Tam 9 yıldır ablukada

Wergenima köyü yasak

Wergenima köyü yasak

  • Gever’in Wergenima köyü, 2016'dan beri Türk askeri ablukasında. Köye girişler, belli saatlerde izne tabi. Birçok aile göç etmek zorunda kaldı. 

Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Wergenima köyü, 9 yıldır giriş çıkışların kısıtlandığı, askeri kuleler ve sınır duvarlarıyla çevrili bir alana dönüştürüldü. 

İran sınırında bulunan köy, sınır güvenliği gerekçesiyle uygulanan askeri yasaklar ve ablukalar nedeniyle yıllardır baskı altında. Yaylalar yasaklanmış, meralar askeri bölge ilan edilmiş, su kaynaklarına erişim engelleniyor. Köyde patlayan mayınlar, bozuk yolların oluşturduğu toz bulutları ve sınır duvarları nedeniyle ulaşılamayan su kaynakları, yaşamı her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Çocukların oyun oynadığı alanlarda temizlenmeyen mayınlar can almaya devam ediyor. Son olarak Yusuf Akın isimli bir çocuk, karakol yakınında oynarken meydana gelen bir patlamada ağır yaralandı.

4 karakol, 12 kule

Köyün çevresi son yıllarda inşa edilen 4 sınır karakolu ve 12 askeri kule ile sarılmış. Askeri yol çalışmaları sırasında birçok su kanalı tahrip edilirken, toz bulutları sağlık sorunlarını artırıyor. Özellikle astım ve solunum yolu hastalıklarında ciddi bir artış olduğu belirtiliyor. 

Giriş-çıkış izinli

Köye yalnızca sabah 07.00 ile akşam 19.00 arasında giriş-çıkış yapılabiliyor. Akşam saatlerinde köye girmek isteyen köylüler, köyde ikamet etseler dahi kaymakamlıktan özel izin almak zorunda. Köy nüfusuna kayıtlı olmayan akrabalar, düğün veya hastalık gibi özel durumlarda dahi köye alınmıyor. İran vatandaşı olan akrabalarının köye girmesi ise tamamen yasak.

Düğünlere müdahale

Köydeki düğünlerde geleneksel ritüeller yasaklanmış. Davul-zurna gibi kültürel öğelere izin verilmediği için köylüler düğünlerini sessiz ve kısıtlı katılımlı bir şekilde yapmak zorunda kalıyor. Berekeşk, Odemiş, Meydanok ve Mênûşa gibi yaylalarda da yasak ilan edilmesi nedeniyle köyde çoban kalmadı. Hayvan otlatmak isteyen köylüler bile özel izin almak zorunda. Yasaklar, köydeki tarım ve hayvancılığı bitirme aşamasına getirdi. Köyde eskiden 150’den fazla ev bulunurken, yasak ve baskı politikasından kaynaklı yaşanan göçlerle 25 hane kaldı. 

Toz bulutları

Yol yapım şantiyeleri nedeniyle köyü saran toz bulutları ise özellikle çocuklarda ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Bu durumdan şikayetçi olan köy sakinlerinden Hülya Şen, “Çocuklarımız sürekli enfeksiyon hastalıklarına yakalanıyor. Çamaşırlarımızı asamıyoruz. Bir an önce yolların asfaltlanmasını ve bu köyde özgürce yaşamayı istiyoruz” dedi.

Mayınlı araziler 

Mayın patlaması nedeniyle ağır yaralanan Yusuf Tekin’in babası Tekin Akın, “Evimin arkası tamamen mayınlarla dolu. Oğlum yaralandı, birçok koyunumuz da öldü. Bu mayınlar bir an önce temizlenmeli” çağrısı yaptı. 

 Fikri İliş, “Yaylam tahrip edildi, 300 ağacım kesildi. Ne içme ne de tarım suyumuz var. Yollarımız bozuk, devlet yolu yapmadı, mevcut yolları da şantiye araçları bozdu” diye yaşadıkları sıkıntıları aktardı. 

Kesintisiz gözetim

Köyün etrafına kurulan yüksek gözetleme kuleleri ve kameralar, evlerin içine kadar görüntü alabiliyor. Köylüler, sürekli izleniyor olmanın kendilerinde psikolojik baskı yarattığını ifade ediyor. 

Köy halkı, ev tadilatları için bile dışarıdan işçi getiremediklerini, tamir ve bakım işlerinin aksadığını belirtiyor. Defalarca Hakkâri Valiliğine başvurmalarına rağmen yanıt alamadıklarını ifade eden köylüler, yetkililerden tek isteklerinin yasakların kalkması, yolların asfaltlanması ve su sorunlarının çözülmesi olduğunu vurguluyor. COLEMÊRG

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.