin önünün açılması için hazırlık yapıyor.
* Suriye geçici hükümeti, gözlemlerimize göre büyük saldırılara hazırlanan DAİŞ ve hücreleriyle savaşmak için QSD'nin uzmanlığına ihtiyaç duymaktadır.”
Şam tekçiliği dayatıyor
8 maddelik mutabakat metninin 2025 yılı sonuna kadar pratiğe geçirilmesi öngörülüyor. Ancak geçiş hükümetinin “Arap Cumhuriyeti” politikasında ısrarcı olması, ileriye dönük atılacak adımları engelliyor. Mazlum Ebdî, son olarak Mayıs ayında yaptığı bir açıklamada Suriye için "tüm bileşenlerin haklarını tam olarak kullandığı ademi merkeziyetçi bir sistem" ilkesini savunmuş, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ise Özerk Yönetim’in “merkezî yapıya entegrasyonundaki gecikmenin yabancı müdahaleye kapı aralayacağı ve ayrılıkçı eğilimleri alevlendireceği" iddiasında bulunmuştu.
Geçiş hükümetinin bu tutumunu sürdürdüğü ifade ediliyor. Şarkul Avsat’ın haberine göre, Suriye hükümetinden bir kaynak dün devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “Suriye devleti, ‘tek Suriye, tek ordu, tek hükümet’ ilkesine sıkı sıkıya bağlı olduğunu yineliyor ve Suriye Arap Cumhuriyeti'nin egemenliği ve toprak bütünlüğüne aykırı her türlü bölünme veya federalizm biçimini kesin bir şekilde reddediyor” ifadelerini kullandı.
Suriye bütünüyle değişmeli
Özerk Yönetim heyeti toplantıda, geçiş hükümetinin bu tutumunu da eleştirdi. Heyete eşlik eden Ronahî TV’den kaynakların gazetemize verdiği bilgilere göre, Özerk Yönetim heyeti, toplantıda Suriye’nin değişmesi, merkezi olmaması, ordunun yeniden oluşturulması, devletinin adının ve yönetim biçiminin değişmesi gerektiğini vurguladı. Özerk Yönetim heyeti görüşmenin ardından Şam’dan ayrılırken, taraflar anlaşmanın uygulanması için önümüzdeki günlerde tekrardan bir araya gelecek.
Barrack, ‘oldu bitti’ye getirmek istiyor
Görüşme sonrasında farklı medya kuruluşlarına konuşan ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, QSD’nin ABD’nin önemli bir ortağı olduğunu söyledi. Barrack, North Press’e, “Onlara büyük saygı duyuyoruz ve Suriye'ye entegre olup orduya katılabilirler” dedi.
Ancak geçiş hükümeti ile Özerk Yönetim’in güçlerini birleştirme konusunda hala anlaşamadıklarını söyledi. Amerikan Associated Press (AP) haber ajansına konuşan Barrack, taraflar arasında ciddi görüş ayrılıkları olduğunu belirtti.
Söz konusu “anlaşmazlıkları” El Şara yönetiminin kontrolünü sağlamlaştırması önünde “engel” çıkardığını savunan Barrack, Şam yönetiminin QSD'ye seçenekler sunma konusunda "harika bir iş çıkardığını" söyledi ve QSD'ye atfen, "Umarım bu seçenekleri değerlendirecekler. Umarım bunu çabuk yapacaklar" dedi.
QSD yeni Suriye ordusunda ayrı birim olarak varlığını sürdürmek istiyor. Şam yönetimi ise QSD'nin lağvedilmesini ve üyelerinin bireysel olarak orduya katılmasını dayatıyor. Bunun iki taraf arasında “hala büyük bir sorun” olduğunu savunan Barrack, “Bu konuda bir ilerleme sağlandığını düşünmüyorum. Bir süredir ayrı yaşayan ve belki de bir süredir düşmanca bir ilişki yaşayan iki tarafın güveni adım adım inşa etmeleri gerekir” şeklinde konuştu.
ABD askerleri şu an çekilmeyecek
ABD'nin geçici hükümet ve ordusuna "güveninin tam olduğunu" kaydeden Barrack, "ABD, QSD'nin yeni hükümete saygılı bir şekilde entegre olma fırsatına sahip olduğundan emin olmak istiyor" dedi, Suriye'deki yaklaşık 1300 Amerikan askerini tamamen çekmek için ise "acele etmediklerini" söyledi.
KDP’den tepki
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Suriye Siyasi Bürosu, Barrack’ın açıklamalarının Suriye meselesinin gerçekliğini yansıtmadığını ve QSD’nin haklarına yönelik bir haksızlık içerdiğini ifade etti.














