Terörü yaymasına geçit vermemeli

Paris yürüyüşü / Foto:AFP

Paris yürüyüşü / Foto:AFP

  • Paris şehitlerini anan ve Fransa'ya sorumluluklarını bir kez daha hatırlatan PKK Yürütme Komitesi, şunları vurguladı: "Fransa devleti ve toplumu, Kürtler ve insanlık karşısında demokrasinin gereklerini yerine getirmekle yüz yüzedir.
  • Faşist AKP-MHP yönetimi, terörü dünyaya yayarak Türkiye’de seçim kazanmaya ve iktidar ömrünü uzatmaya çalışıyor. Kendine ‘demokratım’ diyen herkes, bu gerçeği görmeli ve AKP-MHP faşizminin söz konusu planlarına geçit vermemeli."

PKK Yürütme Komitesi, erkek egemen zihniyet ve siyasetin sonunun kadın özgürlük devrimi tarafından getirileceğini; bu temeldeki tarihi yargılama ve hesap sormanın başladığını, bunun sonunun da başarıyla geleceğini belirtti.

PKK Yürütme Komitesi, 9 Ocak 2013'teki 1. Paris Katliamı'nın 10. yıl dönümü vesilesiyle yaptığı yazılı açıklamada, Sara (Sakine Cansız), Rojbîn (Fidan Doğan) ve Ronahî'ye (Leyla Şaylemez) derin saygı, sevgi ve minnetle andı. Aradan 10 yıl gibi uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen Fransa devleti ve yönetiminin gerçek suçluları hala yargılamamasını ve katillerden hesap sormamış olmasını insanlık adaleti adına kınayan Komite, bu nedenledir ki, 10 yıl sonra ve benzer bir biçimde katliamın yenilendiğini, yine üç Kürt devrimci ve yurtseverin Paris’te katledildiğini belirtti. Komite, Fransız hukukunu, 10 yıl arayla aynı güçler tarafından gerçekleştirilen bu iki Paris katliamını tüm bağlantılarıyla ortaya koymaya ve katillerden hesap sormaya çağırdı.

Kürtler katledilmesin

Özellikle Paris’in ve tüm Fransa’nın aydın, yazar ve sanatçılarını, sosyalist ve demokratik güçlerini, işçi ve emekçilerini, kadın ve gençlerini 10 yıl arayla Paris’te iki kez yaşanan Kürt katliamı üzerinde yeterince durmaya, Kürt halkıyla ve özgürlük mücadelesiyle daha güçlü dayanışma içine girmeye ve söz konusu katliamların aydınlatılıp suçluların yargılanması için tüm güçleriyle çalışmaya çağıran Komite, "Böyle yapılsın ki, Paris’i kana bulayan DAİŞ çeteciliğine karşı en önde savaşan ve DAİŞ’i yenilgiye uğratan Kürt kadınları ve erkekleri Fransa’da katledilmesin! Böyle yapılsın ki, komün şehri Paris, Kürt özgürlük savaşçılarının katledildiği şehir olmasın! Komünal yaşamın öncüsü olan Paris’te Kürt komüncülerinin katliamı yaşanmasın" dedi.

Kürtler ve dostları durmadı

Aradan geçen 10 yıl boyunca başta Kürt kadınları olmak üzere Kürt halkı ve dostlarının hiç durmadığını ve Paris şehitlerine sahip çıkarak, katliamın aydınlatılması ve katillerin yargılanması için tüm gücüyle çalıştığını hatırlatan Komite, şöyle devam etti: "Sara, Rojbîn ve Ronahî yoldaşları bayrak yaparak, Kurdistan Özgürlük Mücadelesinin ve Kadın Özgürlük Devrimi'nin tüm dünyaya yayılması için büyük çaba harcadı. Şimdi katliamın 10. yıl dönümünde söz konusu tarihi çabanın sonuçları ortadadır. Kadınların, Kürtlerin ve demokratik güçlerin çabasıyla 9 Ocak 2013'teki katliam, aydınlatıldı ve katiller teşhir edilerek hesap soruldu. Kürt düşmanı ve soykırımcı TC devletinin ve faşist AKP yönetiminin engelleme ve imha etme çabalarına rağmen Sara, Rojbîn ve Ronahî yoldaşların anısına yürütülen mücadeleyle Kurdistan Özgürlük Mücadelesi ve Kadın Özgürlük Devrimi daha çok gelişerek tüm dünyaya yayıldı. Böylece katillerin umutları kırıldı ve hesapları bozuldu. Katliama karşı mücadeleyle Kürt ve kadın özgürlüğü bilinci ve örgütlenmesi daha çok gelişip güç kazandı. Önder Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği 'Jin jiyan azadî' sloganı, 21. yüzyıl devrimlerinin temel sloganı haline geldi.

Terörü yaymaya çalışıyor

İşte tüm bu tarihi gelişmeleri hazmedemeyen, Önder Apo’nun geliştirdiği İmralı direnişi karşısında tekrar tekrar yenilen, Kurdistan Özgürlük Gerillası karşısında Zap, Avaşîn ve Metîna’da hezimete uğrayan AKP-MHP faşist-soykırımcı yönetimi, bir yandan TC sınırları içinde faşist terörü ve zulmü artırıp Rojava ve Şengal’de DAİŞ’in başaramadığını başarmaya çalışırken, bir yandan da terörü dünyaya yaymaya ve herkesi Kürt soykırımına ortak etmeye çalışıyor. 23 Aralık 2022 tarihli 2. Paris Katliamı işte bu temelde gerçekleşti. Burada da üç Kürt devrimci ve yurtseveri, AKP-MHP faşizminin planlı ve örgütlü saldırısıyla katledildi. Fransa devleti ve toplumu, Kürtler ve insanlık karşısında demokrasinin gereklerini yerine getirmekle yüz yüzedir. Faşist AKP-MHP yönetimi, terörü dünyaya yayarak Türkiye’de seçim kazanmaya ve iktidar ömrünü uzatmaya çalışıyor. Kendine ‘demokratım’ diyen herkes, bu gerçeği görmeli ve AKP-MHP faşizminin söz konusu planlarına geçit vermemeli.

Paris şehitleri bayrak olacak

Burada bir kez daha 2. Paris Katliamı'nın şehitleri Evîn Goyî, Mîr Perwer ve Abdurrahman Kızıl’ı derin saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. Sara, Rojbîn ve Ronahî yoldaşlar anısına nasıl ki geçen 10 yılda Kürt ve kadın özgürlük mücadelemizi tüm dünyaya yayıp tarihi gelişmelere yol açtıksa Evîn, Mîr ve Abdurrahman yoldaşlar anısına da önümüzdeki yıllarda hem özgürlük mücadelemizi zafere taşıyacağız ve hem de tüm dünya kadınlarına ve ezilen halklarına yayacağız. Paris katliamlarına karşı mücadele, bizi dünya özgürlük ve demokrasi hareketi haline getirecek. Paris şehitlerimiz, Apocu özgürlük çizgisinin dünyaya yayılmasının ve demokratik modernite devriminin gelişmesinin bayrağı olacak.

Korkunun ecele faydası yok

Özellikle kadın özgürlük düşüncesi ve devrimi, bu temelde tüm dünyaya yayılarak 21. yüzyılı kadın özgürlük yüzyılı haline getirecek. Erkek egemen zihniyet ve siyaset, 9 Ocak 2013’te kadın özgürlük mücadelesinin öncüsü Sara yoldaşı hedefledi. 23 Aralık 2022 saldırısı ise yine kadın özgürlük mücadelesinin öncülerinden Evîn yoldaşı hedefledi. Açıkça görülüyor ki; erkek egemen zihniyet ve siyasete dayanan iktidar ve devlet sistemi, en çok kadından, kadın özgürlük mücadelesinden, kadın özgürlük bilinci ve devriminden korkuyor. Bunun için de son derece bilinçli ve planlı olarak öncü kadın devrimcileri hedefliyor ve katlediyor fakat korkunun ecele faydası yoktur. Ne yaparsa yapsın, erkek egemen zihniyet ve siyasetin sonu kadın özgürlük devrimi tarafından getirilecektir. Bu temeldeki tarihi yargılama ve hesap sorma başladı, bunun sonu da başarıyla gelecektir.” BEHDİNAN

 

*****

İlki aydınlatılsaydı

ikincisi yaşanmazdı

KJK Koordinasyonu, ilk katliamın üzerinin kapatılıp aydınlatılmadı için ikinci katliamın gerçekleştirildiğini belirterek, "Fransa devleti ikinci kez bu katliamın üzerini kapatmamalı, kesinlikle iç ve dış siyasi bağlantılarını aydınlatmalıdır" dedi.

KJK Koordinasyonu, Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez’in MİT tarafından Fransa’nın başkenti Paris’te katledilmesinin 10. yıl dönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Paris katliamlarının failinin faşist Türk rejimi ve MİT olduğunu vurgulayan KJK Koordinasyonu, ilk katliamın üzerinin kapatıldığını, aydınlatılmadığını; bu nedenle de ikinci katliamın gerçekleştirildiğini belirtti. "Fransa devleti ikinci kez bu katliamın üzerini kapatmamalı, kesinlikle iç ve dış siyasi bağlantılarını aydınlatmalıdır" diyen KJK Koordinasyonu, "Türk devleti, Kürtlere karşı soykırım savaşını dünyanın her yerine taşımakta, dağda, şehirde, Kurdistan’da, Avrupa’da her yerde savaş suçu işlemektedir. Türk faşist devleti uluslararası mahkemelerde bu işlediği savaş suçlarından dolayı yargılanmalıdır. Yargılanana kadar mücadelemizi süreklileştirmeli, büyütmeliyiz" dedi.

Özgürlük peşinde aşkla koşan, kadın devrimini büyük bir emekle, sevgiyle ilmek ilmek dokuyan ve bizlere çok anlamlı bir miras bırakan Saralar ve Evînlerin, 21. yüzyılın kadın öncüleri olduğunu kaydeden KJK Koordinasyonu, şunları ifade etti: "Kurdistan Kadın Özgürlük hareketi, Sara arkadaşımızın katılımı, cesareti ve fedai kişiliği ile temelini atmış, bu sağlam temel üzerinden güçlenmiştir. Sara arkadaşımız birçok ilkin yaratıcısı olmuş, fedaice öncülük etmiştir. Bu nedenle Önder Apo, 'Sara’nın mücadelesi kadın özgürlük hareketinin mücadelesidir' demiştir. Nitekim ilkleri yaratan Sara yoldaşın inatçı yürüyüşü binlerce özgürleşmek isteyen kadının ayaklanmasına, bilinçlenmesine, örgütlenmesine, ordulaşmasına yol açmıştır. Evîn Goyî arkadaşımız da özgür kadın bilinçlenmesini, örgütlenmesini, komutanlaşmasını zirvede yaşayan yoldaşlarımızdandı. 34 yıllık mücadele tarihinde çok büyük değerler yaratmış, bu değerleri yoldaşlarıyla, halkımızla, kadınlarla çok güçlü paylaşmıştır. İkinci Paris saldırısı ile Evîn yoldaşımızın hedeflenmesi, bu nedenle kadın devrimini, özgürleşen Kürt ve kadın hakikatini yok etme amacını taşımaktadır. Yine tüm bu saldırılar, aynı zamanda özgürlük hareketimizi, Önderliğimizi, özgürlük amaçlarımızı hedeflemektedir."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.